9786051570945
164681
https://www.turkishbooks.com/books/saglikli-insan-iliskileri-p164681.html
Sağlıklı İnsan İlişkileri
3.888
Yirminci yüzyılda, her toplum gibi, toplu mumuz da hızlı bir değişme süreci içindedir. Toplum yapımızda ve onu oluşturan her kurumun niteliğinde ve işlevinde belli değişiklikler olmaktadır. Bu değişiklikler, bireylerin iç dünyalarında da (yaşam görüşlerinde, beklentilerinde, vs.) birtakım değişiklikler oluşturmaktadır.
Çağdaş toplumda, her yeni gün, bir Öncekinin tekrarı değildir. Her veni gün, yeni bir sorun getirmektedir. Her yeni sorun da yeni bir çözüm gerektirmektedir. Bu itibarla, yaşamını böylesi bir toplumda sürdürecek bireyler, eğer mutlu olmak istiyorlarsa, çevresine edilgin biçimde uyma alışkanlığı ve benzeri özelliklerden çok çevresi ile dengeli yaşayabilme ve problem çözme gücü gibi özelliklere sahip olmak zorundadırlar.
Kuşkusuz, toplum için belirtilen değişmeler, toplumun çekirdeğini oluşturan aile kurumu için de geçerlidir. Birbirinden az ya da çok :arklı yaşantıların ürünü olan iki kişinin, belli yasalar uyarınca oluşturdukları evliliğin mutlu olması da, yine evlenen bireylerin önceden belli özelliklerle donamk kılınmasını zorunlu kılar. Evlenerek bir yuva kuracak bireylerin, kendilerinin ve yuvalarının mutluluğu için sahip olmaları istenen özellikleri kazanabilmeleri içinse, onların belli bir eğitimden geçmeleri gerekir. Başka bir deyişle, mutlu bir evlilik için, eşleri evliliğe hazır kılma zorunluluğu vardır.
Toplumumuzun, özellikle değişim hızı yüksek olan kesimlerinde fiziksel, düşünsel ve psikolojik yönlerden evliliğe hazır olmayan bireylerin kurduğu evliliklerin küçümsenemeyecek bir çoğunluğu başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu gerçek kadın-erkek eşitliğinin düşünce olarak savunulduğu ve demokratikleşme eğiliminin görüldüğü ailelerde, kendisini daha iyi hissettirmektedir.
Bu nedenle, kız ya da erkek, evlenmeye aday olan her gencin şu konularda bilgi sahibi olması gerekmektedir. Evlilik Öncesi arkadaşlıklar, eş seçimine etki eden etmenler, insan ilişkilerini düzenleyen gereksinimler ve bunların giderilme yolları, evlilikte dengeli uyum sağlama, evliliğe hazır oluş ve evliliğe karar verme, başarılı cinsel ilişki kurabilmek için psikolojik ve anatomik gerekliliklere ilişkin bilgi, ailede rol kavramı, ailede para yönetimi, aile üyelerinin statüleri dayanışma ve bunalım ve bunları önlemeye yönelik öneriler, değişen koşullara ve zamana uyabilecek yeterlikte esnek olabilme.
Evlilikte mutlu bir yaşam, ancak, evliliğe yeterince hazırlanmakla mümkündür. Bunu bilmek önemli olmakla birlikte, yeterli değildir. İşin diğer bir önemli yanı bu hazırlığın nerede ve kimlerin gözetimiyle yapılacağının bilinmesidir.
Evlenecek kişilerin evliliğe ilişkin görüşleri önce içinde yetiştikleri ailede biçimlenir. Aile çocuğa bu alanda ilk temel değerleri kazandırır.
Gençlerin evlilik konusundaki ilk görüşlerini biçimlendiren diğer çevre de arkadaş ve akran grubudur. Özellikle çocuğun karşı cinse ilgi duymaya başladığı dönemlerde bu çevre çok daha etkin olur.
Aile ve akran çevresinin, evliliğe hazırlanan gençlerin istendik özelliklere sahip olmalarım sağlayıcı nitelikte yönlendirilmesi kuşkusuz, kurulacak evliliklerin başarılı olma olasılığını artırır. Ne var ki, bu iki çevreden etkilenme biraz gelişi güzeldir ve sözü edilen çevrelerin kontrolü çok güçtür. Bu nedenle, gelecekteki eşlerin ana-babaların, istendik özelliklere sahip olabilmeleri için onların plânlı, amaçlı bir eğitimden geçmiş olmalarına gerek vardır. Bu nedenle, bir çok okulda "Aile İlişkileri" ya da İnsan "İlişkileri" adıyla bir ders okutulmaktadır.
İşte bu kitap, özellikle böyle bir dersin okutulduğu okullardaki öğretmenlere ve öğrencilere yardımcı olmak amacıyla yazılmıştır. Genel olarak ele alındığında ise, kitap, evlilik öncesinde, evlilikte ve sonrasında ortaya çıkabilecek sorunların önlenmesinde, çözümlenmesinde yardımcı olmak amacıyla, her gence, her eşe daha doğrusu aileyle ilişkisi olan herkese seslenmektedir.
Prof, Dr. Mürüvvet BİLEN
Çağdaş toplumda, her yeni gün, bir Öncekinin tekrarı değildir. Her veni gün, yeni bir sorun getirmektedir. Her yeni sorun da yeni bir çözüm gerektirmektedir. Bu itibarla, yaşamını böylesi bir toplumda sürdürecek bireyler, eğer mutlu olmak istiyorlarsa, çevresine edilgin biçimde uyma alışkanlığı ve benzeri özelliklerden çok çevresi ile dengeli yaşayabilme ve problem çözme gücü gibi özelliklere sahip olmak zorundadırlar.
Kuşkusuz, toplum için belirtilen değişmeler, toplumun çekirdeğini oluşturan aile kurumu için de geçerlidir. Birbirinden az ya da çok :arklı yaşantıların ürünü olan iki kişinin, belli yasalar uyarınca oluşturdukları evliliğin mutlu olması da, yine evlenen bireylerin önceden belli özelliklerle donamk kılınmasını zorunlu kılar. Evlenerek bir yuva kuracak bireylerin, kendilerinin ve yuvalarının mutluluğu için sahip olmaları istenen özellikleri kazanabilmeleri içinse, onların belli bir eğitimden geçmeleri gerekir. Başka bir deyişle, mutlu bir evlilik için, eşleri evliliğe hazır kılma zorunluluğu vardır.
Toplumumuzun, özellikle değişim hızı yüksek olan kesimlerinde fiziksel, düşünsel ve psikolojik yönlerden evliliğe hazır olmayan bireylerin kurduğu evliliklerin küçümsenemeyecek bir çoğunluğu başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu gerçek kadın-erkek eşitliğinin düşünce olarak savunulduğu ve demokratikleşme eğiliminin görüldüğü ailelerde, kendisini daha iyi hissettirmektedir.
Bu nedenle, kız ya da erkek, evlenmeye aday olan her gencin şu konularda bilgi sahibi olması gerekmektedir. Evlilik Öncesi arkadaşlıklar, eş seçimine etki eden etmenler, insan ilişkilerini düzenleyen gereksinimler ve bunların giderilme yolları, evlilikte dengeli uyum sağlama, evliliğe hazır oluş ve evliliğe karar verme, başarılı cinsel ilişki kurabilmek için psikolojik ve anatomik gerekliliklere ilişkin bilgi, ailede rol kavramı, ailede para yönetimi, aile üyelerinin statüleri dayanışma ve bunalım ve bunları önlemeye yönelik öneriler, değişen koşullara ve zamana uyabilecek yeterlikte esnek olabilme.
Evlilikte mutlu bir yaşam, ancak, evliliğe yeterince hazırlanmakla mümkündür. Bunu bilmek önemli olmakla birlikte, yeterli değildir. İşin diğer bir önemli yanı bu hazırlığın nerede ve kimlerin gözetimiyle yapılacağının bilinmesidir.
Evlenecek kişilerin evliliğe ilişkin görüşleri önce içinde yetiştikleri ailede biçimlenir. Aile çocuğa bu alanda ilk temel değerleri kazandırır.
Gençlerin evlilik konusundaki ilk görüşlerini biçimlendiren diğer çevre de arkadaş ve akran grubudur. Özellikle çocuğun karşı cinse ilgi duymaya başladığı dönemlerde bu çevre çok daha etkin olur.
Aile ve akran çevresinin, evliliğe hazırlanan gençlerin istendik özelliklere sahip olmalarım sağlayıcı nitelikte yönlendirilmesi kuşkusuz, kurulacak evliliklerin başarılı olma olasılığını artırır. Ne var ki, bu iki çevreden etkilenme biraz gelişi güzeldir ve sözü edilen çevrelerin kontrolü çok güçtür. Bu nedenle, gelecekteki eşlerin ana-babaların, istendik özelliklere sahip olabilmeleri için onların plânlı, amaçlı bir eğitimden geçmiş olmalarına gerek vardır. Bu nedenle, bir çok okulda "Aile İlişkileri" ya da İnsan "İlişkileri" adıyla bir ders okutulmaktadır.
İşte bu kitap, özellikle böyle bir dersin okutulduğu okullardaki öğretmenlere ve öğrencilere yardımcı olmak amacıyla yazılmıştır. Genel olarak ele alındığında ise, kitap, evlilik öncesinde, evlilikte ve sonrasında ortaya çıkabilecek sorunların önlenmesinde, çözümlenmesinde yardımcı olmak amacıyla, her gence, her eşe daha doğrusu aileyle ilişkisi olan herkese seslenmektedir.
Prof, Dr. Mürüvvet BİLEN
Yirminci yüzyılda, her toplum gibi, toplu mumuz da hızlı bir değişme süreci içindedir. Toplum yapımızda ve onu oluşturan her kurumun niteliğinde ve işlevinde belli değişiklikler olmaktadır. Bu değişiklikler, bireylerin iç dünyalarında da (yaşam görüşlerinde, beklentilerinde, vs.) birtakım değişiklikler oluşturmaktadır.
Çağdaş toplumda, her yeni gün, bir Öncekinin tekrarı değildir. Her veni gün, yeni bir sorun getirmektedir. Her yeni sorun da yeni bir çözüm gerektirmektedir. Bu itibarla, yaşamını böylesi bir toplumda sürdürecek bireyler, eğer mutlu olmak istiyorlarsa, çevresine edilgin biçimde uyma alışkanlığı ve benzeri özelliklerden çok çevresi ile dengeli yaşayabilme ve problem çözme gücü gibi özelliklere sahip olmak zorundadırlar.
Kuşkusuz, toplum için belirtilen değişmeler, toplumun çekirdeğini oluşturan aile kurumu için de geçerlidir. Birbirinden az ya da çok :arklı yaşantıların ürünü olan iki kişinin, belli yasalar uyarınca oluşturdukları evliliğin mutlu olması da, yine evlenen bireylerin önceden belli özelliklerle donamk kılınmasını zorunlu kılar. Evlenerek bir yuva kuracak bireylerin, kendilerinin ve yuvalarının mutluluğu için sahip olmaları istenen özellikleri kazanabilmeleri içinse, onların belli bir eğitimden geçmeleri gerekir. Başka bir deyişle, mutlu bir evlilik için, eşleri evliliğe hazır kılma zorunluluğu vardır.
Toplumumuzun, özellikle değişim hızı yüksek olan kesimlerinde fiziksel, düşünsel ve psikolojik yönlerden evliliğe hazır olmayan bireylerin kurduğu evliliklerin küçümsenemeyecek bir çoğunluğu başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu gerçek kadın-erkek eşitliğinin düşünce olarak savunulduğu ve demokratikleşme eğiliminin görüldüğü ailelerde, kendisini daha iyi hissettirmektedir.
Bu nedenle, kız ya da erkek, evlenmeye aday olan her gencin şu konularda bilgi sahibi olması gerekmektedir. Evlilik Öncesi arkadaşlıklar, eş seçimine etki eden etmenler, insan ilişkilerini düzenleyen gereksinimler ve bunların giderilme yolları, evlilikte dengeli uyum sağlama, evliliğe hazır oluş ve evliliğe karar verme, başarılı cinsel ilişki kurabilmek için psikolojik ve anatomik gerekliliklere ilişkin bilgi, ailede rol kavramı, ailede para yönetimi, aile üyelerinin statüleri dayanışma ve bunalım ve bunları önlemeye yönelik öneriler, değişen koşullara ve zamana uyabilecek yeterlikte esnek olabilme.
Evlilikte mutlu bir yaşam, ancak, evliliğe yeterince hazırlanmakla mümkündür. Bunu bilmek önemli olmakla birlikte, yeterli değildir. İşin diğer bir önemli yanı bu hazırlığın nerede ve kimlerin gözetimiyle yapılacağının bilinmesidir.
Evlenecek kişilerin evliliğe ilişkin görüşleri önce içinde yetiştikleri ailede biçimlenir. Aile çocuğa bu alanda ilk temel değerleri kazandırır.
Gençlerin evlilik konusundaki ilk görüşlerini biçimlendiren diğer çevre de arkadaş ve akran grubudur. Özellikle çocuğun karşı cinse ilgi duymaya başladığı dönemlerde bu çevre çok daha etkin olur.
Aile ve akran çevresinin, evliliğe hazırlanan gençlerin istendik özelliklere sahip olmalarım sağlayıcı nitelikte yönlendirilmesi kuşkusuz, kurulacak evliliklerin başarılı olma olasılığını artırır. Ne var ki, bu iki çevreden etkilenme biraz gelişi güzeldir ve sözü edilen çevrelerin kontrolü çok güçtür. Bu nedenle, gelecekteki eşlerin ana-babaların, istendik özelliklere sahip olabilmeleri için onların plânlı, amaçlı bir eğitimden geçmiş olmalarına gerek vardır. Bu nedenle, bir çok okulda "Aile İlişkileri" ya da İnsan "İlişkileri" adıyla bir ders okutulmaktadır.
İşte bu kitap, özellikle böyle bir dersin okutulduğu okullardaki öğretmenlere ve öğrencilere yardımcı olmak amacıyla yazılmıştır. Genel olarak ele alındığında ise, kitap, evlilik öncesinde, evlilikte ve sonrasında ortaya çıkabilecek sorunların önlenmesinde, çözümlenmesinde yardımcı olmak amacıyla, her gence, her eşe daha doğrusu aileyle ilişkisi olan herkese seslenmektedir.
Prof, Dr. Mürüvvet BİLEN
Çağdaş toplumda, her yeni gün, bir Öncekinin tekrarı değildir. Her veni gün, yeni bir sorun getirmektedir. Her yeni sorun da yeni bir çözüm gerektirmektedir. Bu itibarla, yaşamını böylesi bir toplumda sürdürecek bireyler, eğer mutlu olmak istiyorlarsa, çevresine edilgin biçimde uyma alışkanlığı ve benzeri özelliklerden çok çevresi ile dengeli yaşayabilme ve problem çözme gücü gibi özelliklere sahip olmak zorundadırlar.
Kuşkusuz, toplum için belirtilen değişmeler, toplumun çekirdeğini oluşturan aile kurumu için de geçerlidir. Birbirinden az ya da çok :arklı yaşantıların ürünü olan iki kişinin, belli yasalar uyarınca oluşturdukları evliliğin mutlu olması da, yine evlenen bireylerin önceden belli özelliklerle donamk kılınmasını zorunlu kılar. Evlenerek bir yuva kuracak bireylerin, kendilerinin ve yuvalarının mutluluğu için sahip olmaları istenen özellikleri kazanabilmeleri içinse, onların belli bir eğitimden geçmeleri gerekir. Başka bir deyişle, mutlu bir evlilik için, eşleri evliliğe hazır kılma zorunluluğu vardır.
Toplumumuzun, özellikle değişim hızı yüksek olan kesimlerinde fiziksel, düşünsel ve psikolojik yönlerden evliliğe hazır olmayan bireylerin kurduğu evliliklerin küçümsenemeyecek bir çoğunluğu başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu gerçek kadın-erkek eşitliğinin düşünce olarak savunulduğu ve demokratikleşme eğiliminin görüldüğü ailelerde, kendisini daha iyi hissettirmektedir.
Bu nedenle, kız ya da erkek, evlenmeye aday olan her gencin şu konularda bilgi sahibi olması gerekmektedir. Evlilik Öncesi arkadaşlıklar, eş seçimine etki eden etmenler, insan ilişkilerini düzenleyen gereksinimler ve bunların giderilme yolları, evlilikte dengeli uyum sağlama, evliliğe hazır oluş ve evliliğe karar verme, başarılı cinsel ilişki kurabilmek için psikolojik ve anatomik gerekliliklere ilişkin bilgi, ailede rol kavramı, ailede para yönetimi, aile üyelerinin statüleri dayanışma ve bunalım ve bunları önlemeye yönelik öneriler, değişen koşullara ve zamana uyabilecek yeterlikte esnek olabilme.
Evlilikte mutlu bir yaşam, ancak, evliliğe yeterince hazırlanmakla mümkündür. Bunu bilmek önemli olmakla birlikte, yeterli değildir. İşin diğer bir önemli yanı bu hazırlığın nerede ve kimlerin gözetimiyle yapılacağının bilinmesidir.
Evlenecek kişilerin evliliğe ilişkin görüşleri önce içinde yetiştikleri ailede biçimlenir. Aile çocuğa bu alanda ilk temel değerleri kazandırır.
Gençlerin evlilik konusundaki ilk görüşlerini biçimlendiren diğer çevre de arkadaş ve akran grubudur. Özellikle çocuğun karşı cinse ilgi duymaya başladığı dönemlerde bu çevre çok daha etkin olur.
Aile ve akran çevresinin, evliliğe hazırlanan gençlerin istendik özelliklere sahip olmalarım sağlayıcı nitelikte yönlendirilmesi kuşkusuz, kurulacak evliliklerin başarılı olma olasılığını artırır. Ne var ki, bu iki çevreden etkilenme biraz gelişi güzeldir ve sözü edilen çevrelerin kontrolü çok güçtür. Bu nedenle, gelecekteki eşlerin ana-babaların, istendik özelliklere sahip olabilmeleri için onların plânlı, amaçlı bir eğitimden geçmiş olmalarına gerek vardır. Bu nedenle, bir çok okulda "Aile İlişkileri" ya da İnsan "İlişkileri" adıyla bir ders okutulmaktadır.
İşte bu kitap, özellikle böyle bir dersin okutulduğu okullardaki öğretmenlere ve öğrencilere yardımcı olmak amacıyla yazılmıştır. Genel olarak ele alındığında ise, kitap, evlilik öncesinde, evlilikte ve sonrasında ortaya çıkabilecek sorunların önlenmesinde, çözümlenmesinde yardımcı olmak amacıyla, her gence, her eşe daha doğrusu aileyle ilişkisi olan herkese seslenmektedir.
Prof, Dr. Mürüvvet BİLEN
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.