Seçme Yazılar

Bu kitap Freud'un "Dostoysevki ve Baba Katili", "Yaratıcı Yazarlar ve Hayal Kurma", "Kadın Cinselliği" ve "Folkordeki Rüyalar" adlı 4 makalesini içermektedir.

Babasının Karamazov Kardeşler kitabında ölümüyle Dostoyevski'nin kendi babasının kaderi arasındaki açık bağlantı biyografi yazarlarından birini oldukça şaşırtmıştı ve onu ?belirli bir modern psikoloji okulu'na sevk etmiştir. Bu olayın psikanatitik çözümlemesinde, olayda çok ağır bir travma olduğu ve Dostoyevki'nin buna olan tepkisinin nevrozunun dönüm noktası olduğunu görürüz.

İnsanlar büyüdükçe oyun oynamayı bırakırlar ve oyundan aldıkları hazdan da vazgeçmiş gibi görünürler. Fakat insan aklından anlayan herkes çok bilir ki insanın daha önce deneyimlediği zevkten vazgeçmesinden daha zor bir şey yoktur. Aslında hiçbir şeyi bırakmayız; sadece bir şeyi diğeriyle değiştirirz. Bir feragat gibi görünen şey aslında bir yedek ya da vekil oluşturmadır. Aynı şekilde, büyüyen çocuk oyun oynamayı bıraktığında sadece gerçek nesnelerle olan bağından vazgeçer; oynamak yerine şimdi fantezi kurar.

Kücük kızların annelerine yönelik çok şaşırtan cinsel aktivitleri kendini kronolojik olarak ona yönelik oral, sadistic ve son olarak da fallik eğilimlerde gösterir. Bunları detaylıca açıklamak zordur çünkü onlar, sıklıkla meydana gelirken çocuğun psişik olarak anlamasının imkânsız olduğu belirsiz içgüdüsel dürtülerdir. Bu yüzden bur dürtüler onun tarafından ancak daha sonraları anlamlandırılabilir ve ancak o zaman analizde orjinal olmayan ifade şekilleriyle ortaya çıkarlar.

Folklordaki rüyalarda altın, dışkının sembolü olarak en belirgin şekilde görülür. Eğer uyuyan kişi dışkılama ihtiyacı duyarsa, altın ya da hazine rüyaları görür. Eril organın bir silahı bıçak, hançer vb. olarak temsil edilmesi, özellikle perhiz yapan kadınların endişe rüyalarıyla bilindiktir ve ayrıca nevrotik insanlardaki birçok fobinin temelinde yatar. Ancak, bu rüyanın karmaşık maskesi bizim onu anlayışımızı önceden yapılmış yorumlara dayalı psikanalitik yorumlar aracılığıyla açıklamaya çalışmamızı gerektirir. Bunu yaparken halk masalında sunulan materyalin ötesine gideceğimiz ve sonuçta da çıkarımlarımızın kesinliğini kaybedeceği gerçeğini göz ardı etmiyoruz.