9786057674791
493934
https://www.turkishbooks.com/books/ve-ask-evliligin-ellerinden-tuttu-p493934.html
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu
5.76
Leyla ile Mecnun kavuşsaydı, hayatları bir 'aşk hikayesi' olur muydu? Ferhat ile Şirin'in arasına
dağlar girmeseydi Ferhat'ı aşkla anlatır ve Şirin'i hasretle anar mıydık? Züleyha'nın Yusuf'a aşkı
imkânsız olmasaydı, Züleyha ismi bunca çok anılır mıydı? Selvi Boylum Al Yazmalım'ın
Asya'sına sonunda buruk bir acı kalmasaydı, filmi unutulmaz olur muydu? Çok konuşulan aşk şiirleri de derin hasretlerin, yakıcı ayrılıkların tatlı meyvesi değil midir? Kolayca verselerdi kızı
şair oğlana, susacaktı şair. Ne adını bilecektik ne aşkını sevecektik ne şiirini duyacaktık. Kara
sevdalar olmasaydı, onca türkü yakılır ve yakar mıydı bizi? Anlaşılan o ki, aşk, acının olduğu
yerde nöbet bekliyor. Mutluluğun yanı başında canı sıkılıyor, uçup gidiyor.
Son yıllarda psikoterapist olarak kavuşmaların ve kavuşanların hikâyelerini dinliyorum. Garip ki
kavuşmalarda da acılar var. O acılar da aşk diye anlatılmayı hak ediyor bence. Şiirler doğuracak
kadar asil sancıları var çiftlerin. Filmlere konu olacak denli yakıcı hüsranları var. Romanları
doldurmaya yetecek buruk hasretler yaşıyorlar.
Evlilik, insan-insan ilişkilerinin en yakını, en sınırsızı. Gelin görün ki, tam da bu yüzden,
yakınlığı ve sınırsızlığı yüzünden korkulu, kaygılı, kederli, tereddütlü bir akışa kaptırıyor eşleri.
En çok mutluluk umdukları yerde acı buluyorlar. Ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyorlar. Geri
dönmenin de ileri gitmenin de acı bedelleri var.
Kabul ediyorum, talihsiz bir mesleğim var. Romantik olma hakkımı elimden aldı çoktan.
Kavuşamayanların aşk hikâyelerinin unutturduğunu hatırlamak zorunda kalıyorum çiftlerle
görüşmelerimde.
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu, çiftlere, kadim metaforların aynasında ilişkilerini yeni bir
gözle seyrettiriyor. Her seansın başında çiftlere hatırlattığımı kitabın sonuna yazıyorum: "İyi
insanların kötü ilişkileri olabilir. Kötü ilişkileri olanlar hâlâ iyi insanlardır. Düştüğünüz yerden
kalkmanız mümkün. Her zaman yeni seçenekleriniz var."
(Arka Kapaktan)
Yazar Hakkında:
Dr. Senai Demirci
1963'de Samsun'da doğdu. Tıp eğitimi aldı. Kalbinin sızılarını mürekkep edip "yazar" olmaya
çalışıyor. Ara sıra televizyonda görünür, radyoda duyularsa da, iç görüntüsü ve iç sesinin henüz
kendince bile görülüp duyulmadığı kanaatinde. Allah'a görünmeye değer, Allah'ın duymasına
yakışır haller ve sözler içinde yaşamaktır duası.
Kısmet...
