Sırlanmış Zamanın Gölgesinde

Stok Kodu:
9789751025272
Boyut:
145-205
Sayfa Sayısı:
464
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006-11
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
7.36
5.89
9789751025272
68750
Sırlanmış Zamanın Gölgesinde
Sırlanmış Zamanın Gölgesinde
5.889
Özgür göçebe hayatını inatla sürdüren Haytaoğulları´nın yaşamaktan bıkıp usanmaz yaşlıları.kendilerine aktarılan hayatın değerini çok iyi bilen çocukları, çocukluktan kolay vazgeçmez hayta erkekleri, dişilikte kusursuz kadınları, güzel kızarlı bir döngüde süren acınası serüvenleri artık sorgulamaya başlamıştı. Adam, ovayı tümüyle örten sarısı papatyalar üzerine yerleşmeyi o gün uygun gördü. Bundan tam yüz on yıl önce... Ne tuhaf! Dünyada onca yıl dolaşmış olmasında karşın, kendi eksikliği hissedilmeyecekti! Ölümü umursanmayacaktı! otroslar kadar iri bir buz kütlesi olan hayatı, seyrine dokunulamaz zamanın avuçlarında eriyerek bir yumruk kadar kalmıştı. Kuru yaprak ve serinlik mevsimlerinde çırılçıplak ağaçların baharla birlikte renkli kıyafetlere bürünmesi gecenin gündüze dönüşmesi kadar doğal geliyordu buradakilere. Onlar, birbirlerinin bedenlerinin ve yüzlerinin değiştiğinin, yaşlandıkça ağırlaşan hareketlerinin farkında değildi. Üzeri sırlanmış zaman, onları uyutarak geçiyor, almak istediklerini alıp gidiyordu. Bu ölü zaman cennetinde, biri ötekinin yaşlandığını fark etmiyordu.
Özgür göçebe hayatını inatla sürdüren Haytaoğulları´nın yaşamaktan bıkıp usanmaz yaşlıları.kendilerine aktarılan hayatın değerini çok iyi bilen çocukları, çocukluktan kolay vazgeçmez hayta erkekleri, dişilikte kusursuz kadınları, güzel kızarlı bir döngüde süren acınası serüvenleri artık sorgulamaya başlamıştı. Adam, ovayı tümüyle örten sarısı papatyalar üzerine yerleşmeyi o gün uygun gördü. Bundan tam yüz on yıl önce... Ne tuhaf! Dünyada onca yıl dolaşmış olmasında karşın, kendi eksikliği hissedilmeyecekti! Ölümü umursanmayacaktı! otroslar kadar iri bir buz kütlesi olan hayatı, seyrine dokunulamaz zamanın avuçlarında eriyerek bir yumruk kadar kalmıştı. Kuru yaprak ve serinlik mevsimlerinde çırılçıplak ağaçların baharla birlikte renkli kıyafetlere bürünmesi gecenin gündüze dönüşmesi kadar doğal geliyordu buradakilere. Onlar, birbirlerinin bedenlerinin ve yüzlerinin değiştiğinin, yaşlandıkça ağırlaşan hareketlerinin farkında değildi. Üzeri sırlanmış zaman, onları uyutarak geçiyor, almak istediklerini alıp gidiyordu. Bu ölü zaman cennetinde, biri ötekinin yaşlandığını fark etmiyordu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat