Kurdun Postu 2019 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü

Stok Kodu:
9789754346466
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
96
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-02
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
4.80
3.84
9789754346466
489758
Kurdun Postu 2019 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü
Kurdun Postu 2019 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü
3.84
2019 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü'ne değer görülen Batuhan Aşıktoprak, betimlemeleriyle günlük hayatın tekinsiz yüzünü ortaya çıkaran ve ona serinkanlılığını kaybetmeden yaklaşan genç bir yazar. En soğuk temasların altına gizlenen sıcak duyguları ustalıkla görüyor ve şiirselliğe kaçmadan, katı, gerçekçi bir dille okura aktarıyor. Üsluba verdiği önem hemen seziliyor, ancak insan ruhunun derinliklerine sağlam bir olay örgüsü sayesinde varılabileceğinin de gayet farkında.

"Dikildiğim yere bir türlü güvenemiyordum. Kuşlar susmuştu. Gerimde ansızın, yükünü taşıyamayan bir dal kırılıyor, ben bunu her seferinde sırtımın en güzel yerini seçmeye çalışan bir kurdun varlığına yoruyordum. Tüfeğimin üstünde kar birikiyordu, birkaç uzun nefesle temizliyordum. Kulaklarımda yalnızca kendi soluk sesim kalınca, aceleyle kara daldırdığım sol ayağımı hayvanın uzandığı yere doğru savurdum ve artık daha az inatçı o ince, yarı ölü sesi uyandırmayı bildim. Kurda doğru iki adım attım, en gönüllü halimle değil ama, hatta iki adım ne kadar atılmak istenmezse öyle."
2019 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü'ne değer görülen Batuhan Aşıktoprak, betimlemeleriyle günlük hayatın tekinsiz yüzünü ortaya çıkaran ve ona serinkanlılığını kaybetmeden yaklaşan genç bir yazar. En soğuk temasların altına gizlenen sıcak duyguları ustalıkla görüyor ve şiirselliğe kaçmadan, katı, gerçekçi bir dille okura aktarıyor. Üsluba verdiği önem hemen seziliyor, ancak insan ruhunun derinliklerine sağlam bir olay örgüsü sayesinde varılabileceğinin de gayet farkında.

"Dikildiğim yere bir türlü güvenemiyordum. Kuşlar susmuştu. Gerimde ansızın, yükünü taşıyamayan bir dal kırılıyor, ben bunu her seferinde sırtımın en güzel yerini seçmeye çalışan bir kurdun varlığına yoruyordum. Tüfeğimin üstünde kar birikiyordu, birkaç uzun nefesle temizliyordum. Kulaklarımda yalnızca kendi soluk sesim kalınca, aceleyle kara daldırdığım sol ayağımı hayvanın uzandığı yere doğru savurdum ve artık daha az inatçı o ince, yarı ölü sesi uyandırmayı bildim. Kurda doğru iki adım attım, en gönüllü halimle değil ama, hatta iki adım ne kadar atılmak istenmezse öyle."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat