9786054849772
386181
https://www.turkishbooks.com/books/uyanis-p386181.html
Uyanış
4.08
Uyanış 1899da ilk olarak yayımlandığında evlilikte kadının sadakatini dürüst bir biçimde ele aldığı için okurları fazlasıyla sarsar. Viktorya dönemi romanının değer yargılarına alışmış sıradan okur, Chopinin sunduğu cüretkâr kadın portresiyle âdeta şaşkına döner. Boğucu evliliğe sığmayan kalıbı ve tutku dolu fiziksel aşkı evinin sınırları dışında araması Uyanışın kahramanının ayrıksı konumuna işaret eder. Gerçekçi anlatısı, keskin toplumsal eleştirileri ve psikolojik çetrefilliği ile roman, Faulkner ve Hemingwayin ayak seslerini duyururken, yazarın Wharton ve James gibi çağdaşlarını da yankılar.
Bayan Pontellier öyle başkalarına içini döken kadınlardan değildi; o güne gelinceye kadar yaradılışına ters düşen bir özellik olmuştu bu. Çocukken bile kendi
küçük yaşamını tümüyle kendi içinde yaşamıştı; daha çok küçükken içgüdüleriyle yaşamın ikili niteliğini kavramıştı:
Dışta kurallara uygun bir varoluş biçimi, içte
bunları sorgulayan bir yaşam.
Bayan Pontellier öyle başkalarına içini döken kadınlardan değildi; o güne gelinceye kadar yaradılışına ters düşen bir özellik olmuştu bu. Çocukken bile kendi
küçük yaşamını tümüyle kendi içinde yaşamıştı; daha çok küçükken içgüdüleriyle yaşamın ikili niteliğini kavramıştı:
Dışta kurallara uygun bir varoluş biçimi, içte
bunları sorgulayan bir yaşam.
Uyanış 1899da ilk olarak yayımlandığında evlilikte kadının sadakatini dürüst bir biçimde ele aldığı için okurları fazlasıyla sarsar. Viktorya dönemi romanının değer yargılarına alışmış sıradan okur, Chopinin sunduğu cüretkâr kadın portresiyle âdeta şaşkına döner. Boğucu evliliğe sığmayan kalıbı ve tutku dolu fiziksel aşkı evinin sınırları dışında araması Uyanışın kahramanının ayrıksı konumuna işaret eder. Gerçekçi anlatısı, keskin toplumsal eleştirileri ve psikolojik çetrefilliği ile roman, Faulkner ve Hemingwayin ayak seslerini duyururken, yazarın Wharton ve James gibi çağdaşlarını da yankılar.
Bayan Pontellier öyle başkalarına içini döken kadınlardan değildi; o güne gelinceye kadar yaradılışına ters düşen bir özellik olmuştu bu. Çocukken bile kendi
küçük yaşamını tümüyle kendi içinde yaşamıştı; daha çok küçükken içgüdüleriyle yaşamın ikili niteliğini kavramıştı:
Dışta kurallara uygun bir varoluş biçimi, içte
bunları sorgulayan bir yaşam.
Bayan Pontellier öyle başkalarına içini döken kadınlardan değildi; o güne gelinceye kadar yaradılışına ters düşen bir özellik olmuştu bu. Çocukken bile kendi
küçük yaşamını tümüyle kendi içinde yaşamıştı; daha çok küçükken içgüdüleriyle yaşamın ikili niteliğini kavramıştı:
Dışta kurallara uygun bir varoluş biçimi, içte
bunları sorgulayan bir yaşam.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.