Yanmak İçin Sırt Sırta

Stok Kodu:
9786055895211
Boyut:
145-215
Sayfa Sayısı:
70
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011-04
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
3.60
2.88
9786055895211
132190
Yanmak İçin Sırt Sırta
Yanmak İçin Sırt Sırta
2.88
Sırt sırta alevler içinde Çürüten yalnızlık Yerine Sırt sırta Yerimizde küller kalana dek Sedirlen meşeylen eriklen Daha niceylen Sırt sırta Yanmak için Dayanmak gerek "Aşk'olsun! Yunusça bir deyiş-deme, Bedreddince göğüsleme yaşamı; Karac'oğlanca kucaklama dirimi, Akdenizli türküleme, yakan yalnızlıkların annacında dikilerek... Orada o bükbaşında dikilen adama selam olsun, o yangılı yüreğe..." (Ümit Sarıaslan) Bu kitap Hayrettin Ökçesiz'in "Yüz Toprak Şiir"inden sonra şiirlerini topladığı ikinci kitabı... O'na göre "Şairler, filozoflar, hukukçular... Şiirin, felsefenin, hukukun ustaları rakipleriyle didişirken ve çömezleriyle düşüp kalkarken halk kendi şiirleriyle, düşünceleriyle, kurallarıyla kendince var olur. Bu sırada bu meslek erbabından kimilerini kişilik bakımından hiç hak etmedikleri halde saygınlaştırır. Saygısı eserlerinedir. Kişiliklerine bu saygı bu nedenle koşulsuz tanınır. Onların eserleri denizlere akan serin nehir suları gibidir. Bütüne halk içinde kavuşurlar. Bunun dışında yalnızca ve belki mükemmel birer açıdırlar. Bunların bu saf ve soğuk kibri bu yüzden tuzlu bir denize akar, orada yanar kavrulur." (Düşündüşlem Deyişler, İstanbul 2008, s.104)
Sırt sırta alevler içinde Çürüten yalnızlık Yerine Sırt sırta Yerimizde küller kalana dek Sedirlen meşeylen eriklen Daha niceylen Sırt sırta Yanmak için Dayanmak gerek "Aşk'olsun! Yunusça bir deyiş-deme, Bedreddince göğüsleme yaşamı; Karac'oğlanca kucaklama dirimi, Akdenizli türküleme, yakan yalnızlıkların annacında dikilerek... Orada o bükbaşında dikilen adama selam olsun, o yangılı yüreğe..." (Ümit Sarıaslan) Bu kitap Hayrettin Ökçesiz'in "Yüz Toprak Şiir"inden sonra şiirlerini topladığı ikinci kitabı... O'na göre "Şairler, filozoflar, hukukçular... Şiirin, felsefenin, hukukun ustaları rakipleriyle didişirken ve çömezleriyle düşüp kalkarken halk kendi şiirleriyle, düşünceleriyle, kurallarıyla kendince var olur. Bu sırada bu meslek erbabından kimilerini kişilik bakımından hiç hak etmedikleri halde saygınlaştırır. Saygısı eserlerinedir. Kişiliklerine bu saygı bu nedenle koşulsuz tanınır. Onların eserleri denizlere akan serin nehir suları gibidir. Bütüne halk içinde kavuşurlar. Bunun dışında yalnızca ve belki mükemmel birer açıdırlar. Bunların bu saf ve soğuk kibri bu yüzden tuzlu bir denize akar, orada yanar kavrulur." (Düşündüşlem Deyişler, İstanbul 2008, s.104)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat