9786257002615
483422
https://www.turkishbooks.com/books/tanri-dagindan-sokun-ettik-yaziya-p483422.html
Tanrı Dağından Sökün Ettik Yazıya Kırgız'eli - Özbek'eli yazıları
7.56
Bu güne kadar Atayurt hikâyelerini yabancı seyyahların gözüyle, onların kaleminden okuduk.
Bir bakıma buna mecburduk. Çünkü Türk bilincinin oluşmaya başladığı 20 Yüzyıl başlarından
itibaren özellikle de Sovyet rejiminin kurulması ile Türk Dünyası ve onların yaşadığı coğrafya biz
Batı Türklerine 70 yıl kapalı kaldı.
Bu yüzden Atayurt bilgilerimiz romantik ve duygusal seviyede kaldı. 20 yüzyıl başlarında
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışı esnasında yaşadığımız toplumsal deprem bizi hayal
kurmaktan bile uzaklaştırdı. Öyle ki Atayurt hayalleri kuranlar "Kılıç kuşanıp, atlara binip, Orta
Asya'yı fethetmeye gidecek olan hayalperest-hatta serseri- Turancılar" olarak dillendirildi. Bu
söylemlerin gerçeklik payı da yok değildi: Hangi güçle, hangi imkânla, hangi yolla?
Hayallerimize kelepçe taktığımızın bile farkında olmadan yıllar geçirdik.
ATSIZ gibi bazılarımız bu hayallerden vazgeçmedi.
Bazılarımız ise "artık oraları unutmak lazım" düşüncesinde idi.
Gün geldi, devran döndü başka bir âlem oluştu. Yıkılmaz sanılan SSCB İmparatorluğu yıkılıp
dağıldı.
Ulaşılmaz dediğimiz Tanrı Dağları'na ulaşıldı.
Bir bakıma buna mecburduk. Çünkü Türk bilincinin oluşmaya başladığı 20 Yüzyıl başlarından
itibaren özellikle de Sovyet rejiminin kurulması ile Türk Dünyası ve onların yaşadığı coğrafya biz
Batı Türklerine 70 yıl kapalı kaldı.
Bu yüzden Atayurt bilgilerimiz romantik ve duygusal seviyede kaldı. 20 yüzyıl başlarında
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışı esnasında yaşadığımız toplumsal deprem bizi hayal
kurmaktan bile uzaklaştırdı. Öyle ki Atayurt hayalleri kuranlar "Kılıç kuşanıp, atlara binip, Orta
Asya'yı fethetmeye gidecek olan hayalperest-hatta serseri- Turancılar" olarak dillendirildi. Bu
söylemlerin gerçeklik payı da yok değildi: Hangi güçle, hangi imkânla, hangi yolla?
Hayallerimize kelepçe taktığımızın bile farkında olmadan yıllar geçirdik.
ATSIZ gibi bazılarımız bu hayallerden vazgeçmedi.
Bazılarımız ise "artık oraları unutmak lazım" düşüncesinde idi.
Gün geldi, devran döndü başka bir âlem oluştu. Yıkılmaz sanılan SSCB İmparatorluğu yıkılıp
dağıldı.
Ulaşılmaz dediğimiz Tanrı Dağları'na ulaşıldı.
Bu güne kadar Atayurt hikâyelerini yabancı seyyahların gözüyle, onların kaleminden okuduk.
Bir bakıma buna mecburduk. Çünkü Türk bilincinin oluşmaya başladığı 20 Yüzyıl başlarından
itibaren özellikle de Sovyet rejiminin kurulması ile Türk Dünyası ve onların yaşadığı coğrafya biz
Batı Türklerine 70 yıl kapalı kaldı.
Bu yüzden Atayurt bilgilerimiz romantik ve duygusal seviyede kaldı. 20 yüzyıl başlarında
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışı esnasında yaşadığımız toplumsal deprem bizi hayal
kurmaktan bile uzaklaştırdı. Öyle ki Atayurt hayalleri kuranlar "Kılıç kuşanıp, atlara binip, Orta
Asya'yı fethetmeye gidecek olan hayalperest-hatta serseri- Turancılar" olarak dillendirildi. Bu
söylemlerin gerçeklik payı da yok değildi: Hangi güçle, hangi imkânla, hangi yolla?
Hayallerimize kelepçe taktığımızın bile farkında olmadan yıllar geçirdik.
ATSIZ gibi bazılarımız bu hayallerden vazgeçmedi.
Bazılarımız ise "artık oraları unutmak lazım" düşüncesinde idi.
Gün geldi, devran döndü başka bir âlem oluştu. Yıkılmaz sanılan SSCB İmparatorluğu yıkılıp
dağıldı.
Ulaşılmaz dediğimiz Tanrı Dağları'na ulaşıldı.
Bir bakıma buna mecburduk. Çünkü Türk bilincinin oluşmaya başladığı 20 Yüzyıl başlarından
itibaren özellikle de Sovyet rejiminin kurulması ile Türk Dünyası ve onların yaşadığı coğrafya biz
Batı Türklerine 70 yıl kapalı kaldı.
Bu yüzden Atayurt bilgilerimiz romantik ve duygusal seviyede kaldı. 20 yüzyıl başlarında
Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışı esnasında yaşadığımız toplumsal deprem bizi hayal
kurmaktan bile uzaklaştırdı. Öyle ki Atayurt hayalleri kuranlar "Kılıç kuşanıp, atlara binip, Orta
Asya'yı fethetmeye gidecek olan hayalperest-hatta serseri- Turancılar" olarak dillendirildi. Bu
söylemlerin gerçeklik payı da yok değildi: Hangi güçle, hangi imkânla, hangi yolla?
Hayallerimize kelepçe taktığımızın bile farkında olmadan yıllar geçirdik.
ATSIZ gibi bazılarımız bu hayallerden vazgeçmedi.
Bazılarımız ise "artık oraları unutmak lazım" düşüncesinde idi.
Gün geldi, devran döndü başka bir âlem oluştu. Yıkılmaz sanılan SSCB İmparatorluğu yıkılıp
dağıldı.
Ulaşılmaz dediğimiz Tanrı Dağları'na ulaşıldı.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.