İlim Şehrinin Kapısı Hz. Ali Haydar-ı Kerrar

Stok Kodu:
9786058054356
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
248
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-12
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%20 indirimli
7.50
6.00
9786058054356
516400
İlim Şehrinin Kapısı Hz. Ali
İlim Şehrinin Kapısı Hz. Ali Haydar-ı Kerrar
6
Resulullah (sav) Ehl-i Beyt kanalıyla gelen bir hadiste şöyle buyurur:

- Bilin ki, kim Ali'yi severse, melekler onunla musafaha eder; Peygamberler onu ziyaret eder ve Allah onun her hacetini yerine getirir.

Cabir b. Abdullah-i Ensari de, Ebu Zer'den şöyle bir hadis rivayet etmiştir:

"Mescitte, Peygamber'in (sav) yanında oturuyordum; o sırada Ali (ra) çıkageldi. Resulullah (sav), onun geldiğini görünce sordu:

- Ey Ebu Zer, kimdir bu gelen?

Ben 'Ali'dir, ya Resulullah' dedim. Yine sordu:

- Ey Ebu Zer, onu seviyor musun?'

- Evet ya Resulullah. Vallahi onu seviyorum; onu seveni de seviyorum.

Bunun üzerine Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdu:

- Ey Ebu Zer, Ali'yi sev, onu seveni de sev. Zira hiç şüphesiz, kul ile Allah u Teâlâ'nın arasındaki hicabı, Ali b. Ebu Talib'in sevgisidir. Ey Ebu Zer, ihlâs ve samimiyetle Ali'yi sev; çünkü kim Ali'yi ihlâsla sever ve Allah u Teâlâ'dan bir şey isterse, ona istediğini verir ve Allah'ı çağırdığında ona icabet eder.

- Ya Resulullah, ben Ali b. Ebu Talib'in sevgisini, yüreğimde soğuk bir suyun serinliğinin veya arı balının veya okuduğum bir Kur'an ayetinin (lezzeti) gibi buluyorum; hatta bu, baldan daha lezzetlidir benim yanımda.

Allah Resulü (sav) şöyle buyurdu:

- Şecere-i Tayyibe Biziz; Allah'ın sağlam kulpu Biziz. Bizim sevenlerimiz ise o ağacın yapraklarıdır. O halde kim cennete gitmek isterse, o ağacın dallarından birisine tutunsun."
Resulullah (sav) Ehl-i Beyt kanalıyla gelen bir hadiste şöyle buyurur:

- Bilin ki, kim Ali'yi severse, melekler onunla musafaha eder; Peygamberler onu ziyaret eder ve Allah onun her hacetini yerine getirir.

Cabir b. Abdullah-i Ensari de, Ebu Zer'den şöyle bir hadis rivayet etmiştir:

"Mescitte, Peygamber'in (sav) yanında oturuyordum; o sırada Ali (ra) çıkageldi. Resulullah (sav), onun geldiğini görünce sordu:

- Ey Ebu Zer, kimdir bu gelen?

Ben 'Ali'dir, ya Resulullah' dedim. Yine sordu:

- Ey Ebu Zer, onu seviyor musun?'

- Evet ya Resulullah. Vallahi onu seviyorum; onu seveni de seviyorum.

Bunun üzerine Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdu:

- Ey Ebu Zer, Ali'yi sev, onu seveni de sev. Zira hiç şüphesiz, kul ile Allah u Teâlâ'nın arasındaki hicabı, Ali b. Ebu Talib'in sevgisidir. Ey Ebu Zer, ihlâs ve samimiyetle Ali'yi sev; çünkü kim Ali'yi ihlâsla sever ve Allah u Teâlâ'dan bir şey isterse, ona istediğini verir ve Allah'ı çağırdığında ona icabet eder.

- Ya Resulullah, ben Ali b. Ebu Talib'in sevgisini, yüreğimde soğuk bir suyun serinliğinin veya arı balının veya okuduğum bir Kur'an ayetinin (lezzeti) gibi buluyorum; hatta bu, baldan daha lezzetlidir benim yanımda.

Allah Resulü (sav) şöyle buyurdu:

- Şecere-i Tayyibe Biziz; Allah'ın sağlam kulpu Biziz. Bizim sevenlerimiz ise o ağacın yapraklarıdır. O halde kim cennete gitmek isterse, o ağacın dallarından birisine tutunsun."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat