9789755337418
536140
https://www.turkishbooks.com/books/kadinlar-erkekler-ve-cocuklar-icin-bosanma-terapisi-p536140.html
Kadınlar,Erkekler ve Çocuklar İçin Boşanma Terapisi
4.08
''Boşanmak İstiyorum!'' dedi kadın kocasına.
Adamın içinde bir çığlık koptu. Derin bir yalnızlık duygusu bağrını deldi. Ardından öfkesi ve korkuları bir köpek sürüsü gibi zihnine saldırıp benliğini yemeye başladı.
''Vermiş olduğun bu kararda geri dönüş yok mu?'' diye karanlık bir ses tonuyla sordu adam.
''Hayır!'' diye cevapladı kadın. ''Evliliğimiz öldü! Ve evliliğimizin ölümü aslında başarısız olan kadınlığımın ve erkekliğinin ölümüdür. Eğer karı koca olarak evimizde huzurla aş yiyip içseydik, dertlerimizi sözcüklere döküp yumuşatabilseydik ve koynumuzda sevgi besleseydik ölmezdik.'' Çaresiz bir ağıt gibi döküldü kadının dudaklarından bu sözcükler.
Çok suçlu hissetti adam kendini. Ölümüne ağlayan bir hayalet gibi sordu: ''Ya çocuklarımız? Onlara ne olacak?''
''Çocuklarımız hasta zaten!'' dedi kadın. ''Onlara ana baba olarak huzurlu, güvenli bir yuva sunamadığımız için ihanetimize uğrayıp zedelendiler. Biz ana baba olarak yaratmıyoruz artık, yok etmeye başladık! Bir kadın, bir anne olarak içim keder ve elem dolu. Ama boşanmamız, içerdiği tüm kayıplara rağmen hayatı daha sağlıklı ve onurlu yaşamak için bir başlangıç olacak her birimiz için, biliyorum'' dedi.
Ruhunu kemiren sözcükler döküldü adamın dudaklarından: ''Çok Korkuyorum! İlk kez birbirlerini işitircesine, ''Ben de çok korkuyorum, dedi kadın. Ama bizi insan kılan vicdanımız ve aklımızla bu azap verici boşanma sürecini kolaylaştırabiliriz, kendimiz ve çocuklarımız için.''
Adamın içinde bir çığlık koptu. Derin bir yalnızlık duygusu bağrını deldi. Ardından öfkesi ve korkuları bir köpek sürüsü gibi zihnine saldırıp benliğini yemeye başladı.
''Vermiş olduğun bu kararda geri dönüş yok mu?'' diye karanlık bir ses tonuyla sordu adam.
''Hayır!'' diye cevapladı kadın. ''Evliliğimiz öldü! Ve evliliğimizin ölümü aslında başarısız olan kadınlığımın ve erkekliğinin ölümüdür. Eğer karı koca olarak evimizde huzurla aş yiyip içseydik, dertlerimizi sözcüklere döküp yumuşatabilseydik ve koynumuzda sevgi besleseydik ölmezdik.'' Çaresiz bir ağıt gibi döküldü kadının dudaklarından bu sözcükler.
Çok suçlu hissetti adam kendini. Ölümüne ağlayan bir hayalet gibi sordu: ''Ya çocuklarımız? Onlara ne olacak?''
''Çocuklarımız hasta zaten!'' dedi kadın. ''Onlara ana baba olarak huzurlu, güvenli bir yuva sunamadığımız için ihanetimize uğrayıp zedelendiler. Biz ana baba olarak yaratmıyoruz artık, yok etmeye başladık! Bir kadın, bir anne olarak içim keder ve elem dolu. Ama boşanmamız, içerdiği tüm kayıplara rağmen hayatı daha sağlıklı ve onurlu yaşamak için bir başlangıç olacak her birimiz için, biliyorum'' dedi.
Ruhunu kemiren sözcükler döküldü adamın dudaklarından: ''Çok Korkuyorum! İlk kez birbirlerini işitircesine, ''Ben de çok korkuyorum, dedi kadın. Ama bizi insan kılan vicdanımız ve aklımızla bu azap verici boşanma sürecini kolaylaştırabiliriz, kendimiz ve çocuklarımız için.''
''Boşanmak İstiyorum!'' dedi kadın kocasına.
Adamın içinde bir çığlık koptu. Derin bir yalnızlık duygusu bağrını deldi. Ardından öfkesi ve korkuları bir köpek sürüsü gibi zihnine saldırıp benliğini yemeye başladı.
''Vermiş olduğun bu kararda geri dönüş yok mu?'' diye karanlık bir ses tonuyla sordu adam.
''Hayır!'' diye cevapladı kadın. ''Evliliğimiz öldü! Ve evliliğimizin ölümü aslında başarısız olan kadınlığımın ve erkekliğinin ölümüdür. Eğer karı koca olarak evimizde huzurla aş yiyip içseydik, dertlerimizi sözcüklere döküp yumuşatabilseydik ve koynumuzda sevgi besleseydik ölmezdik.'' Çaresiz bir ağıt gibi döküldü kadının dudaklarından bu sözcükler.
Çok suçlu hissetti adam kendini. Ölümüne ağlayan bir hayalet gibi sordu: ''Ya çocuklarımız? Onlara ne olacak?''
''Çocuklarımız hasta zaten!'' dedi kadın. ''Onlara ana baba olarak huzurlu, güvenli bir yuva sunamadığımız için ihanetimize uğrayıp zedelendiler. Biz ana baba olarak yaratmıyoruz artık, yok etmeye başladık! Bir kadın, bir anne olarak içim keder ve elem dolu. Ama boşanmamız, içerdiği tüm kayıplara rağmen hayatı daha sağlıklı ve onurlu yaşamak için bir başlangıç olacak her birimiz için, biliyorum'' dedi.
Ruhunu kemiren sözcükler döküldü adamın dudaklarından: ''Çok Korkuyorum! İlk kez birbirlerini işitircesine, ''Ben de çok korkuyorum, dedi kadın. Ama bizi insan kılan vicdanımız ve aklımızla bu azap verici boşanma sürecini kolaylaştırabiliriz, kendimiz ve çocuklarımız için.''
Adamın içinde bir çığlık koptu. Derin bir yalnızlık duygusu bağrını deldi. Ardından öfkesi ve korkuları bir köpek sürüsü gibi zihnine saldırıp benliğini yemeye başladı.
''Vermiş olduğun bu kararda geri dönüş yok mu?'' diye karanlık bir ses tonuyla sordu adam.
''Hayır!'' diye cevapladı kadın. ''Evliliğimiz öldü! Ve evliliğimizin ölümü aslında başarısız olan kadınlığımın ve erkekliğinin ölümüdür. Eğer karı koca olarak evimizde huzurla aş yiyip içseydik, dertlerimizi sözcüklere döküp yumuşatabilseydik ve koynumuzda sevgi besleseydik ölmezdik.'' Çaresiz bir ağıt gibi döküldü kadının dudaklarından bu sözcükler.
Çok suçlu hissetti adam kendini. Ölümüne ağlayan bir hayalet gibi sordu: ''Ya çocuklarımız? Onlara ne olacak?''
''Çocuklarımız hasta zaten!'' dedi kadın. ''Onlara ana baba olarak huzurlu, güvenli bir yuva sunamadığımız için ihanetimize uğrayıp zedelendiler. Biz ana baba olarak yaratmıyoruz artık, yok etmeye başladık! Bir kadın, bir anne olarak içim keder ve elem dolu. Ama boşanmamız, içerdiği tüm kayıplara rağmen hayatı daha sağlıklı ve onurlu yaşamak için bir başlangıç olacak her birimiz için, biliyorum'' dedi.
Ruhunu kemiren sözcükler döküldü adamın dudaklarından: ''Çok Korkuyorum! İlk kez birbirlerini işitircesine, ''Ben de çok korkuyorum, dedi kadın. Ama bizi insan kılan vicdanımız ve aklımızla bu azap verici boşanma sürecini kolaylaştırabiliriz, kendimiz ve çocuklarımız için.''
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.