Hayykitap'tan yayımlanan kitapları:
Ve Aşka Evliliğin Ellerinden Tuttu, Mart 2020
50 Kuştüyü Masal, Şubat 2020
Oruç Çiğnemek Sakızı Bozar mı Hocaaamm?, Ekim 2019
Dervişin Yolu 4: Kırık Kalbe Kırk Hadis, Ekim 2019
Dervişin Yolu 3: 99 Esma 99 Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 2: Her Gece Bir Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 1: Her Güne Bir Ayet, Nisan 2019
Köprüden Önce On Çıkış, Kasım 2015
Kırk Kapının Kırk Duası, Eylül 2014
Şükretmek İçin 1001 Küçücük Neden, Temmuz 2014
Kullanılan Reklam Mecraları : Kitap Ekleri, Sosyal Medya, Billboardlar
dağlar girmeseydi Ferhat'ı aşkla anlatır ve Şirin'i hasretle anar mıydık? Züleyha'nın Yusuf'a aşkı
imkânsız olmasaydı, Züleyha ismi bunca çok anılır mıydı? Selvi Boylum Al Yazmalım'ın
Asya'sına sonunda buruk bir acı kalmasaydı, filmi unutulmaz olur muydu? Çok konuşulan aşk şiirleri de derin hasretlerin, yakıcı ayrılıkların tatlı meyvesi değil midir? Kolayca verselerdi kızı
şair oğlana, susacaktı şair. Ne adını bilecektik ne aşkını sevecektik ne şiirini duyacaktık. Kara
sevdalar olmasaydı, onca türkü yakılır ve yakar mıydı bizi? Anlaşılan o ki, aşk, acının olduğu
yerde nöbet bekliyor. Mutluluğun yanı başında canı sıkılıyor, uçup gidiyor.
Son yıllarda psikoterapist olarak kavuşmaların ve kavuşanların hikâyelerini dinliyorum. Garip ki
kavuşmalarda da acılar var. O acılar da aşk diye anlatılmayı hak ediyor bence. Şiirler doğuracak
kadar asil sancıları var çiftlerin. Filmlere konu olacak denli yakıcı hüsranları var. Romanları
doldurmaya yetecek buruk hasretler yaşıyorlar.
Evlilik, insan-insan ilişkilerinin en yakını, en sınırsızı. Gelin görün ki, tam da bu yüzden,
yakınlığı ve sınırsızlığı yüzünden korkulu, kaygılı, kederli, tereddütlü bir akışa kaptırıyor eşleri.
En çok mutluluk umdukları yerde acı buluyorlar. Ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyorlar. Geri
dönmenin de ileri gitmenin de acı bedelleri var.
Kabul ediyorum, talihsiz bir mesleğim var. Romantik olma hakkımı elimden aldı çoktan.
Kavuşamayanların aşk hikâyelerinin unutturduğunu hatırlamak zorunda kalıyorum çiftlerle
görüşmelerimde.
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu, çiftlere, kadim metaforların aynasında ilişkilerini yeni bir
gözle seyrettiriyor. Her seansın başında çiftlere hatırlattığımı kitabın sonuna yazıyorum: "İyi
insanların kötü ilişkileri olabilir. Kötü ilişkileri olanlar hâlâ iyi insanlardır. Düştüğünüz yerden
kalkmanız mümkün. Her zaman yeni seçenekleriniz var."
(Arka Kapaktan)
Yazar Hakkında:
Dr. Senai Demirci
1963'de Samsun'da doğdu. Tıp eğitimi aldı. Kalbinin sızılarını mürekkep edip "yazar" olmaya
çalışıyor. Ara sıra televizyonda görünür, radyoda duyularsa da, iç görüntüsü ve iç sesinin henüz
kendince bile görülüp duyulmadığı kanaatinde. Allah'a görünmeye değer, Allah'ın duymasına
yakışır haller ve sözler içinde yaşamaktır duası.
Kısmet...
