Modernleşme Krizi İdeoloji ve Ütopya Arasında Türkiye

Stok Kodu:
9789756043245
Boyut:
145-215
Sayfa Sayısı:
217
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2007-07
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
6.00
4.80
9789756043245
604598
Modernleşme Krizi
Modernleşme Krizi İdeoloji ve Ütopya Arasında Türkiye
4.8
Günümüzde de yüz yüze geldiğimiz ulus-devlet tartışması, Kürt sorunu, otoriter devlet geleneği, insan hakları ve demokratikleşme sorunu, Ab'ye katılım süreci, YÖK, asker-sivil ilişkileri, eğitim alanlarındaki problemler, kamusal alan tartışmaları, siyasal partilerle halk ilişkileri, aydın dorunsalo, düşünce ve ifade özgürlüğü, siyasal katılım ve bütünleşme gibi krizlerin kökeninde de temel sorun olarak Türk modernleşme geleneğinin ideoloji ve ütopya arasında kalmışlığı vardır. Bir yanda devletin toplumu düzenleme gereksinmi gereği bir ideoloji olarak Kemalizm, diğer yanda topluma bunu kabullendirme/meruiyet gereği bir ütopya olarak Modernleşme. Özellikle demokratikleşme alanında Türk modernleşmesi, bu ikircikli yapı içerisinde toplumu düzenlemek ve kontrol etmek ideolojisi ile bireysel özgürleşim anlamında modernleşme ütopyası arasında ciddi krizler yaşamaktadır. Bu durum ideolojinin ütopyayı yok etmesidir. Türk modernleşmesindeki bu ideolojik düzen kurgusu toplumu ve siyasayı kendi gerçekliğine kapatıeken devleti de modernleşmenin demokratik ve özgürlükçü yönüne yönelme açısından evrensel dünyaya ve evrensel değer ve ilkelere kapatmaktadır. Türk modernleşmesi, modenleşmenin en önemli boyutu olan, evrensellik ilkesini ret üzerine kurulu devrimci modernleşme geleneği içerisinde evrensel değerler (ütopya) karşısında içine büzülerek (ideoloji) bireyi topluma, toplumu devlete, devleti ed evrenselliğe kapatmaktadır. Bu süreç içerisinde sadece topluma yabancılaşmış birey veya devlete yabancılaşmış toplum değil, aynı zamanda evrensel dünyaya yabancılaşmış bir devlet ortaya çıkmaktadır. Bu eserde yazar, öncelikle batı modernleşme süreci olmak üzeri, modernleşmeyi krize dönüştüren ideolojik unsurları ve başta resmi ideoloji olmak üzere Türk modernleşme sürecindeki kriz alanlarını tartışmaya açmaktadır.
Günümüzde de yüz yüze geldiğimiz ulus-devlet tartışması, Kürt sorunu, otoriter devlet geleneği, insan hakları ve demokratikleşme sorunu, Ab'ye katılım süreci, YÖK, asker-sivil ilişkileri, eğitim alanlarındaki problemler, kamusal alan tartışmaları, siyasal partilerle halk ilişkileri, aydın dorunsalo, düşünce ve ifade özgürlüğü, siyasal katılım ve bütünleşme gibi krizlerin kökeninde de temel sorun olarak Türk modernleşme geleneğinin ideoloji ve ütopya arasında kalmışlığı vardır. Bir yanda devletin toplumu düzenleme gereksinmi gereği bir ideoloji olarak Kemalizm, diğer yanda topluma bunu kabullendirme/meruiyet gereği bir ütopya olarak Modernleşme. Özellikle demokratikleşme alanında Türk modernleşmesi, bu ikircikli yapı içerisinde toplumu düzenlemek ve kontrol etmek ideolojisi ile bireysel özgürleşim anlamında modernleşme ütopyası arasında ciddi krizler yaşamaktadır. Bu durum ideolojinin ütopyayı yok etmesidir. Türk modernleşmesindeki bu ideolojik düzen kurgusu toplumu ve siyasayı kendi gerçekliğine kapatıeken devleti de modernleşmenin demokratik ve özgürlükçü yönüne yönelme açısından evrensel dünyaya ve evrensel değer ve ilkelere kapatmaktadır. Türk modernleşmesi, modenleşmenin en önemli boyutu olan, evrensellik ilkesini ret üzerine kurulu devrimci modernleşme geleneği içerisinde evrensel değerler (ütopya) karşısında içine büzülerek (ideoloji) bireyi topluma, toplumu devlete, devleti ed evrenselliğe kapatmaktadır. Bu süreç içerisinde sadece topluma yabancılaşmış birey veya devlete yabancılaşmış toplum değil, aynı zamanda evrensel dünyaya yabancılaşmış bir devlet ortaya çıkmaktadır. Bu eserde yazar, öncelikle batı modernleşme süreci olmak üzeri, modernleşmeyi krize dönüştüren ideolojik unsurları ve başta resmi ideoloji olmak üzere Türk modernleşme sürecindeki kriz alanlarını tartışmaya açmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat