9786055892197
102018
https://www.turkishbooks.com/books/kar-kapani-p102018.html
Kar Kapanı
2.667
Tarihin binlerce arka sokağından birini bugüne taşıyor Kar Kapanı. Anadolunun bir küçük kasabasına uzanan yolculuğun, bir ülkenin de yolculuğu olduğunu izliyoruz. Nilgün ve Atillanın hikâyesi, bir dönemin hikayesi; dokunaklı, öfkeli ve sabırlı. İstanbulun Ortaköy Kuruçeşmesinde gariban hayatların taşıdığı kocaman yüreklerin, Anadolunun bir kasabasında çürümeye, yozlaşmaya doğru çıkan serüveni. Lüfer Aliden Paşaya uzanan tarihi gel-gitlerde dinci gericiliğin serpilip yayılmasından yabancılaşmaya kadar bu coğrafyanın insanını, kimi kez tebessüm ettirerek, kimi kez üzerek ve sıkıntıya sürükleyerek ele alan bir roman Kar Kapanı. İçinde yaşadığımızdan olsa gerek farkına varmadığımız değişimin, bir an geldiğinde bizi de nasıl sarmaladığını, elimizi kolumuzu bağladığını, esir aldığını ve teslimiyete zorladığını eğer şansımız varsa sert bir tokatla fark edebiliyoruz. Bu tokadı yiyenler şanslı! Tuğrul Bal, romanında bu tokadı atanlarla yiyenleri anlatıyor ve okura da bir tokat atıyor. Garibanlarla, Hocayla ve diğerleriyleDostluk ve arkadaşlığı, paylaşmayı ve inadı hikayenin bütününde hep ama hep hissederken, Ortaköy iskelesinden kalkan 7.20 vapuruna yetişme telaşının aslında bugüne düşen gölgesine tanıklık ediyoruz. Anadolunun o kasabasındaki dinin günlük hayattaki hegemonyasıyla, tasfiye edilmekte olan laik cumhuriyet gerilimi Paşanın şahsında verilirken; Cumhuriyetin kazanımını halka tepeden bakarak ve bir tebaa olarak gören laik kesimlerin iktidarını yitirişini de izliyoruz. Kar Kapanı bir yaz romanı değil, bir dönem romanı. Darbeler döneminin ve şimdinin de. Çünkü romanın gölgesi hep bugünün üstünde. Hatırlamak, anlamak ve bilmek isteyene.
Tombalacı Lüfer Alinin ağzıyla söyleyecek olursak Kar Kapanı harbi bir roman.
Tarihin binlerce arka sokağından birini bugüne taşıyor Kar Kapanı. Anadolunun bir küçük kasabasına uzanan yolculuğun, bir ülkenin de yolculuğu olduğunu izliyoruz. Nilgün ve Atillanın hikâyesi, bir dönemin hikayesi; dokunaklı, öfkeli ve sabırlı. İstanbulun Ortaköy Kuruçeşmesinde gariban hayatların taşıdığı kocaman yüreklerin, Anadolunun bir kasabasında çürümeye, yozlaşmaya doğru çıkan serüveni. Lüfer Aliden Paşaya uzanan tarihi gel-gitlerde dinci gericiliğin serpilip yayılmasından yabancılaşmaya kadar bu coğrafyanın insanını, kimi kez tebessüm ettirerek, kimi kez üzerek ve sıkıntıya sürükleyerek ele alan bir roman Kar Kapanı. İçinde yaşadığımızdan olsa gerek farkına varmadığımız değişimin, bir an geldiğinde bizi de nasıl sarmaladığını, elimizi kolumuzu bağladığını, esir aldığını ve teslimiyete zorladığını eğer şansımız varsa sert bir tokatla fark edebiliyoruz. Bu tokadı yiyenler şanslı! Tuğrul Bal, romanında bu tokadı atanlarla yiyenleri anlatıyor ve okura da bir tokat atıyor. Garibanlarla, Hocayla ve diğerleriyleDostluk ve arkadaşlığı, paylaşmayı ve inadı hikayenin bütününde hep ama hep hissederken, Ortaköy iskelesinden kalkan 7.20 vapuruna yetişme telaşının aslında bugüne düşen gölgesine tanıklık ediyoruz. Anadolunun o kasabasındaki dinin günlük hayattaki hegemonyasıyla, tasfiye edilmekte olan laik cumhuriyet gerilimi Paşanın şahsında verilirken; Cumhuriyetin kazanımını halka tepeden bakarak ve bir tebaa olarak gören laik kesimlerin iktidarını yitirişini de izliyoruz. Kar Kapanı bir yaz romanı değil, bir dönem romanı. Darbeler döneminin ve şimdinin de. Çünkü romanın gölgesi hep bugünün üstünde. Hatırlamak, anlamak ve bilmek isteyene.
Tombalacı Lüfer Alinin ağzıyla söyleyecek olursak Kar Kapanı harbi bir roman.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.