9786052287347
481933
https://www.turkishbooks.com/books/mor-oda-p481933.html
Mor Oda
6
"Aşka acı değerse rengi ne pembedir ne kırmızı. O artık mordur."
İçinden kimsenin sağ çıkamadığı ve bu yüzden günden güne duygusuzlaşan hastane personelinin
"Morg" diye ulu orta telaffuz ettiği bir oda... Ve nice uğraşın, kavganın ardından bu çirkin telaffuzu
kısmen de olsa değiştirmeyi başarıp "Mor" yapan ve bu söylem kalıcı olsun diye odanın girişine "Mor
Oda" tabelasını asan idealist ve mesleğine âşık bir hemşire... Ölümle yaşam arasına sıkışan beş ayrı
kanserli hasta ve bu odaya yeni nakledilen tuhaf bir adam Can...
Ölüm bir kez daha Mor Oda'yı ziyarete hazırlanıyor ancak bu defa bir kişi bu rutini değiştireceğini
iddia ediyor. Can tüm yaşanacakları değiştireceği iddiasıyla rüyasını hatırlamaya çalışırken garip
kehanetlerde bulunuyor... Arzu hemşire odaya nakledilen bu tuhaf adamın anlattığı mistik cümlelerin
etkisinde kalıp tüm rasyonel dayanaklarını ve yıllar süren tıp geçmişini bir kenara mı itecek yoksa bu
yakışıklı adama karşı hissettiği duyguların fişini çekip işini profesyonelce yapmaya devam mı edecek?
Koca hastane çalkalanırken, hemşireler hastane koridorlarında koşuşturacak, ülkenin en ileri
terapistleri bu önemsiz görülen meseleyi ciddiye bindirecek, bıçağı keskin cerrahlar ameliyathanelerde
değil bilinmezlerin masasında sınanacak. Gözle görülür somut gerçekler mistik âlemden taşıp gelen soyut
dayanaklarla bir sonbahar mevsiminde hastane odalarında çarpışacak. Acaba Mor Oda'nın soğuk
duvarları arasında ölümle yaşamın, gerçekle, soyutun bu bitmek bilmez savaşında kim galip gelecek?
İçinden kimsenin sağ çıkamadığı ve bu yüzden günden güne duygusuzlaşan hastane personelinin
"Morg" diye ulu orta telaffuz ettiği bir oda... Ve nice uğraşın, kavganın ardından bu çirkin telaffuzu
kısmen de olsa değiştirmeyi başarıp "Mor" yapan ve bu söylem kalıcı olsun diye odanın girişine "Mor
Oda" tabelasını asan idealist ve mesleğine âşık bir hemşire... Ölümle yaşam arasına sıkışan beş ayrı
kanserli hasta ve bu odaya yeni nakledilen tuhaf bir adam Can...
Ölüm bir kez daha Mor Oda'yı ziyarete hazırlanıyor ancak bu defa bir kişi bu rutini değiştireceğini
iddia ediyor. Can tüm yaşanacakları değiştireceği iddiasıyla rüyasını hatırlamaya çalışırken garip
kehanetlerde bulunuyor... Arzu hemşire odaya nakledilen bu tuhaf adamın anlattığı mistik cümlelerin
etkisinde kalıp tüm rasyonel dayanaklarını ve yıllar süren tıp geçmişini bir kenara mı itecek yoksa bu
yakışıklı adama karşı hissettiği duyguların fişini çekip işini profesyonelce yapmaya devam mı edecek?
Koca hastane çalkalanırken, hemşireler hastane koridorlarında koşuşturacak, ülkenin en ileri
terapistleri bu önemsiz görülen meseleyi ciddiye bindirecek, bıçağı keskin cerrahlar ameliyathanelerde
değil bilinmezlerin masasında sınanacak. Gözle görülür somut gerçekler mistik âlemden taşıp gelen soyut
dayanaklarla bir sonbahar mevsiminde hastane odalarında çarpışacak. Acaba Mor Oda'nın soğuk
duvarları arasında ölümle yaşamın, gerçekle, soyutun bu bitmek bilmez savaşında kim galip gelecek?
"Aşka acı değerse rengi ne pembedir ne kırmızı. O artık mordur."
İçinden kimsenin sağ çıkamadığı ve bu yüzden günden güne duygusuzlaşan hastane personelinin
"Morg" diye ulu orta telaffuz ettiği bir oda... Ve nice uğraşın, kavganın ardından bu çirkin telaffuzu
kısmen de olsa değiştirmeyi başarıp "Mor" yapan ve bu söylem kalıcı olsun diye odanın girişine "Mor
Oda" tabelasını asan idealist ve mesleğine âşık bir hemşire... Ölümle yaşam arasına sıkışan beş ayrı
kanserli hasta ve bu odaya yeni nakledilen tuhaf bir adam Can...
Ölüm bir kez daha Mor Oda'yı ziyarete hazırlanıyor ancak bu defa bir kişi bu rutini değiştireceğini
iddia ediyor. Can tüm yaşanacakları değiştireceği iddiasıyla rüyasını hatırlamaya çalışırken garip
kehanetlerde bulunuyor... Arzu hemşire odaya nakledilen bu tuhaf adamın anlattığı mistik cümlelerin
etkisinde kalıp tüm rasyonel dayanaklarını ve yıllar süren tıp geçmişini bir kenara mı itecek yoksa bu
yakışıklı adama karşı hissettiği duyguların fişini çekip işini profesyonelce yapmaya devam mı edecek?
Koca hastane çalkalanırken, hemşireler hastane koridorlarında koşuşturacak, ülkenin en ileri
terapistleri bu önemsiz görülen meseleyi ciddiye bindirecek, bıçağı keskin cerrahlar ameliyathanelerde
değil bilinmezlerin masasında sınanacak. Gözle görülür somut gerçekler mistik âlemden taşıp gelen soyut
dayanaklarla bir sonbahar mevsiminde hastane odalarında çarpışacak. Acaba Mor Oda'nın soğuk
duvarları arasında ölümle yaşamın, gerçekle, soyutun bu bitmek bilmez savaşında kim galip gelecek?
İçinden kimsenin sağ çıkamadığı ve bu yüzden günden güne duygusuzlaşan hastane personelinin
"Morg" diye ulu orta telaffuz ettiği bir oda... Ve nice uğraşın, kavganın ardından bu çirkin telaffuzu
kısmen de olsa değiştirmeyi başarıp "Mor" yapan ve bu söylem kalıcı olsun diye odanın girişine "Mor
Oda" tabelasını asan idealist ve mesleğine âşık bir hemşire... Ölümle yaşam arasına sıkışan beş ayrı
kanserli hasta ve bu odaya yeni nakledilen tuhaf bir adam Can...
Ölüm bir kez daha Mor Oda'yı ziyarete hazırlanıyor ancak bu defa bir kişi bu rutini değiştireceğini
iddia ediyor. Can tüm yaşanacakları değiştireceği iddiasıyla rüyasını hatırlamaya çalışırken garip
kehanetlerde bulunuyor... Arzu hemşire odaya nakledilen bu tuhaf adamın anlattığı mistik cümlelerin
etkisinde kalıp tüm rasyonel dayanaklarını ve yıllar süren tıp geçmişini bir kenara mı itecek yoksa bu
yakışıklı adama karşı hissettiği duyguların fişini çekip işini profesyonelce yapmaya devam mı edecek?
Koca hastane çalkalanırken, hemşireler hastane koridorlarında koşuşturacak, ülkenin en ileri
terapistleri bu önemsiz görülen meseleyi ciddiye bindirecek, bıçağı keskin cerrahlar ameliyathanelerde
değil bilinmezlerin masasında sınanacak. Gözle görülür somut gerçekler mistik âlemden taşıp gelen soyut
dayanaklarla bir sonbahar mevsiminde hastane odalarında çarpışacak. Acaba Mor Oda'nın soğuk
duvarları arasında ölümle yaşamın, gerçekle, soyutun bu bitmek bilmez savaşında kim galip gelecek?
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.