Hayykitap'tan yayımlanan kitapları:
Ve Aşka Evliliğin Ellerinden Tuttu, Mart 2020
50 Kuştüyü Masal, Şubat 2020
Oruç Çiğnemek Sakızı Bozar mı Hocaaamm?, Ekim 2019
Dervişin Yolu 4: Kırık Kalbe Kırk Hadis, Ekim 2019
Dervişin Yolu 3: 99 Esma 99 Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 2: Her Gece Bir Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 1: Her Güne Bir Ayet, Nisan 2019
Köprüden Önce On Çıkış, Kasım 2015
Kırk Kapının Kırk Duası, Eylül 2014
Şükretmek İçin 1001 Küçücük Neden, Temmuz 2014
Kullanılan Reklam Mecraları : Kitap Ekleri, Sosyal Medya, Billboardlar
Leyla ile Mecnun kavuşsaydı, hayatları bir 'aşk hikayesi' olur muydu? Ferhat ile Şirin'in arasına
dağlar girmeseydi Ferhat'ı aşkla anlatır ve Şirin'i hasretle anar mıydık? Züleyha'nın Yusuf'a aşkı
imkânsız olmasaydı, Züleyha ismi bunca çok anılır mıydı? Selvi Boylum Al Yazmalım'ın
Asya'sına sonunda buruk bir acı kalmasaydı, filmi unutulmaz olur muydu? Çok konuşulan aşk şiirleri de derin hasretlerin, yakıcı ayrılıkların tatlı meyvesi değil midir? Kolayca verselerdi kızı
şair oğlana, susacaktı şair. Ne adını bilecektik ne aşkını sevecektik ne şiirini duyacaktık. Kara
sevdalar olmasaydı, onca türkü yakılır ve yakar mıydı bizi? Anlaşılan o ki, aşk, acının olduğu
yerde nöbet bekliyor. Mutluluğun yanı başında canı sıkılıyor, uçup gidiyor.
Son yıllarda psikoterapist olarak kavuşmaların ve kavuşanların hikâyelerini dinliyorum. Garip ki
kavuşmalarda da acılar var. O acılar da aşk diye anlatılmayı hak ediyor bence. Şiirler doğuracak
kadar asil sancıları var çiftlerin. Filmlere konu olacak denli yakıcı hüsranları var. Romanları
doldurmaya yetecek buruk hasretler yaşıyorlar.
Evlilik, insan-insan ilişkilerinin en yakını, en sınırsızı. Gelin görün ki, tam da bu yüzden,
yakınlığı ve sınırsızlığı yüzünden korkulu, kaygılı, kederli, tereddütlü bir akışa kaptırıyor eşleri.
En çok mutluluk umdukları yerde acı buluyorlar. Ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyorlar. Geri
dönmenin de ileri gitmenin de acı bedelleri var.
Kabul ediyorum, talihsiz bir mesleğim var. Romantik olma hakkımı elimden aldı çoktan.
Kavuşamayanların aşk hikâyelerinin unutturduğunu hatırlamak zorunda kalıyorum çiftlerle
görüşmelerimde.
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu, çiftlere, kadim metaforların aynasında ilişkilerini yeni bir
gözle seyrettiriyor. Her seansın başında çiftlere hatırlattığımı kitabın sonuna yazıyorum: "İyi
insanların kötü ilişkileri olabilir. Kötü ilişkileri olanlar hâlâ iyi insanlardır. Düştüğünüz yerden
kalkmanız mümkün. Her zaman yeni seçenekleriniz var."
(Arka Kapaktan)
Yazar Hakkında:
Dr. Senai Demirci
1963'de Samsun'da doğdu. Tıp eğitimi aldı. Kalbinin sızılarını mürekkep edip "yazar" olmaya
çalışıyor. Ara sıra televizyonda görünür, radyoda duyularsa da, iç görüntüsü ve iç sesinin henüz
kendince bile görülüp duyulmadığı kanaatinde. Allah'a görünmeye değer, Allah'ın duymasına
yakışır haller ve sözler içinde yaşamaktır duası.
Kısmet...
Hayykitap'tan yayımlanan kitapları:
Ve Aşka Evliliğin Ellerinden Tuttu, Mart 2020
50 Kuştüyü Masal, Şubat 2020
Oruç Çiğnemek Sakızı Bozar mı Hocaaamm?, Ekim 2019
Dervişin Yolu 4: Kırık Kalbe Kırk Hadis, Ekim 2019
Dervişin Yolu 3: 99 Esma 99 Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 2: Her Gece Bir Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 1: Her Güne Bir Ayet, Nisan 2019
Köprüden Önce On Çıkış, Kasım 2015
Kırk Kapının Kırk Duası, Eylül 2014
Şükretmek İçin 1001 Küçücük Neden, Temmuz 2014
Kullanılan Reklam Mecraları : Kitap Ekleri, Sosyal Medya, Billboardlar
dağlar girmeseydi Ferhat'ı aşkla anlatır ve Şirin'i hasretle anar mıydık? Züleyha'nın Yusuf'a aşkı
imkânsız olmasaydı, Züleyha ismi bunca çok anılır mıydı? Selvi Boylum Al Yazmalım'ın
Asya'sına sonunda buruk bir acı kalmasaydı, filmi unutulmaz olur muydu? Çok konuşulan aşk şiirleri de derin hasretlerin, yakıcı ayrılıkların tatlı meyvesi değil midir? Kolayca verselerdi kızı
şair oğlana, susacaktı şair. Ne adını bilecektik ne aşkını sevecektik ne şiirini duyacaktık. Kara
sevdalar olmasaydı, onca türkü yakılır ve yakar mıydı bizi? Anlaşılan o ki, aşk, acının olduğu
yerde nöbet bekliyor. Mutluluğun yanı başında canı sıkılıyor, uçup gidiyor.
Son yıllarda psikoterapist olarak kavuşmaların ve kavuşanların hikâyelerini dinliyorum. Garip ki
kavuşmalarda da acılar var. O acılar da aşk diye anlatılmayı hak ediyor bence. Şiirler doğuracak
kadar asil sancıları var çiftlerin. Filmlere konu olacak denli yakıcı hüsranları var. Romanları
doldurmaya yetecek buruk hasretler yaşıyorlar.
Evlilik, insan-insan ilişkilerinin en yakını, en sınırsızı. Gelin görün ki, tam da bu yüzden,
yakınlığı ve sınırsızlığı yüzünden korkulu, kaygılı, kederli, tereddütlü bir akışa kaptırıyor eşleri.
En çok mutluluk umdukları yerde acı buluyorlar. Ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyorlar. Geri
dönmenin de ileri gitmenin de acı bedelleri var.
Kabul ediyorum, talihsiz bir mesleğim var. Romantik olma hakkımı elimden aldı çoktan.
Kavuşamayanların aşk hikâyelerinin unutturduğunu hatırlamak zorunda kalıyorum çiftlerle
görüşmelerimde.
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu, çiftlere, kadim metaforların aynasında ilişkilerini yeni bir
gözle seyrettiriyor. Her seansın başında çiftlere hatırlattığımı kitabın sonuna yazıyorum: "İyi
insanların kötü ilişkileri olabilir. Kötü ilişkileri olanlar hâlâ iyi insanlardır. Düştüğünüz yerden
kalkmanız mümkün. Her zaman yeni seçenekleriniz var."
(Arka Kapaktan)
Yazar Hakkında:
Dr. Senai Demirci
1963'de Samsun'da doğdu. Tıp eğitimi aldı. Kalbinin sızılarını mürekkep edip "yazar" olmaya
çalışıyor. Ara sıra televizyonda görünür, radyoda duyularsa da, iç görüntüsü ve iç sesinin henüz
kendince bile görülüp duyulmadığı kanaatinde. Allah'a görünmeye değer, Allah'ın duymasına
yakışır haller ve sözler içinde yaşamaktır duası.
Kısmet...
Hayykitap'tan yayımlanan kitapları:
Ve Aşka Evliliğin Ellerinden Tuttu, Mart 2020
50 Kuştüyü Masal, Şubat 2020
Oruç Çiğnemek Sakızı Bozar mı Hocaaamm?, Ekim 2019
Dervişin Yolu 4: Kırık Kalbe Kırk Hadis, Ekim 2019
Dervişin Yolu 3: 99 Esma 99 Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 2: Her Gece Bir Dua, Nisan 2019
Dervişin Yolu 1: Her Güne Bir Ayet, Nisan 2019
Köprüden Önce On Çıkış, Kasım 2015
Kırk Kapının Kırk Duası, Eylül 2014
Şükretmek İçin 1001 Küçücük Neden, Temmuz 2014
Kullanılan Reklam Mecraları : Kitap Ekleri, Sosyal Medya, Billboardlar
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.