Umami

Stok Kodu:
9789752898257
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
136
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
2.78
2.22
9789752898257
126795
Umami
Umami
2.223
Nurarıklı, Serendipli değil ama, edebiyatımıza İngilizcedeki "serendipity" çağrışmayla ayak bastı -hiç beklenmedik bir anda, umulmadık yerde keşfedilen bir değer... Her şeyi -konuları, kurgulan, üslubu, söz varlığı kullanımı, konuşmaları- hep kendine özgü. Zihni, gözleri, ruhu, hayal gücü bu denli özgün yazarımız o kadar az ki... Mitolojik ve edebî atıflarında bile başka hiç kimseyi andırmıyor. Nurarıklı, kendi kişisel mitolojisini var ediyor -kahramanlarıyla, olaylarıyla, imge ve simgeleriyle. Bir büyücü Nurarıklı: hem sihir var onda hem keramet. Ustaca bir minimalizmle geniş bir coğrafya yaratıyor, incecik fırçalarla çarpıcı kişi (lik) ler, daracık soluklarla beşeri bir destan... Bu dinamik eserde doğal bir virtüöz, güçlü bir ruh, özgün bir estetik var. Talât S. Halman ''Çalıştığım bir ciltlikte yıllar önce, sıkıntıdan çamaşır makinesinde bir kırmızı çorabın devinimlerini izlemiştim iki saat boyunca," demişti, "bizim danslarımıza benziyordu." Kırmızı elbisesiyle üç dört erkekle birden yaptığı dans gözümün önüne gelmişti. Bir gün sivil toplum çalışmalarımız bitince beni elimden tutarak o karanlık mağara gibi gece kulübüne götürmüştü. Biraz şehir dışında bir yerdi. Kapıda parolayı söyledi. Benim duymama aldırmadan. Hernando..."
Nurarıklı, Serendipli değil ama, edebiyatımıza İngilizcedeki "serendipity" çağrışmayla ayak bastı -hiç beklenmedik bir anda, umulmadık yerde keşfedilen bir değer... Her şeyi -konuları, kurgulan, üslubu, söz varlığı kullanımı, konuşmaları- hep kendine özgü. Zihni, gözleri, ruhu, hayal gücü bu denli özgün yazarımız o kadar az ki... Mitolojik ve edebî atıflarında bile başka hiç kimseyi andırmıyor. Nurarıklı, kendi kişisel mitolojisini var ediyor -kahramanlarıyla, olaylarıyla, imge ve simgeleriyle. Bir büyücü Nurarıklı: hem sihir var onda hem keramet. Ustaca bir minimalizmle geniş bir coğrafya yaratıyor, incecik fırçalarla çarpıcı kişi (lik) ler, daracık soluklarla beşeri bir destan... Bu dinamik eserde doğal bir virtüöz, güçlü bir ruh, özgün bir estetik var. Talât S. Halman ''Çalıştığım bir ciltlikte yıllar önce, sıkıntıdan çamaşır makinesinde bir kırmızı çorabın devinimlerini izlemiştim iki saat boyunca," demişti, "bizim danslarımıza benziyordu." Kırmızı elbisesiyle üç dört erkekle birden yaptığı dans gözümün önüne gelmişti. Bir gün sivil toplum çalışmalarımız bitince beni elimden tutarak o karanlık mağara gibi gece kulübüne götürmüştü. Biraz şehir dışında bir yerdi. Kapıda parolayı söyledi. Benim duymama aldırmadan. Hernando..."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat