9786059180337
556233
https://www.turkishbooks.com/books/insan-oyle-yasar-p556233.html
İnsan Öyle Yaşar
2.88
Bir de iyi hikaye anlatanlar vardı. Toplumun isteği üzerine tabii. Nazlanmamak elde değildi. Adetten olacaktı nazlanmak. İstek tekrarlanırdı. Başlamadan önce maniler söylenirdi. Kısa kısa. Hikaye öyle anlatılırdı ki dinleyenler Alice'in Harikalar Diyarı'na tek kişilik bilet alırlardı. Toplumun zırhlı beyni bir anda sahibini olayın içine atıyordu. Mübareklerin beyinleri sanal gerçeklik nöronlarıyla doluydu. Piksel piksel olayı yaşıyorlardı. Bazı hikayeler aşkı bazıları ise cengi anlatırdı. Aşk hikayelerinin reytingi yüksekti. Ve tabii ki mutlu sonla biterlerdi. Bazı hikayeler Bollywood filmleri gibi uzun olurdu. Kahraman acı çekince herkes mahzun olurdu. Gözyaşları ganimet gibi toplanırdı. Bir de cenk hikayeleri anlatılırkenki dinleyici manzaraları vardı. Hikayeyi anlatan şöyle gergin ve dik otururdu. Önce öfke uyandıran bir mani söylerdi. Kılıç sesleriyle yankılanan bir yerden başlardı. Dinleyenlerin hepsi teyakkuzda! Yumruklar sıkılmış, dişler gıcırdıyor. Biraz sonra olaya dahil olacaklar. Toplumsal bir infial, herkes gergin. Namlunun ağzından fırlayacak bir mermi gibi duran gençler var. Cenk sahasına inmek için açılacak bir kapı bekliyormuş gibi. Hikaye bitene kadar kimsenin nefes sesi duyulmazdı. Coğrafyamızda, insan böyle yaşardı.
Bir de iyi hikaye anlatanlar vardı. Toplumun isteği üzerine tabii. Nazlanmamak elde değildi. Adetten olacaktı nazlanmak. İstek tekrarlanırdı. Başlamadan önce maniler söylenirdi. Kısa kısa. Hikaye öyle anlatılırdı ki dinleyenler Alice'in Harikalar Diyarı'na tek kişilik bilet alırlardı. Toplumun zırhlı beyni bir anda sahibini olayın içine atıyordu. Mübareklerin beyinleri sanal gerçeklik nöronlarıyla doluydu. Piksel piksel olayı yaşıyorlardı. Bazı hikayeler aşkı bazıları ise cengi anlatırdı. Aşk hikayelerinin reytingi yüksekti. Ve tabii ki mutlu sonla biterlerdi. Bazı hikayeler Bollywood filmleri gibi uzun olurdu. Kahraman acı çekince herkes mahzun olurdu. Gözyaşları ganimet gibi toplanırdı. Bir de cenk hikayeleri anlatılırkenki dinleyici manzaraları vardı. Hikayeyi anlatan şöyle gergin ve dik otururdu. Önce öfke uyandıran bir mani söylerdi. Kılıç sesleriyle yankılanan bir yerden başlardı. Dinleyenlerin hepsi teyakkuzda! Yumruklar sıkılmış, dişler gıcırdıyor. Biraz sonra olaya dahil olacaklar. Toplumsal bir infial, herkes gergin. Namlunun ağzından fırlayacak bir mermi gibi duran gençler var. Cenk sahasına inmek için açılacak bir kapı bekliyormuş gibi. Hikaye bitene kadar kimsenin nefes sesi duyulmazdı. Coğrafyamızda, insan böyle yaşardı.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.