9786055601577
413548
https://www.turkishbooks.com/books/parasutteki-cocuk-p413548.html
Paraşütteki Çocuk
6.72
Ferdi Tayfur, Angeline Jolie'ye benzetilen 24 yaşındaki ikizlerin biri olan Ceren, ilginç, şaşırtıcı, sürükleyici, aşk ve gizem dolu serüvenini anlatıyor... Ceren'in odağında ikizi Seren var. Seren'in eşi Özkan, çocukları Onur ve akrabalardan, okul arkadaşlarından başlayıp genişleyen ilişkiler ağı... Bu ağ, kuşatıyor okuyanı, merakla dolduruyor. Mekân çeşitliliği, özellikle varlıklı kesimlerden olan kişiler geçidi izliyoruz Paraşütteki Çocuk'ta...
Bir aşk ekseninde geliştiği bile başlangıçta belli olmayan müthiş bir serüvenin içinde buluyoruz kendimizi. "Aşk mucizesi"nin insanın yaşamını bu denli olağanüstü değiştirmesini adım adım izlerken, müthiş bir heyecanla nasıl bir sona ulaşacağımızı düşünüyoruz sayfalar ilerledikçe. Okuyanı içine çeken bir içtenlik ve sürekli merak uyandıran düğümleriyle okuduğumuz, polisiye ile gizemi, insanın iç çatışmasıyla karmaşık ilişkileri bir araya getirerek soluk soluğa bir roman oluyor Paraşütteki Çocuk...
Dengelerin bozulacağı yıllar başlamıştır ve hem dünyada hem Türkiye'de insanların karşılaştığı çaresizlikler, kötülükler, yalnızlıklar roman kahramanlarının gözüyle gündeme getirilip tartışılır sürekli. Gizemli Çinli Kung Fu Öğretmeni Mui'nin, "Bir kere şöhret olmaya gör; çok ünlü kişiler, ancak mezarlarında huzuru bulurlar... Her şeyini, her yerinde saklayabilirsin ama gözlerinde asla saklayamazsın... Haklının hakkını iyilikle vermezsen, zorla elinden alırlar..." gibi felsefi düşünceleriyle buluşurken bir yandan da Ceren'in İtalyan okul arkadaşı ve ikizinin aile dostları aracılığıyla uyuşturucu trafiğinin bir kesitine, gizli servislere, insanların birbirini kıskanmalarındaki, çekememezliklerindeki derinliklere giriyoruz.
Ceren'in de romanın bir yerinde de dediği gibi, "Tüm bu gizemli, gizemli olduğu kadar da korkutucu Agatha Christie ya da Stephen King romanlarındaki karmaşık düzenin içine mi girecektim? Daha önce de söylediğim gibi; o benim canım, her şeyim ikizime duyarsız kalmam mümkün değildi..."
Paraşütteki Çocuk, bu duyarlılığın nasıl sonuçlandığını şaşkınlıkla okuyacağımız bir roman.
Bir aşk ekseninde geliştiği bile başlangıçta belli olmayan müthiş bir serüvenin içinde buluyoruz kendimizi. "Aşk mucizesi"nin insanın yaşamını bu denli olağanüstü değiştirmesini adım adım izlerken, müthiş bir heyecanla nasıl bir sona ulaşacağımızı düşünüyoruz sayfalar ilerledikçe. Okuyanı içine çeken bir içtenlik ve sürekli merak uyandıran düğümleriyle okuduğumuz, polisiye ile gizemi, insanın iç çatışmasıyla karmaşık ilişkileri bir araya getirerek soluk soluğa bir roman oluyor Paraşütteki Çocuk...
Dengelerin bozulacağı yıllar başlamıştır ve hem dünyada hem Türkiye'de insanların karşılaştığı çaresizlikler, kötülükler, yalnızlıklar roman kahramanlarının gözüyle gündeme getirilip tartışılır sürekli. Gizemli Çinli Kung Fu Öğretmeni Mui'nin, "Bir kere şöhret olmaya gör; çok ünlü kişiler, ancak mezarlarında huzuru bulurlar... Her şeyini, her yerinde saklayabilirsin ama gözlerinde asla saklayamazsın... Haklının hakkını iyilikle vermezsen, zorla elinden alırlar..." gibi felsefi düşünceleriyle buluşurken bir yandan da Ceren'in İtalyan okul arkadaşı ve ikizinin aile dostları aracılığıyla uyuşturucu trafiğinin bir kesitine, gizli servislere, insanların birbirini kıskanmalarındaki, çekememezliklerindeki derinliklere giriyoruz.
Ceren'in de romanın bir yerinde de dediği gibi, "Tüm bu gizemli, gizemli olduğu kadar da korkutucu Agatha Christie ya da Stephen King romanlarındaki karmaşık düzenin içine mi girecektim? Daha önce de söylediğim gibi; o benim canım, her şeyim ikizime duyarsız kalmam mümkün değildi..."
Paraşütteki Çocuk, bu duyarlılığın nasıl sonuçlandığını şaşkınlıkla okuyacağımız bir roman.
Ferdi Tayfur, Angeline Jolie'ye benzetilen 24 yaşındaki ikizlerin biri olan Ceren, ilginç, şaşırtıcı, sürükleyici, aşk ve gizem dolu serüvenini anlatıyor... Ceren'in odağında ikizi Seren var. Seren'in eşi Özkan, çocukları Onur ve akrabalardan, okul arkadaşlarından başlayıp genişleyen ilişkiler ağı... Bu ağ, kuşatıyor okuyanı, merakla dolduruyor. Mekân çeşitliliği, özellikle varlıklı kesimlerden olan kişiler geçidi izliyoruz Paraşütteki Çocuk'ta...
Bir aşk ekseninde geliştiği bile başlangıçta belli olmayan müthiş bir serüvenin içinde buluyoruz kendimizi. "Aşk mucizesi"nin insanın yaşamını bu denli olağanüstü değiştirmesini adım adım izlerken, müthiş bir heyecanla nasıl bir sona ulaşacağımızı düşünüyoruz sayfalar ilerledikçe. Okuyanı içine çeken bir içtenlik ve sürekli merak uyandıran düğümleriyle okuduğumuz, polisiye ile gizemi, insanın iç çatışmasıyla karmaşık ilişkileri bir araya getirerek soluk soluğa bir roman oluyor Paraşütteki Çocuk...
Dengelerin bozulacağı yıllar başlamıştır ve hem dünyada hem Türkiye'de insanların karşılaştığı çaresizlikler, kötülükler, yalnızlıklar roman kahramanlarının gözüyle gündeme getirilip tartışılır sürekli. Gizemli Çinli Kung Fu Öğretmeni Mui'nin, "Bir kere şöhret olmaya gör; çok ünlü kişiler, ancak mezarlarında huzuru bulurlar... Her şeyini, her yerinde saklayabilirsin ama gözlerinde asla saklayamazsın... Haklının hakkını iyilikle vermezsen, zorla elinden alırlar..." gibi felsefi düşünceleriyle buluşurken bir yandan da Ceren'in İtalyan okul arkadaşı ve ikizinin aile dostları aracılığıyla uyuşturucu trafiğinin bir kesitine, gizli servislere, insanların birbirini kıskanmalarındaki, çekememezliklerindeki derinliklere giriyoruz.
Ceren'in de romanın bir yerinde de dediği gibi, "Tüm bu gizemli, gizemli olduğu kadar da korkutucu Agatha Christie ya da Stephen King romanlarındaki karmaşık düzenin içine mi girecektim? Daha önce de söylediğim gibi; o benim canım, her şeyim ikizime duyarsız kalmam mümkün değildi..."
Paraşütteki Çocuk, bu duyarlılığın nasıl sonuçlandığını şaşkınlıkla okuyacağımız bir roman.
Bir aşk ekseninde geliştiği bile başlangıçta belli olmayan müthiş bir serüvenin içinde buluyoruz kendimizi. "Aşk mucizesi"nin insanın yaşamını bu denli olağanüstü değiştirmesini adım adım izlerken, müthiş bir heyecanla nasıl bir sona ulaşacağımızı düşünüyoruz sayfalar ilerledikçe. Okuyanı içine çeken bir içtenlik ve sürekli merak uyandıran düğümleriyle okuduğumuz, polisiye ile gizemi, insanın iç çatışmasıyla karmaşık ilişkileri bir araya getirerek soluk soluğa bir roman oluyor Paraşütteki Çocuk...
Dengelerin bozulacağı yıllar başlamıştır ve hem dünyada hem Türkiye'de insanların karşılaştığı çaresizlikler, kötülükler, yalnızlıklar roman kahramanlarının gözüyle gündeme getirilip tartışılır sürekli. Gizemli Çinli Kung Fu Öğretmeni Mui'nin, "Bir kere şöhret olmaya gör; çok ünlü kişiler, ancak mezarlarında huzuru bulurlar... Her şeyini, her yerinde saklayabilirsin ama gözlerinde asla saklayamazsın... Haklının hakkını iyilikle vermezsen, zorla elinden alırlar..." gibi felsefi düşünceleriyle buluşurken bir yandan da Ceren'in İtalyan okul arkadaşı ve ikizinin aile dostları aracılığıyla uyuşturucu trafiğinin bir kesitine, gizli servislere, insanların birbirini kıskanmalarındaki, çekememezliklerindeki derinliklere giriyoruz.
Ceren'in de romanın bir yerinde de dediği gibi, "Tüm bu gizemli, gizemli olduğu kadar da korkutucu Agatha Christie ya da Stephen King romanlarındaki karmaşık düzenin içine mi girecektim? Daha önce de söylediğim gibi; o benim canım, her şeyim ikizime duyarsız kalmam mümkün değildi..."
Paraşütteki Çocuk, bu duyarlılığın nasıl sonuçlandığını şaşkınlıkla okuyacağımız bir roman.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.