9786059298728
503627
https://www.turkishbooks.com/books/insanligin-nubuvvet-anlayisi-p503627.html
İnsanlığın Nübüvvet Anlayışı
7.2
Peygamberler hem dünyada hem de ahirette
insanlığın mutluluğa ermelerini sağlamak
amacıyla Yüce Allah tarafından gönderilmiş
elçilerdir. Onların temel görevleri Allah'tan
aldıkları ilahi mesajları insanlara ulaştırmak,
onlara hakikat yollarını göstermek, bu uğurda
bilfiil önderlik ve örneklik yapmaktır.
İnsanlık peygamberler sayesinde yaratıcısını
tanımış, sıfatları yoluyla onun kudret ve
azametini idrak etmiştir. Ancak günümüzde de
şahit olduğumuz gibi, birçok insan ve
fraksiyonlar hem Allah'a inandığını söylemiş
hem de Allah'ın peygamberleri vasıtasıyla
inzal buyurduğu ilkelere kayıtsız
kalabilmişlerdir. Bazıları nübüvveti doğrudan
inkâr etmek yerine, inkârlarını daha farklı
şekillerde ortaya koymayı tercih ederken,
kimisi de aklın mutlak hakikate ulaşmada
yegâne vasıta olduğunu ileri sürerek
nübüvvetin ehemmiyetini hafife almıştır. Her
ne kadar İslam dünyasını etkisi altına alan
Materyalist ve pozitivist düşüncenin sonucu
olan inkarcılık belli dönemlerde etkili olmuşsa
da buna paralel deist düşünceler de birer
inkâr düşüncesi olarak yaygınlaşmıştır. Yapılan
bu çalışma da tarih boyunca nübüvvetle ilgili
ortaya atılan düşünce ve fikirlerin ana kaynağı
incelenmiş, nübüvvete itiraz edenlerin delilleri
serdedilmiş ve bu itirazlara verilen cevaplar
incelenmiştir. Bu yapılırken Selefiyyeden
başlamak suretiyle filozofların nübüvvet
anlayışlarına varıncaya kadar konuyu fazla
detaya vardırmayacak şekilde izah etme
amaçlanmış ve bu çerçevede nübüvveti inkâr
düşüncesine kısa bir giriş yapılarak bu
müesseseyi inkâr eden belli başlı gurup ve
şahıslar, tanıtılmaya çalışılmıştır.
insanlığın mutluluğa ermelerini sağlamak
amacıyla Yüce Allah tarafından gönderilmiş
elçilerdir. Onların temel görevleri Allah'tan
aldıkları ilahi mesajları insanlara ulaştırmak,
onlara hakikat yollarını göstermek, bu uğurda
bilfiil önderlik ve örneklik yapmaktır.
İnsanlık peygamberler sayesinde yaratıcısını
tanımış, sıfatları yoluyla onun kudret ve
azametini idrak etmiştir. Ancak günümüzde de
şahit olduğumuz gibi, birçok insan ve
fraksiyonlar hem Allah'a inandığını söylemiş
hem de Allah'ın peygamberleri vasıtasıyla
inzal buyurduğu ilkelere kayıtsız
kalabilmişlerdir. Bazıları nübüvveti doğrudan
inkâr etmek yerine, inkârlarını daha farklı
şekillerde ortaya koymayı tercih ederken,
kimisi de aklın mutlak hakikate ulaşmada
yegâne vasıta olduğunu ileri sürerek
nübüvvetin ehemmiyetini hafife almıştır. Her
ne kadar İslam dünyasını etkisi altına alan
Materyalist ve pozitivist düşüncenin sonucu
olan inkarcılık belli dönemlerde etkili olmuşsa
da buna paralel deist düşünceler de birer
inkâr düşüncesi olarak yaygınlaşmıştır. Yapılan
bu çalışma da tarih boyunca nübüvvetle ilgili
ortaya atılan düşünce ve fikirlerin ana kaynağı
incelenmiş, nübüvvete itiraz edenlerin delilleri
serdedilmiş ve bu itirazlara verilen cevaplar
incelenmiştir. Bu yapılırken Selefiyyeden
başlamak suretiyle filozofların nübüvvet
anlayışlarına varıncaya kadar konuyu fazla
detaya vardırmayacak şekilde izah etme
amaçlanmış ve bu çerçevede nübüvveti inkâr
düşüncesine kısa bir giriş yapılarak bu
müesseseyi inkâr eden belli başlı gurup ve
şahıslar, tanıtılmaya çalışılmıştır.
Peygamberler hem dünyada hem de ahirette
insanlığın mutluluğa ermelerini sağlamak
amacıyla Yüce Allah tarafından gönderilmiş
elçilerdir. Onların temel görevleri Allah'tan
aldıkları ilahi mesajları insanlara ulaştırmak,
onlara hakikat yollarını göstermek, bu uğurda
bilfiil önderlik ve örneklik yapmaktır.
İnsanlık peygamberler sayesinde yaratıcısını
tanımış, sıfatları yoluyla onun kudret ve
azametini idrak etmiştir. Ancak günümüzde de
şahit olduğumuz gibi, birçok insan ve
fraksiyonlar hem Allah'a inandığını söylemiş
hem de Allah'ın peygamberleri vasıtasıyla
inzal buyurduğu ilkelere kayıtsız
kalabilmişlerdir. Bazıları nübüvveti doğrudan
inkâr etmek yerine, inkârlarını daha farklı
şekillerde ortaya koymayı tercih ederken,
kimisi de aklın mutlak hakikate ulaşmada
yegâne vasıta olduğunu ileri sürerek
nübüvvetin ehemmiyetini hafife almıştır. Her
ne kadar İslam dünyasını etkisi altına alan
Materyalist ve pozitivist düşüncenin sonucu
olan inkarcılık belli dönemlerde etkili olmuşsa
da buna paralel deist düşünceler de birer
inkâr düşüncesi olarak yaygınlaşmıştır. Yapılan
bu çalışma da tarih boyunca nübüvvetle ilgili
ortaya atılan düşünce ve fikirlerin ana kaynağı
incelenmiş, nübüvvete itiraz edenlerin delilleri
serdedilmiş ve bu itirazlara verilen cevaplar
incelenmiştir. Bu yapılırken Selefiyyeden
başlamak suretiyle filozofların nübüvvet
anlayışlarına varıncaya kadar konuyu fazla
detaya vardırmayacak şekilde izah etme
amaçlanmış ve bu çerçevede nübüvveti inkâr
düşüncesine kısa bir giriş yapılarak bu
müesseseyi inkâr eden belli başlı gurup ve
şahıslar, tanıtılmaya çalışılmıştır.
insanlığın mutluluğa ermelerini sağlamak
amacıyla Yüce Allah tarafından gönderilmiş
elçilerdir. Onların temel görevleri Allah'tan
aldıkları ilahi mesajları insanlara ulaştırmak,
onlara hakikat yollarını göstermek, bu uğurda
bilfiil önderlik ve örneklik yapmaktır.
İnsanlık peygamberler sayesinde yaratıcısını
tanımış, sıfatları yoluyla onun kudret ve
azametini idrak etmiştir. Ancak günümüzde de
şahit olduğumuz gibi, birçok insan ve
fraksiyonlar hem Allah'a inandığını söylemiş
hem de Allah'ın peygamberleri vasıtasıyla
inzal buyurduğu ilkelere kayıtsız
kalabilmişlerdir. Bazıları nübüvveti doğrudan
inkâr etmek yerine, inkârlarını daha farklı
şekillerde ortaya koymayı tercih ederken,
kimisi de aklın mutlak hakikate ulaşmada
yegâne vasıta olduğunu ileri sürerek
nübüvvetin ehemmiyetini hafife almıştır. Her
ne kadar İslam dünyasını etkisi altına alan
Materyalist ve pozitivist düşüncenin sonucu
olan inkarcılık belli dönemlerde etkili olmuşsa
da buna paralel deist düşünceler de birer
inkâr düşüncesi olarak yaygınlaşmıştır. Yapılan
bu çalışma da tarih boyunca nübüvvetle ilgili
ortaya atılan düşünce ve fikirlerin ana kaynağı
incelenmiş, nübüvvete itiraz edenlerin delilleri
serdedilmiş ve bu itirazlara verilen cevaplar
incelenmiştir. Bu yapılırken Selefiyyeden
başlamak suretiyle filozofların nübüvvet
anlayışlarına varıncaya kadar konuyu fazla
detaya vardırmayacak şekilde izah etme
amaçlanmış ve bu çerçevede nübüvveti inkâr
düşüncesine kısa bir giriş yapılarak bu
müesseseyi inkâr eden belli başlı gurup ve
şahıslar, tanıtılmaya çalışılmıştır.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.