Bu işlem için üye girişi yapmanız gerekiyor
9786054554607
513128
https://www.turkishbooks.com/books/kiliclarin-golgesinde-tanrilar-ve-dinler-p513128.html
Kılıçların Gölgesinde Tanrılar ve Dinler
7.2
Her yeni din, başka bir dini ve o dini devletin tüm temellerini sarsan ve kendi devletini kurmaya
dönük bir devrimci harekettir. Vatansızdır ve enternasyonaldir. Bütün yeryüzüne aittir. Sınırlar ötesidir.
Gün ışığına çıktığı andan itibaren kendi emirleri, düzeni ve disiplininin hayata geçmesi için mücadele
başlar.
Her türlü olanaklar seferber edilerek yeni dine karşı durulursa da, etki tepki düzleminde yıllar alsa da
çoğunluğun dediği olur. Yeni din, devleti ele geçirir. Din, devlet dini olarak kabul edilir. Dinin devrimci
karakteri işte o ana kadar geçerlidir. Yeni din egemenleşince, devrimci özelliklerini kaybeder. Tıpkı eskisi
gibi yeni din de, mevcut statükoyu koruma aracına dönüşür. Muhafazakârlık temsilcisi bir konuma evrilir.
Yani her din, yerine geçmek için devrimci bir potansiyel takınarak mücadele ettiği dine dönüşür...
Dinler cehalete karşı mücadele eden ancak kendini cehalet unsuru olmaktan koruyamayan
kurumsallaşmalardır. Dinin bu özelliği toplumsal, maddi ve manevi bütün ilişkileri de belirler. Somut algı
yerine, soyut ve bilinmezlik zemininde bir ilahilik inşa eder. Ve zamanla kitlelere çıkış karakterine ters
önderlik eder.
dönük bir devrimci harekettir. Vatansızdır ve enternasyonaldir. Bütün yeryüzüne aittir. Sınırlar ötesidir.
Gün ışığına çıktığı andan itibaren kendi emirleri, düzeni ve disiplininin hayata geçmesi için mücadele
başlar.
Her türlü olanaklar seferber edilerek yeni dine karşı durulursa da, etki tepki düzleminde yıllar alsa da
çoğunluğun dediği olur. Yeni din, devleti ele geçirir. Din, devlet dini olarak kabul edilir. Dinin devrimci
karakteri işte o ana kadar geçerlidir. Yeni din egemenleşince, devrimci özelliklerini kaybeder. Tıpkı eskisi
gibi yeni din de, mevcut statükoyu koruma aracına dönüşür. Muhafazakârlık temsilcisi bir konuma evrilir.
Yani her din, yerine geçmek için devrimci bir potansiyel takınarak mücadele ettiği dine dönüşür...
Dinler cehalete karşı mücadele eden ancak kendini cehalet unsuru olmaktan koruyamayan
kurumsallaşmalardır. Dinin bu özelliği toplumsal, maddi ve manevi bütün ilişkileri de belirler. Somut algı
yerine, soyut ve bilinmezlik zemininde bir ilahilik inşa eder. Ve zamanla kitlelere çıkış karakterine ters
önderlik eder.
Her yeni din, başka bir dini ve o dini devletin tüm temellerini sarsan ve kendi devletini kurmaya
dönük bir devrimci harekettir. Vatansızdır ve enternasyonaldir. Bütün yeryüzüne aittir. Sınırlar ötesidir.
Gün ışığına çıktığı andan itibaren kendi emirleri, düzeni ve disiplininin hayata geçmesi için mücadele
başlar.
Her türlü olanaklar seferber edilerek yeni dine karşı durulursa da, etki tepki düzleminde yıllar alsa da
çoğunluğun dediği olur. Yeni din, devleti ele geçirir. Din, devlet dini olarak kabul edilir. Dinin devrimci
karakteri işte o ana kadar geçerlidir. Yeni din egemenleşince, devrimci özelliklerini kaybeder. Tıpkı eskisi
gibi yeni din de, mevcut statükoyu koruma aracına dönüşür. Muhafazakârlık temsilcisi bir konuma evrilir.
Yani her din, yerine geçmek için devrimci bir potansiyel takınarak mücadele ettiği dine dönüşür...
Dinler cehalete karşı mücadele eden ancak kendini cehalet unsuru olmaktan koruyamayan
kurumsallaşmalardır. Dinin bu özelliği toplumsal, maddi ve manevi bütün ilişkileri de belirler. Somut algı
yerine, soyut ve bilinmezlik zemininde bir ilahilik inşa eder. Ve zamanla kitlelere çıkış karakterine ters
önderlik eder.
dönük bir devrimci harekettir. Vatansızdır ve enternasyonaldir. Bütün yeryüzüne aittir. Sınırlar ötesidir.
Gün ışığına çıktığı andan itibaren kendi emirleri, düzeni ve disiplininin hayata geçmesi için mücadele
başlar.
Her türlü olanaklar seferber edilerek yeni dine karşı durulursa da, etki tepki düzleminde yıllar alsa da
çoğunluğun dediği olur. Yeni din, devleti ele geçirir. Din, devlet dini olarak kabul edilir. Dinin devrimci
karakteri işte o ana kadar geçerlidir. Yeni din egemenleşince, devrimci özelliklerini kaybeder. Tıpkı eskisi
gibi yeni din de, mevcut statükoyu koruma aracına dönüşür. Muhafazakârlık temsilcisi bir konuma evrilir.
Yani her din, yerine geçmek için devrimci bir potansiyel takınarak mücadele ettiği dine dönüşür...
Dinler cehalete karşı mücadele eden ancak kendini cehalet unsuru olmaktan koruyamayan
kurumsallaşmalardır. Dinin bu özelliği toplumsal, maddi ve manevi bütün ilişkileri de belirler. Somut algı
yerine, soyut ve bilinmezlik zemininde bir ilahilik inşa eder. Ve zamanla kitlelere çıkış karakterine ters
önderlik eder.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.