Sen Yıkmazsan Yıkılmaz Röportajlar-1

Stok Kodu:
9786055642143
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
622
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2010-02
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
6.95
5.56
9786055642143
111615
Yıkılmaz
Yıkılmaz Sen Yıkmazsan Röportajlar-1
5.556
Devrimci kelimelerin sabırlı kaşifi sevgili gönüldaşım Fazıl Duygun, senden çok şey bekliyorum Kapitalizm insanlık tarihinde sadece küçük bir parantezdir ve insanlığın normal hali değildir. İnsanların kapitalizm konuşmalarında durumların iyileşeceği beklentisi tam bir yanılgıdır ve bu dünyada reel bir karşılığı yoktur. Zira kapitalizmin her ileri aşaması insanı, toplumsal ve ekolojik kötülüklerin de büyümesi anlamına gelmektedir. Bu yüzden amaç kapitalizmi krizden kurtarmak değil, krizler üretmeye mahkum şu nalet olası kapitalizmden kurtulmak, daha geç olmadan parantezi kapatmaktır. Aksi halde insanlığın ve uygarlığın bir geleceği olmayabilir Demek ki, bindiğimiz alametten acilen inmemizi gerektiren bir durum söz konusu Fikret Başkaya Özgür Üniversite, Türkiye-Ortadoğu Forumu Vakfı Kurucusu Her renk fikrin ve birbirinden farklı perspektiflerin gösterime sunulduğu bir vitrinle karşı karşıyasınız. Bu kitapta her okuyucu kendi dünyasının veya kendi ütopyasının peşinden gidebilir. Yorumlar labirentinde her okuyucu için önemli mesajlar var. Röportajlardaki şahız ve yaklaşım zenginliği, tüm fikri yelpazeler için kitabın cazibesi için artırıyor. Okuyucuya mükenmel bir fikir jimnastiği takdim ediyor. Gültekin Avcı Eski Cumhuriyet Savcısı, Araştırmacı-Yazar Sistem dediğimiz şey bizim dışımızda değil, Sistemin tam ortasında yaşarız; farkında olarak yada olmayarak. 70li yılların sonunda Birikim Yayınlarından çıkan Louis Althusserin Devletin İdeolojik Aygıtlarını yeni yetme halimizle okurken idolojinin bizzat içinde doğduğumuz aile, memleket, okul, medya, din; hülasa en yakınımızdaki dünya tarafından belirlendiğini öğrenmiştik.Her sistem kendini yeniden üretir: İster kapitalizm, ister sosyalizm. Devrim insanın kendisinden başlar. Sosyalizm ise insanın dönüşümüdür; iktidara sahip olmak değil, insanın kendisini aşmasıdır. Öyleyse dönüşüm kendimiz, ailemiz, sokağımız, ilişkilerimizden başlar ve hiç bitmez. Tıpkı, hep yeni devrimi bekleyen devrimciler gibi. Bu yüzden daha uzun bir süre bekleyeceğiz gibi görünüyor. Ama bizlere yeni dünya düzeni olarak kabul ettirilmeye çalışılan bu sistem karşısında iki haslete daha ihtiyaç var: Vicdan ve adalet duygusuna. Fazıl Duygu'nun bu emek dolu çalışması için "Vicdan Röportajları", yeni dünya düzenine karşı bir başkaldırı, sistemde delik açmak için minik ipuçları demek sanırım yanlız olmaz. Mete Çubukçu NTV Haber Müdür, Gazeteci-Yazar
Devrimci kelimelerin sabırlı kaşifi sevgili gönüldaşım Fazıl Duygun, senden çok şey bekliyorum Kapitalizm insanlık tarihinde sadece küçük bir parantezdir ve insanlığın normal hali değildir. İnsanların kapitalizm konuşmalarında durumların iyileşeceği beklentisi tam bir yanılgıdır ve bu dünyada reel bir karşılığı yoktur. Zira kapitalizmin her ileri aşaması insanı, toplumsal ve ekolojik kötülüklerin de büyümesi anlamına gelmektedir. Bu yüzden amaç kapitalizmi krizden kurtarmak değil, krizler üretmeye mahkum şu nalet olası kapitalizmden kurtulmak, daha geç olmadan parantezi kapatmaktır. Aksi halde insanlığın ve uygarlığın bir geleceği olmayabilir Demek ki, bindiğimiz alametten acilen inmemizi gerektiren bir durum söz konusu Fikret Başkaya Özgür Üniversite, Türkiye-Ortadoğu Forumu Vakfı Kurucusu Her renk fikrin ve birbirinden farklı perspektiflerin gösterime sunulduğu bir vitrinle karşı karşıyasınız. Bu kitapta her okuyucu kendi dünyasının veya kendi ütopyasının peşinden gidebilir. Yorumlar labirentinde her okuyucu için önemli mesajlar var. Röportajlardaki şahız ve yaklaşım zenginliği, tüm fikri yelpazeler için kitabın cazibesi için artırıyor. Okuyucuya mükenmel bir fikir jimnastiği takdim ediyor. Gültekin Avcı Eski Cumhuriyet Savcısı, Araştırmacı-Yazar Sistem dediğimiz şey bizim dışımızda değil, Sistemin tam ortasında yaşarız; farkında olarak yada olmayarak. 70li yılların sonunda Birikim Yayınlarından çıkan Louis Althusserin Devletin İdeolojik Aygıtlarını yeni yetme halimizle okurken idolojinin bizzat içinde doğduğumuz aile, memleket, okul, medya, din; hülasa en yakınımızdaki dünya tarafından belirlendiğini öğrenmiştik.Her sistem kendini yeniden üretir: İster kapitalizm, ister sosyalizm. Devrim insanın kendisinden başlar. Sosyalizm ise insanın dönüşümüdür; iktidara sahip olmak değil, insanın kendisini aşmasıdır. Öyleyse dönüşüm kendimiz, ailemiz, sokağımız, ilişkilerimizden başlar ve hiç bitmez. Tıpkı, hep yeni devrimi bekleyen devrimciler gibi. Bu yüzden daha uzun bir süre bekleyeceğiz gibi görünüyor. Ama bizlere yeni dünya düzeni olarak kabul ettirilmeye çalışılan bu sistem karşısında iki haslete daha ihtiyaç var: Vicdan ve adalet duygusuna. Fazıl Duygu'nun bu emek dolu çalışması için "Vicdan Röportajları", yeni dünya düzenine karşı bir başkaldırı, sistemde delik açmak için minik ipuçları demek sanırım yanlız olmaz. Mete Çubukçu NTV Haber Müdür, Gazeteci-Yazar
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat