9786257022972
514941
https://www.turkishbooks.com/books/kuyu-p514941.html
Kuyu
4.8
"Turhan... Turhan... Kardeşim, ses ver!"
Kardeşinden bir haber yoktu. Panik içinde bu kez tüm gücüyle bağırdı:
"Turhan! Turhan!.. Kardeşim, ses ver!.. İyi misin?.."
Ses yoktu... Hemen alelacele, telaşla kendisi de kuyuya indi, kardeşini çıkarmak maksadıyla. Biliyordu, kuyuda
metan gazı birikebilir ve biriken metan gazı kardeşini etkilemiş olabilirdi, daha önce de buna benzer durumlar
yaşamışlardı.
Turgut aşağıya indiğinde yarı baygın Turhan'ı gördü. Kuyuyu çok keskin bir çürük yumurta kokusu sarmıştı.
"Çok pis kokuyor, gaz yoğunluğu haddinden fazla, hemen çıkmalıyım," diye düşünürken bir yandan da kardeşinin
sol elini alıp nabzına baktı, atıyordu.
"Bayılmış çok şükür, tam zamanında yetiştim," diye düşündü. Kardeşini özenle, usulca omzuna aldı ve yukarı
çıkmaya başladı.
Gaz o kadar yoğundu ki Turgut bile zar zor nefes alıyor ve oksijensizliğe daha fazla dayanamıyordu. Gözleri
kararmaya başlamış, hareketleri iyiden iyiye yavaşlamıştı. Kardeşi omzunda, oracığa yıkılıp kaldı. Gözlerini ağır ağır bir
daha açılmamacasına yumarken yüzünde belli belirsiz bir gülümseme vardı. Metan gazının neden olduğu oksijen
eksikliğine daha fazla direnememişti Turgut ve iki kardeş oracıkta kalakalmışlardı.
Kardeşinden bir haber yoktu. Panik içinde bu kez tüm gücüyle bağırdı:
"Turhan! Turhan!.. Kardeşim, ses ver!.. İyi misin?.."
Ses yoktu... Hemen alelacele, telaşla kendisi de kuyuya indi, kardeşini çıkarmak maksadıyla. Biliyordu, kuyuda
metan gazı birikebilir ve biriken metan gazı kardeşini etkilemiş olabilirdi, daha önce de buna benzer durumlar
yaşamışlardı.
Turgut aşağıya indiğinde yarı baygın Turhan'ı gördü. Kuyuyu çok keskin bir çürük yumurta kokusu sarmıştı.
"Çok pis kokuyor, gaz yoğunluğu haddinden fazla, hemen çıkmalıyım," diye düşünürken bir yandan da kardeşinin
sol elini alıp nabzına baktı, atıyordu.
"Bayılmış çok şükür, tam zamanında yetiştim," diye düşündü. Kardeşini özenle, usulca omzuna aldı ve yukarı
çıkmaya başladı.
Gaz o kadar yoğundu ki Turgut bile zar zor nefes alıyor ve oksijensizliğe daha fazla dayanamıyordu. Gözleri
kararmaya başlamış, hareketleri iyiden iyiye yavaşlamıştı. Kardeşi omzunda, oracığa yıkılıp kaldı. Gözlerini ağır ağır bir
daha açılmamacasına yumarken yüzünde belli belirsiz bir gülümseme vardı. Metan gazının neden olduğu oksijen
eksikliğine daha fazla direnememişti Turgut ve iki kardeş oracıkta kalakalmışlardı.
"Turhan... Turhan... Kardeşim, ses ver!"
Kardeşinden bir haber yoktu. Panik içinde bu kez tüm gücüyle bağırdı:
"Turhan! Turhan!.. Kardeşim, ses ver!.. İyi misin?.."
Ses yoktu... Hemen alelacele, telaşla kendisi de kuyuya indi, kardeşini çıkarmak maksadıyla. Biliyordu, kuyuda
metan gazı birikebilir ve biriken metan gazı kardeşini etkilemiş olabilirdi, daha önce de buna benzer durumlar
yaşamışlardı.
Turgut aşağıya indiğinde yarı baygın Turhan'ı gördü. Kuyuyu çok keskin bir çürük yumurta kokusu sarmıştı.
"Çok pis kokuyor, gaz yoğunluğu haddinden fazla, hemen çıkmalıyım," diye düşünürken bir yandan da kardeşinin
sol elini alıp nabzına baktı, atıyordu.
"Bayılmış çok şükür, tam zamanında yetiştim," diye düşündü. Kardeşini özenle, usulca omzuna aldı ve yukarı
çıkmaya başladı.
Gaz o kadar yoğundu ki Turgut bile zar zor nefes alıyor ve oksijensizliğe daha fazla dayanamıyordu. Gözleri
kararmaya başlamış, hareketleri iyiden iyiye yavaşlamıştı. Kardeşi omzunda, oracığa yıkılıp kaldı. Gözlerini ağır ağır bir
daha açılmamacasına yumarken yüzünde belli belirsiz bir gülümseme vardı. Metan gazının neden olduğu oksijen
eksikliğine daha fazla direnememişti Turgut ve iki kardeş oracıkta kalakalmışlardı.
Kardeşinden bir haber yoktu. Panik içinde bu kez tüm gücüyle bağırdı:
"Turhan! Turhan!.. Kardeşim, ses ver!.. İyi misin?.."
Ses yoktu... Hemen alelacele, telaşla kendisi de kuyuya indi, kardeşini çıkarmak maksadıyla. Biliyordu, kuyuda
metan gazı birikebilir ve biriken metan gazı kardeşini etkilemiş olabilirdi, daha önce de buna benzer durumlar
yaşamışlardı.
Turgut aşağıya indiğinde yarı baygın Turhan'ı gördü. Kuyuyu çok keskin bir çürük yumurta kokusu sarmıştı.
"Çok pis kokuyor, gaz yoğunluğu haddinden fazla, hemen çıkmalıyım," diye düşünürken bir yandan da kardeşinin
sol elini alıp nabzına baktı, atıyordu.
"Bayılmış çok şükür, tam zamanında yetiştim," diye düşündü. Kardeşini özenle, usulca omzuna aldı ve yukarı
çıkmaya başladı.
Gaz o kadar yoğundu ki Turgut bile zar zor nefes alıyor ve oksijensizliğe daha fazla dayanamıyordu. Gözleri
kararmaya başlamış, hareketleri iyiden iyiye yavaşlamıştı. Kardeşi omzunda, oracığa yıkılıp kaldı. Gözlerini ağır ağır bir
daha açılmamacasına yumarken yüzünde belli belirsiz bir gülümseme vardı. Metan gazının neden olduğu oksijen
eksikliğine daha fazla direnememişti Turgut ve iki kardeş oracıkta kalakalmışlardı.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.