Nasreddin

Stok Kodu:
9786254440410
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
232
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap kağıdı
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
8.40
6.72
9786254440410
507658
Nasreddin
Nasreddin
6.72
"Hâce'nin evi Akşar'ın en güzel evi değildi. Gençliğinde Hayranî Hazretleri'nin yardımıyla yerleşmişti bu
eve. Bir dönümlük arsanın intifa hakkı kudretlilerden bir müride Konya sarayından bağışlanmıştı. Üstünde
derme çatma tek göz bir virane vardı ki çilehanelerin ocaksız, penceresiz köhneliğinden hallice değildi.
"Bunu senin mülkün edelim, bedelini peyderpey ödersin," dediydi Hayranî Hazretleri.
Hâce bu öneriyi bir hafta kadar gönül terazisinde tartmış, bin bir tasayla uyuyup, karabasanlarla uyanıp
dilini olmaz demeye alıştırmaya çalışmıştı. O vakitler, dünyanın düzeni şimdiki gibi değildi. Birtakım
adamlar vardı ki inayet şeyhten de gelse acaba kabul etmekte bir beis var mıdır diye yeis yeis düşünüp
kavis kavis dertlenirlerdi."
Hüsnü Arkan, bu yeni romanıyla okurunu farklı bir dünyaya, Anadolu'ya, birkaç yüzyıl öncesinin
Akşar'ına, şimdiki adıyla Akşehir'ine götürüyor.
Selçuklularla Moğolların cirit attığı topraklardaki kanlı mücadelelere, el değiştiren kentlere, aşklara ve
ihanetlere, esirlere ve cinayetlere, kısacası o dönemin insan hikâyelerine o günlerin diliyle, o günlerin
bakış açısıyla hem maceralı hem eğlenceli bir pencere açıyor. Romanın başkişisi Hâce ise hiçbirimize
yabancı değil;
Hâce, diğer adıyla Nasreddin Hoca.
"Hâce'nin evi Akşar'ın en güzel evi değildi. Gençliğinde Hayranî Hazretleri'nin yardımıyla yerleşmişti bu
eve. Bir dönümlük arsanın intifa hakkı kudretlilerden bir müride Konya sarayından bağışlanmıştı. Üstünde
derme çatma tek göz bir virane vardı ki çilehanelerin ocaksız, penceresiz köhneliğinden hallice değildi.
"Bunu senin mülkün edelim, bedelini peyderpey ödersin," dediydi Hayranî Hazretleri.
Hâce bu öneriyi bir hafta kadar gönül terazisinde tartmış, bin bir tasayla uyuyup, karabasanlarla uyanıp
dilini olmaz demeye alıştırmaya çalışmıştı. O vakitler, dünyanın düzeni şimdiki gibi değildi. Birtakım
adamlar vardı ki inayet şeyhten de gelse acaba kabul etmekte bir beis var mıdır diye yeis yeis düşünüp
kavis kavis dertlenirlerdi."
Hüsnü Arkan, bu yeni romanıyla okurunu farklı bir dünyaya, Anadolu'ya, birkaç yüzyıl öncesinin
Akşar'ına, şimdiki adıyla Akşehir'ine götürüyor.
Selçuklularla Moğolların cirit attığı topraklardaki kanlı mücadelelere, el değiştiren kentlere, aşklara ve
ihanetlere, esirlere ve cinayetlere, kısacası o dönemin insan hikâyelerine o günlerin diliyle, o günlerin
bakış açısıyla hem maceralı hem eğlenceli bir pencere açıyor. Romanın başkişisi Hâce ise hiçbirimize
yabancı değil;
Hâce, diğer adıyla Nasreddin Hoca.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat