9789755390697
42005
https://www.turkishbooks.com/books/mahremiyetin-donusumu-p42005.html
Mahremiyetin Dönüşümü Modern Toplumlarda Cinsellik Aşk ve Erotizm
5.52
...Giddens bu kitabında kadınların modernlik sürecinde kişisel ilişkilerde gerçekleştirdikleri büyük değişimleri yorumluyor. Gündelik hayatta özgürlükçü değerlere dayanan ilişkiler geliştirilmesi ve kişisel hayatın demokratikleştirilmesini amaçlayan bir "yaşam politikası" perspektifinin imkanları değerlendiriliyor. Yazarın "mahremiyetin dönüşümü" adını verdiği sürecin iki ana dinamiği, doğum teknolojisindeki gelişmeler sayesinde üreme zorunluluğundan kopmuş bir "plastik cinselliğin" ortaya çıkması ve kadınların cinsel özerkliğinin artması. Yazara göre, 19. yüzyıl başlarında "anneliğin icadı" ve romantik aşk ideallerinin gelişmesi, kamusal alana çıkması ve kadınların cinsel özerkliğinin artması. Yazara göre, 19. yüzyıl başlarında "anneliğin icadı" ve romantik aşk ideallerinin gelişmesi, kamusal alana çıkması engellenmiş kadının gönül işlerinde uzmanlaşmasını sağlamış ve böylece kadınlar sürekli tartışarak işlenebilecek bir "benlik anlatısı" geliştirme konusunda erkekleri yaya bırakmışlardır. Din, gelenek vs. gibi dışsal anlam kaynaklarının hızla gerilediği modernlik döneminde, insanların kendi ilişkilerine kendilerinin anlam vermesi gerektiği açıktır ve bunda da bayrağı "modernliğin duygu devrimcileri" olan kadınlar taşımaktadır. Kadınlar üzerindeki kontrolleri azalan ve kadınların getirdiği, kendini ötekine tamamen açmaya ve aşk bilgisine dayanan, her türlü bağımlılığı dışlayan ve mutlaka cinsel doyum içermek zorunda olan eşitlikçi "saf ilişki" modeline ayak uydurmakta zorlanan erkekler ya şiddete başvurmak ya da kendi erkekliklerini yeniden tanımlamak zorunda kalmaktadırlar. Artık cinsellik doğa tarafından belirlenen bir şey değil, biçimlenmeye açık bir özkimlik haline gelmiştir...
(Arka Kapak)
...Giddens bu kitabında kadınların modernlik sürecinde kişisel ilişkilerde gerçekleştirdikleri büyük değişimleri yorumluyor. Gündelik hayatta özgürlükçü değerlere dayanan ilişkiler geliştirilmesi ve kişisel hayatın demokratikleştirilmesini amaçlayan bir "yaşam politikası" perspektifinin imkanları değerlendiriliyor. Yazarın "mahremiyetin dönüşümü" adını verdiği sürecin iki ana dinamiği, doğum teknolojisindeki gelişmeler sayesinde üreme zorunluluğundan kopmuş bir "plastik cinselliğin" ortaya çıkması ve kadınların cinsel özerkliğinin artması. Yazara göre, 19. yüzyıl başlarında "anneliğin icadı" ve romantik aşk ideallerinin gelişmesi, kamusal alana çıkması ve kadınların cinsel özerkliğinin artması. Yazara göre, 19. yüzyıl başlarında "anneliğin icadı" ve romantik aşk ideallerinin gelişmesi, kamusal alana çıkması engellenmiş kadının gönül işlerinde uzmanlaşmasını sağlamış ve böylece kadınlar sürekli tartışarak işlenebilecek bir "benlik anlatısı" geliştirme konusunda erkekleri yaya bırakmışlardır. Din, gelenek vs. gibi dışsal anlam kaynaklarının hızla gerilediği modernlik döneminde, insanların kendi ilişkilerine kendilerinin anlam vermesi gerektiği açıktır ve bunda da bayrağı "modernliğin duygu devrimcileri" olan kadınlar taşımaktadır. Kadınlar üzerindeki kontrolleri azalan ve kadınların getirdiği, kendini ötekine tamamen açmaya ve aşk bilgisine dayanan, her türlü bağımlılığı dışlayan ve mutlaka cinsel doyum içermek zorunda olan eşitlikçi "saf ilişki" modeline ayak uydurmakta zorlanan erkekler ya şiddete başvurmak ya da kendi erkekliklerini yeniden tanımlamak zorunda kalmaktadırlar. Artık cinsellik doğa tarafından belirlenen bir şey değil, biçimlenmeye açık bir özkimlik haline gelmiştir...
(Arka Kapak)
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.