9786055252274
544521
https://www.turkishbooks.com/books/kendini-begenmis-kuzu-p544521.html
Kendini Beğenmiş Kuzu
1.2
Bahar geldi. Dağlar taşlar yeşillendi.
Ağaçlar gelin gibi süslendi. Kırlar papatya
doldu.
Köydeki koyunlar kuzuladı. Minegilin
kara koyununun kar gibi beyaz bir kuzusu
oldu. Buna köyde herkes şaşırdı. Kapkara
bir ananın, bembeyaz bir yavrusu olmuştu.
Mine, onun adını Akkız koydu. Akkız çok
güzeldi. İpek gibi yumuşak yünü, kapkara sürmeli gözleri vardı.
Akkız, on beş gün sonra oynamaya, hoplamaya
başladı. Sevildiğini anlıyor, şımardıkça
şımarıyordu.
Karakoyun bu dünya güzeli yavrusunu
yanından hiç ayırmıyordu. Durmadan onu
yalıyor ve emziriyordu. Minenin annesi
Akkızı çobana vermek istedi. Çoban, köyün
tüm kuzularını otlatmaya götürüyordu.
Ağaçlar gelin gibi süslendi. Kırlar papatya
doldu.
Köydeki koyunlar kuzuladı. Minegilin
kara koyununun kar gibi beyaz bir kuzusu
oldu. Buna köyde herkes şaşırdı. Kapkara
bir ananın, bembeyaz bir yavrusu olmuştu.
Mine, onun adını Akkız koydu. Akkız çok
güzeldi. İpek gibi yumuşak yünü, kapkara sürmeli gözleri vardı.
Akkız, on beş gün sonra oynamaya, hoplamaya
başladı. Sevildiğini anlıyor, şımardıkça
şımarıyordu.
Karakoyun bu dünya güzeli yavrusunu
yanından hiç ayırmıyordu. Durmadan onu
yalıyor ve emziriyordu. Minenin annesi
Akkızı çobana vermek istedi. Çoban, köyün
tüm kuzularını otlatmaya götürüyordu.
Bahar geldi. Dağlar taşlar yeşillendi.
Ağaçlar gelin gibi süslendi. Kırlar papatya
doldu.
Köydeki koyunlar kuzuladı. Minegilin
kara koyununun kar gibi beyaz bir kuzusu
oldu. Buna köyde herkes şaşırdı. Kapkara
bir ananın, bembeyaz bir yavrusu olmuştu.
Mine, onun adını Akkız koydu. Akkız çok
güzeldi. İpek gibi yumuşak yünü, kapkara sürmeli gözleri vardı.
Akkız, on beş gün sonra oynamaya, hoplamaya
başladı. Sevildiğini anlıyor, şımardıkça
şımarıyordu.
Karakoyun bu dünya güzeli yavrusunu
yanından hiç ayırmıyordu. Durmadan onu
yalıyor ve emziriyordu. Minenin annesi
Akkızı çobana vermek istedi. Çoban, köyün
tüm kuzularını otlatmaya götürüyordu.
Ağaçlar gelin gibi süslendi. Kırlar papatya
doldu.
Köydeki koyunlar kuzuladı. Minegilin
kara koyununun kar gibi beyaz bir kuzusu
oldu. Buna köyde herkes şaşırdı. Kapkara
bir ananın, bembeyaz bir yavrusu olmuştu.
Mine, onun adını Akkız koydu. Akkız çok
güzeldi. İpek gibi yumuşak yünü, kapkara sürmeli gözleri vardı.
Akkız, on beş gün sonra oynamaya, hoplamaya
başladı. Sevildiğini anlıyor, şımardıkça
şımarıyordu.
Karakoyun bu dünya güzeli yavrusunu
yanından hiç ayırmıyordu. Durmadan onu
yalıyor ve emziriyordu. Minenin annesi
Akkızı çobana vermek istedi. Çoban, köyün
tüm kuzularını otlatmaya götürüyordu.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.