Osmanlıya Yolculuk (1789-1800-1801)

Stok Kodu:
9786054362271
Boyut:
165-235
Sayfa Sayısı:
344
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011-02
Çeviren:
Belkıs Dişbudak
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
7.20
5.76
9786054362271
129114
Osmanlıya Yolculuk (1789-1800-1801)
Osmanlıya Yolculuk (1789-1800-1801)
5.76
Elinizdeki kitap Seyahatnameler dizimizin üçüncü kitabı İlki 1831-1832 Türkiyesinden Görünümler İkincisi ise Doğu Akdenize Yolculuk (1633) Dr. William Wittman, bir İngiliz cerrah Napolyonun Mısırı işgali üzerine ortaya çıkan OsmanlıİngilizRus yakınlaşmasının bir ürünü olarak İngilterenin Osmanlıya yardım için gönderdiği askeri birliğin doktoru. Savaş sırasında da Sadrazamın doktoru. Dr. William Wittmanın seyahatnamesi, İngilterede başlayıp Akdeniz ve Ege üzerinden İstanbulda, daha sonra Fransız işgalindeki Mısırda devam eden ve Mısırın kurtarılmasından sonra bu kez Avrupayı yine boydan boya karadan geçerek İngilterede biten yaklaşık üç yıllık bir yolculuğun öyküsü. 1799da başlıyor ve yazarın 1802nin Temmuz ayında İngiltereye ayak basışıyla sona eriyor. Kitap, günümüzden bakıldığında pek de görülmeyen detayların üstüne öylesine bir ışık tutuyor ki her şey daha dün yaşanmışçasına gözlerimizin önünde beliriveriyor. Sakin fakat gerçekçi anlatımıyla son derece tarafsız ve sayısız gözlemlerle dolu. Yazar gerçekçiliği asla elden bırakmıyor; şaşkınlıklarını da, hayranlıklarını da çekinmeden kaleme alıyor. Osmanlının ilerici padişahlarından III. Selimin yapımı bitmiş bir savaş gemisinin denize indirilme tarihini falcılar ve astrologlara belirlettiğini, koca Osmanlı Sadrazamının dünyanın yuvarlak olmasına son derece safiyâne bir tavırla itiraz ettiğini ondan öğreniyoruz. Yazarın gittiği her yerde gördüğü her şeyi; evlerin yapılış şeklinden iç düzenlemesine, toplumların giysilerinden, eğlencelerine, dinsel inanç ve törenlerine, kaymak yapımından at bakımına, hamamına, gündelik yaşamlarına; bitkilerine, meyve ve sebzelerin yetiştirilme ve saklanma biçimlerine, hayvanlarına, askeri bilgilerden günlük iklim bilgilerine, vebanın kasıp kavuran etkilerine kadar her türlü ayrıntıyı tek tek kaleme aldığını görüyoruz. Neredeyse unuttuğumuz ya da çoğumuzun hiç bilmediği bir dünyanın kapısı aralanıveriyor.
Elinizdeki kitap Seyahatnameler dizimizin üçüncü kitabı İlki 1831-1832 Türkiyesinden Görünümler İkincisi ise Doğu Akdenize Yolculuk (1633) Dr. William Wittman, bir İngiliz cerrah Napolyonun Mısırı işgali üzerine ortaya çıkan OsmanlıİngilizRus yakınlaşmasının bir ürünü olarak İngilterenin Osmanlıya yardım için gönderdiği askeri birliğin doktoru. Savaş sırasında da Sadrazamın doktoru. Dr. William Wittmanın seyahatnamesi, İngilterede başlayıp Akdeniz ve Ege üzerinden İstanbulda, daha sonra Fransız işgalindeki Mısırda devam eden ve Mısırın kurtarılmasından sonra bu kez Avrupayı yine boydan boya karadan geçerek İngilterede biten yaklaşık üç yıllık bir yolculuğun öyküsü. 1799da başlıyor ve yazarın 1802nin Temmuz ayında İngiltereye ayak basışıyla sona eriyor. Kitap, günümüzden bakıldığında pek de görülmeyen detayların üstüne öylesine bir ışık tutuyor ki her şey daha dün yaşanmışçasına gözlerimizin önünde beliriveriyor. Sakin fakat gerçekçi anlatımıyla son derece tarafsız ve sayısız gözlemlerle dolu. Yazar gerçekçiliği asla elden bırakmıyor; şaşkınlıklarını da, hayranlıklarını da çekinmeden kaleme alıyor. Osmanlının ilerici padişahlarından III. Selimin yapımı bitmiş bir savaş gemisinin denize indirilme tarihini falcılar ve astrologlara belirlettiğini, koca Osmanlı Sadrazamının dünyanın yuvarlak olmasına son derece safiyâne bir tavırla itiraz ettiğini ondan öğreniyoruz. Yazarın gittiği her yerde gördüğü her şeyi; evlerin yapılış şeklinden iç düzenlemesine, toplumların giysilerinden, eğlencelerine, dinsel inanç ve törenlerine, kaymak yapımından at bakımına, hamamına, gündelik yaşamlarına; bitkilerine, meyve ve sebzelerin yetiştirilme ve saklanma biçimlerine, hayvanlarına, askeri bilgilerden günlük iklim bilgilerine, vebanın kasıp kavuran etkilerine kadar her türlü ayrıntıyı tek tek kaleme aldığını görüyoruz. Neredeyse unuttuğumuz ya da çoğumuzun hiç bilmediği bir dünyanın kapısı aralanıveriyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat