9786257243278
510890
https://www.turkishbooks.com/books/kendine-ait-bir-oda-p510890.html
Kendine Ait Bir Oda
4.284
"...Orta sınıf kadını yazmaya başladı. Çünkü eğer Aşk ve Gurur önemliyse ve Middlemarch
ile Vilette ve de Uğultulu Tepeler önemlilerse, bu durumda ben sadece kendilerini kitaplarıyla ve
dalkavuklarıyla kır evlerine hapsetmiş yalnız aristokrat kadınları değil, genel manada kadınların
yazmaya başlamaları benim bir saatlik bir konuşmayla kanıtlayabileceğimden çok daha fazla
önem taşır. Bu öncüler olmaksızın, Shakespeare'in Marlowe olmadan ya da Marlowe'un Chaucer
olmadan, ya da Chaucer'in o unutulmuş dilin doğal vahşiliğini evcilleştiren ve yolları döşeyen
şairler olmadan yazamayacakları gibi, Jane Austen ve Bronte'ler ve George Eliot'lar da bir şey
yazamazlardı. Çünkü başyapıtlar yalnız ve tek başlarına doğmazlar; onlar ortak düşüncenin, insan
topluluklarının birlikte düşünmelerinin ürünleridir, bu sebeple de tek bir sesin arkasında kitlelerin
tecrübeleri bulunur. Jane Austen'in gidip Fanny Burney'in mezarının üzerine bir çelenk
bırakması lazımdı ve George Eliot, Eliza Carter'a erken kalkabilmek ve Yunanca öğrenebilmek
için karyolasına çan bağlamış olan o yürekli yaşlı kadın sağlam gölgesine saygı duruşunda
bulunmalıydı. Bütün kadınlar da, Aphra Behn'in o son derece şaşırtıcı ancak oldukça uygun
düşen bir biçimde Westminster Abbey'de bulunmakta olan kabrine çiçekler yağdırmalıydılar,
çünkü onlara düşüncelerini ifade etme hakkını o kazandırmıştır. Yine kuşku uyandırıcılığı ve
tutkunluğuyla beraber bana bu akşam sizlere: kendi ince zekânızla yılda beş yüz pound kazanın,
demenin o kadar da hayalci bir şey olmayışına neden olan kişi de oydu..."
ile Vilette ve de Uğultulu Tepeler önemlilerse, bu durumda ben sadece kendilerini kitaplarıyla ve
dalkavuklarıyla kır evlerine hapsetmiş yalnız aristokrat kadınları değil, genel manada kadınların
yazmaya başlamaları benim bir saatlik bir konuşmayla kanıtlayabileceğimden çok daha fazla
önem taşır. Bu öncüler olmaksızın, Shakespeare'in Marlowe olmadan ya da Marlowe'un Chaucer
olmadan, ya da Chaucer'in o unutulmuş dilin doğal vahşiliğini evcilleştiren ve yolları döşeyen
şairler olmadan yazamayacakları gibi, Jane Austen ve Bronte'ler ve George Eliot'lar da bir şey
yazamazlardı. Çünkü başyapıtlar yalnız ve tek başlarına doğmazlar; onlar ortak düşüncenin, insan
topluluklarının birlikte düşünmelerinin ürünleridir, bu sebeple de tek bir sesin arkasında kitlelerin
tecrübeleri bulunur. Jane Austen'in gidip Fanny Burney'in mezarının üzerine bir çelenk
bırakması lazımdı ve George Eliot, Eliza Carter'a erken kalkabilmek ve Yunanca öğrenebilmek
için karyolasına çan bağlamış olan o yürekli yaşlı kadın sağlam gölgesine saygı duruşunda
bulunmalıydı. Bütün kadınlar da, Aphra Behn'in o son derece şaşırtıcı ancak oldukça uygun
düşen bir biçimde Westminster Abbey'de bulunmakta olan kabrine çiçekler yağdırmalıydılar,
çünkü onlara düşüncelerini ifade etme hakkını o kazandırmıştır. Yine kuşku uyandırıcılığı ve
tutkunluğuyla beraber bana bu akşam sizlere: kendi ince zekânızla yılda beş yüz pound kazanın,
demenin o kadar da hayalci bir şey olmayışına neden olan kişi de oydu..."
"...Orta sınıf kadını yazmaya başladı. Çünkü eğer Aşk ve Gurur önemliyse ve Middlemarch
ile Vilette ve de Uğultulu Tepeler önemlilerse, bu durumda ben sadece kendilerini kitaplarıyla ve
dalkavuklarıyla kır evlerine hapsetmiş yalnız aristokrat kadınları değil, genel manada kadınların
yazmaya başlamaları benim bir saatlik bir konuşmayla kanıtlayabileceğimden çok daha fazla
önem taşır. Bu öncüler olmaksızın, Shakespeare'in Marlowe olmadan ya da Marlowe'un Chaucer
olmadan, ya da Chaucer'in o unutulmuş dilin doğal vahşiliğini evcilleştiren ve yolları döşeyen
şairler olmadan yazamayacakları gibi, Jane Austen ve Bronte'ler ve George Eliot'lar da bir şey
yazamazlardı. Çünkü başyapıtlar yalnız ve tek başlarına doğmazlar; onlar ortak düşüncenin, insan
topluluklarının birlikte düşünmelerinin ürünleridir, bu sebeple de tek bir sesin arkasında kitlelerin
tecrübeleri bulunur. Jane Austen'in gidip Fanny Burney'in mezarının üzerine bir çelenk
bırakması lazımdı ve George Eliot, Eliza Carter'a erken kalkabilmek ve Yunanca öğrenebilmek
için karyolasına çan bağlamış olan o yürekli yaşlı kadın sağlam gölgesine saygı duruşunda
bulunmalıydı. Bütün kadınlar da, Aphra Behn'in o son derece şaşırtıcı ancak oldukça uygun
düşen bir biçimde Westminster Abbey'de bulunmakta olan kabrine çiçekler yağdırmalıydılar,
çünkü onlara düşüncelerini ifade etme hakkını o kazandırmıştır. Yine kuşku uyandırıcılığı ve
tutkunluğuyla beraber bana bu akşam sizlere: kendi ince zekânızla yılda beş yüz pound kazanın,
demenin o kadar da hayalci bir şey olmayışına neden olan kişi de oydu..."
ile Vilette ve de Uğultulu Tepeler önemlilerse, bu durumda ben sadece kendilerini kitaplarıyla ve
dalkavuklarıyla kır evlerine hapsetmiş yalnız aristokrat kadınları değil, genel manada kadınların
yazmaya başlamaları benim bir saatlik bir konuşmayla kanıtlayabileceğimden çok daha fazla
önem taşır. Bu öncüler olmaksızın, Shakespeare'in Marlowe olmadan ya da Marlowe'un Chaucer
olmadan, ya da Chaucer'in o unutulmuş dilin doğal vahşiliğini evcilleştiren ve yolları döşeyen
şairler olmadan yazamayacakları gibi, Jane Austen ve Bronte'ler ve George Eliot'lar da bir şey
yazamazlardı. Çünkü başyapıtlar yalnız ve tek başlarına doğmazlar; onlar ortak düşüncenin, insan
topluluklarının birlikte düşünmelerinin ürünleridir, bu sebeple de tek bir sesin arkasında kitlelerin
tecrübeleri bulunur. Jane Austen'in gidip Fanny Burney'in mezarının üzerine bir çelenk
bırakması lazımdı ve George Eliot, Eliza Carter'a erken kalkabilmek ve Yunanca öğrenebilmek
için karyolasına çan bağlamış olan o yürekli yaşlı kadın sağlam gölgesine saygı duruşunda
bulunmalıydı. Bütün kadınlar da, Aphra Behn'in o son derece şaşırtıcı ancak oldukça uygun
düşen bir biçimde Westminster Abbey'de bulunmakta olan kabrine çiçekler yağdırmalıydılar,
çünkü onlara düşüncelerini ifade etme hakkını o kazandırmıştır. Yine kuşku uyandırıcılığı ve
tutkunluğuyla beraber bana bu akşam sizlere: kendi ince zekânızla yılda beş yüz pound kazanın,
demenin o kadar da hayalci bir şey olmayışına neden olan kişi de oydu..."
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.