9789758616190
38098
https://www.turkishbooks.com/books/naif-super-p38098.html
Naif.süper.
4.00
TÜM BİLGELERİN CANI CEHENNEME!
NAİF OLMAK HERKESİN HAKKIDIR!
Naif: Saf, bön, toy, deneyimsiz, masum, safdil.
Süper: Mükemmel, harika, müthiş, üstün, çok iyi, olağanüstü.
Naif. Süper., bu iki sözcüğün karşıtlığını irdeleyip naif olmayı tercih eden bir kitap. Naif. Süper. ciddi meselelerle uğraşıyor: Zaman ve mekanın anlamı gibi. Ama varoluşun ağırlığını son derece naif ve eğlenceli bir tarzla işliyor. Kitapta sorulan sorular büyük, önerilen çözümler basit. Erlend Loe, naif sorular sormaya bir tek çocukların hakkı olduğu gerçeğinden yola çıkıyor. Loe bu kitabıyla vatandaşı Jostein Gaarder'in Sofie'nin Dünyası'nda başardığı gibi okurlarında felsefi sorulara karşı bir ilgi uyandıracak. Ancak Erlend Loe, Gaarder'den farklı olarak absürde de oldukça prim veriyor. Roman boyunca kullandığı zihinsel sıçramaların sizi zaman zaman çok güldüreceği kesin. "Zaman diye bir şey yok. ...... En azından tek bir zaman yok. Benim zamanım. Senin zamanın. Paul'un zamanı. Güneşin zamanı. Pek çok zaman. Pek çok zaman hiçbir zamanla aynı şey. Eğer durum buysa sevinmem gerek. Neden sevinmiyorum' Kendimi sıkıntıda hissediyorum. Belki sonra sevinirim." (Kitaptan alıntı)
Romanın kahramanı, varoluşçu soruların kıskacında kıvranan toy bir genç. Hayatın anlamı ne' Pek çok insan bu evreden geçmiştir ancak Loe'nun kahramanı, ikilemlerinden kurtulmak için son derece orijinal metotlara başvurur. Genç adam doğum gününde oynadıkları kroket oyununda ağabeyine yenilince, dünyası başına çöker. Yirmi beş yaşındaki kahraman, çevresini kuşatan dünyaya tamamen yabancılaşmıştır. Varoluşu giderek karmaşık bir hale gelen genç adam, çocukça bir dünyaya çekilir. Okulla ilişkisini keser, işinden ayrılır, bir apartman dairesine kendini kapatır . İyi ve kötü olan, sevdiği ve sevmediği şeylerin listesini çıkarır. Tüm yaşamını etkisi altına almış olan kaostan kurtulmak ve dünyayı sistemli bir gözle görmek girişimindedir. Genç adam, agresyonunu dışa vurmaya, gürültü çıkarmaya ve zamanı unutmasını sağlamaya yarayacak bir şeye ihtiyaç duyar ve aradığını bir oyuncakçı dükkanında bulur: Çakma tahtası. "Yeterince uzun süre çakarsam, belki de kişisel düzeyde olduğu gibi global düzeyde de bir anlam duygusuna kavuşabilirim."(Kitaptan alıntı)
Erlend Loe, romanın kahramanı olan büyük şehir çocuğunun hiper naif ve kırılgan varoluş koşullarını absürd bir şekilde tanımlıyor. "Küçükken kendime acayip güveniyor olmalıymışım.........Sabahları uyandığımda düşünürdüm; bisiklet. Tek bir düşünce. Bugün uyandım ve bir sürü düşünce kafama üşüştü. Kesinlikle beş taneden fazla. Bu bir facia." (Kitaptan alıntı)
23 dilde yayınlanmış olan Naif. Süper., okuru anında saran bir kitap. Elinizden bırakamamanızın nedeni ironi yüklü anlatımın yanı sıra, eğlendirici tanımları ve insanı gülümseten zihinsel sıçramaları. Aslında hiçbir şeyin olmadığı bir romanda okurun yazımdaki gelişimi hayranlıkla takip etmesi yazarın en önemli başarılarından.
İçimizdeki çocuğu arada hatırlamanın faydalarını anlatıyor Naif. Süper.
(Tanıtım Yazısı'ndan Alıntı)
TÜM BİLGELERİN CANI CEHENNEME!
NAİF OLMAK HERKESİN HAKKIDIR!
Naif: Saf, bön, toy, deneyimsiz, masum, safdil.
Süper: Mükemmel, harika, müthiş, üstün, çok iyi, olağanüstü.
Naif. Süper., bu iki sözcüğün karşıtlığını irdeleyip naif olmayı tercih eden bir kitap. Naif. Süper. ciddi meselelerle uğraşıyor: Zaman ve mekanın anlamı gibi. Ama varoluşun ağırlığını son derece naif ve eğlenceli bir tarzla işliyor. Kitapta sorulan sorular büyük, önerilen çözümler basit. Erlend Loe, naif sorular sormaya bir tek çocukların hakkı olduğu gerçeğinden yola çıkıyor. Loe bu kitabıyla vatandaşı Jostein Gaarder'in Sofie'nin Dünyası'nda başardığı gibi okurlarında felsefi sorulara karşı bir ilgi uyandıracak. Ancak Erlend Loe, Gaarder'den farklı olarak absürde de oldukça prim veriyor. Roman boyunca kullandığı zihinsel sıçramaların sizi zaman zaman çok güldüreceği kesin. "Zaman diye bir şey yok. ...... En azından tek bir zaman yok. Benim zamanım. Senin zamanın. Paul'un zamanı. Güneşin zamanı. Pek çok zaman. Pek çok zaman hiçbir zamanla aynı şey. Eğer durum buysa sevinmem gerek. Neden sevinmiyorum' Kendimi sıkıntıda hissediyorum. Belki sonra sevinirim." (Kitaptan alıntı)
Romanın kahramanı, varoluşçu soruların kıskacında kıvranan toy bir genç. Hayatın anlamı ne' Pek çok insan bu evreden geçmiştir ancak Loe'nun kahramanı, ikilemlerinden kurtulmak için son derece orijinal metotlara başvurur. Genç adam doğum gününde oynadıkları kroket oyununda ağabeyine yenilince, dünyası başına çöker. Yirmi beş yaşındaki kahraman, çevresini kuşatan dünyaya tamamen yabancılaşmıştır. Varoluşu giderek karmaşık bir hale gelen genç adam, çocukça bir dünyaya çekilir. Okulla ilişkisini keser, işinden ayrılır, bir apartman dairesine kendini kapatır . İyi ve kötü olan, sevdiği ve sevmediği şeylerin listesini çıkarır. Tüm yaşamını etkisi altına almış olan kaostan kurtulmak ve dünyayı sistemli bir gözle görmek girişimindedir. Genç adam, agresyonunu dışa vurmaya, gürültü çıkarmaya ve zamanı unutmasını sağlamaya yarayacak bir şeye ihtiyaç duyar ve aradığını bir oyuncakçı dükkanında bulur: Çakma tahtası. "Yeterince uzun süre çakarsam, belki de kişisel düzeyde olduğu gibi global düzeyde de bir anlam duygusuna kavuşabilirim."(Kitaptan alıntı)
Erlend Loe, romanın kahramanı olan büyük şehir çocuğunun hiper naif ve kırılgan varoluş koşullarını absürd bir şekilde tanımlıyor. "Küçükken kendime acayip güveniyor olmalıymışım.........Sabahları uyandığımda düşünürdüm; bisiklet. Tek bir düşünce. Bugün uyandım ve bir sürü düşünce kafama üşüştü. Kesinlikle beş taneden fazla. Bu bir facia." (Kitaptan alıntı)
23 dilde yayınlanmış olan Naif. Süper., okuru anında saran bir kitap. Elinizden bırakamamanızın nedeni ironi yüklü anlatımın yanı sıra, eğlendirici tanımları ve insanı gülümseten zihinsel sıçramaları. Aslında hiçbir şeyin olmadığı bir romanda okurun yazımdaki gelişimi hayranlıkla takip etmesi yazarın en önemli başarılarından.
İçimizdeki çocuğu arada hatırlamanın faydalarını anlatıyor Naif. Süper.
(Tanıtım Yazısı'ndan Alıntı)
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.