9786052882832
441157
https://www.turkishbooks.com/books/kayip-jeolojiler-p441157.html
Kayıp Jeolojiler
5.46
Şair, toplumsalın, rasyonel ve kılgısal evreninin dışında, dilin kavrayış olasılıklarının sınırlarında
gezinerek insani dünyayı etkileyen ama farkındalığımızın dışında kalan büyük kuvvetleri,
antikitenin ozanlık geleneğinde olduğu gibi dile getirmek, insanlığa duyurmak, yarı kutsal bir
sezişle numenik dünya ile insanların dünyası arasında, hayatın ritmini kozmikle irtibatlandıran
sacerdotal bir aracılık yapmak durumundadır. Wittgenstein'ın dediği gibi dünyayı doğru şekilde
görmek isteyen ifadeleri aşmak zorundadır. İşte şiirin asıl fonksiyonu aklın ve dilin sınırlarını,
ifadenin sınırlarını aşarak doğrudan bir dünya deneyimi için metafizik bir davettir.
gezinerek insani dünyayı etkileyen ama farkındalığımızın dışında kalan büyük kuvvetleri,
antikitenin ozanlık geleneğinde olduğu gibi dile getirmek, insanlığa duyurmak, yarı kutsal bir
sezişle numenik dünya ile insanların dünyası arasında, hayatın ritmini kozmikle irtibatlandıran
sacerdotal bir aracılık yapmak durumundadır. Wittgenstein'ın dediği gibi dünyayı doğru şekilde
görmek isteyen ifadeleri aşmak zorundadır. İşte şiirin asıl fonksiyonu aklın ve dilin sınırlarını,
ifadenin sınırlarını aşarak doğrudan bir dünya deneyimi için metafizik bir davettir.
Şair, toplumsalın, rasyonel ve kılgısal evreninin dışında, dilin kavrayış olasılıklarının sınırlarında
gezinerek insani dünyayı etkileyen ama farkındalığımızın dışında kalan büyük kuvvetleri,
antikitenin ozanlık geleneğinde olduğu gibi dile getirmek, insanlığa duyurmak, yarı kutsal bir
sezişle numenik dünya ile insanların dünyası arasında, hayatın ritmini kozmikle irtibatlandıran
sacerdotal bir aracılık yapmak durumundadır. Wittgenstein'ın dediği gibi dünyayı doğru şekilde
görmek isteyen ifadeleri aşmak zorundadır. İşte şiirin asıl fonksiyonu aklın ve dilin sınırlarını,
ifadenin sınırlarını aşarak doğrudan bir dünya deneyimi için metafizik bir davettir.
gezinerek insani dünyayı etkileyen ama farkındalığımızın dışında kalan büyük kuvvetleri,
antikitenin ozanlık geleneğinde olduğu gibi dile getirmek, insanlığa duyurmak, yarı kutsal bir
sezişle numenik dünya ile insanların dünyası arasında, hayatın ritmini kozmikle irtibatlandıran
sacerdotal bir aracılık yapmak durumundadır. Wittgenstein'ın dediği gibi dünyayı doğru şekilde
görmek isteyen ifadeleri aşmak zorundadır. İşte şiirin asıl fonksiyonu aklın ve dilin sınırlarını,
ifadenin sınırlarını aşarak doğrudan bir dünya deneyimi için metafizik bir davettir.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.