9786050912418
531220
https://www.turkishbooks.com/books/henuz-p531220.html
Henüz
4.221
Ahmet Tulgar, edebiyatla siyasetin buluştuğu yazılarıyla
tekrar okurlarının karşısında
Henüz içinde umut barındıran, gelecek vaadinde bulunan bir kelime. Henüz geç kalmadığımızın, daha güzel günler göreceğimizin, değişimin mümkün olduğunun müjdecisi.
Ahmet Tulgar birkaç yıllık zaman dilimine yayılan yazılarında Henüz diyor. Evet, maden ocaklarında işçiler ölüyor.Evet, cezaevlerinde en
temel haklarını alabilmek için açlık grevi yapan tutuklular ölüm sınırına geliyorlar. Evet, yasaklar sürüyor Şimdilik. Henüz
Tulgar yazılarında sadece bu konulara değinmiyor. Ajda Pekkandan Foucaultya, Thomas Manndan acıların kadını Bergene, Alex de Souzanın Kadıköye dikilen heykelinden Bruce Springsteene uzanan
geniş bir yelpazede kendi izlenimlerini de dile getiriyor. Ve elbette,
dil. Dil ve dilin kullanımı, yazıların tümünde Tulgarın en önemli
meselelerinden biri olarak ön plana çıkıyor.
Ahmet Tulgar, edebiyatla siyasetin buluştuğu yazılarıyla
tekrar okurlarının karşısında
Müzikleriyle geliyorlar. Akordeonlarıyla. Oranın melodileriyle, gelir gelmez öğrendikleri buranın melodileriyle. Adrian ile geliyorlar. Adrian
en fazla bir yaşında. Babası çalıyor, annesi onunla masaları geziyor
Garsonlar talimatlı, sıkı sıkı tembihli, daha kapıdan geri çeviriyorlar,
daha kaldırımdan. Zabıtalar emre amade, üniformaya meftun Herkes gümrük memuru artık yani. Herkes kayıtlı ekonomi taraflısı. Herkes ekonomiye kayıtlı ama yoksulluğa kayıtsız.
tekrar okurlarının karşısında
Henüz içinde umut barındıran, gelecek vaadinde bulunan bir kelime. Henüz geç kalmadığımızın, daha güzel günler göreceğimizin, değişimin mümkün olduğunun müjdecisi.
Ahmet Tulgar birkaç yıllık zaman dilimine yayılan yazılarında Henüz diyor. Evet, maden ocaklarında işçiler ölüyor.Evet, cezaevlerinde en
temel haklarını alabilmek için açlık grevi yapan tutuklular ölüm sınırına geliyorlar. Evet, yasaklar sürüyor Şimdilik. Henüz
Tulgar yazılarında sadece bu konulara değinmiyor. Ajda Pekkandan Foucaultya, Thomas Manndan acıların kadını Bergene, Alex de Souzanın Kadıköye dikilen heykelinden Bruce Springsteene uzanan
geniş bir yelpazede kendi izlenimlerini de dile getiriyor. Ve elbette,
dil. Dil ve dilin kullanımı, yazıların tümünde Tulgarın en önemli
meselelerinden biri olarak ön plana çıkıyor.
Ahmet Tulgar, edebiyatla siyasetin buluştuğu yazılarıyla
tekrar okurlarının karşısında
Müzikleriyle geliyorlar. Akordeonlarıyla. Oranın melodileriyle, gelir gelmez öğrendikleri buranın melodileriyle. Adrian ile geliyorlar. Adrian
en fazla bir yaşında. Babası çalıyor, annesi onunla masaları geziyor
Garsonlar talimatlı, sıkı sıkı tembihli, daha kapıdan geri çeviriyorlar,
daha kaldırımdan. Zabıtalar emre amade, üniformaya meftun Herkes gümrük memuru artık yani. Herkes kayıtlı ekonomi taraflısı. Herkes ekonomiye kayıtlı ama yoksulluğa kayıtsız.
Ahmet Tulgar, edebiyatla siyasetin buluştuğu yazılarıyla
tekrar okurlarının karşısında
Henüz içinde umut barındıran, gelecek vaadinde bulunan bir kelime. Henüz geç kalmadığımızın, daha güzel günler göreceğimizin, değişimin mümkün olduğunun müjdecisi.
Ahmet Tulgar birkaç yıllık zaman dilimine yayılan yazılarında Henüz diyor. Evet, maden ocaklarında işçiler ölüyor.Evet, cezaevlerinde en
temel haklarını alabilmek için açlık grevi yapan tutuklular ölüm sınırına geliyorlar. Evet, yasaklar sürüyor Şimdilik. Henüz
Tulgar yazılarında sadece bu konulara değinmiyor. Ajda Pekkandan Foucaultya, Thomas Manndan acıların kadını Bergene, Alex de Souzanın Kadıköye dikilen heykelinden Bruce Springsteene uzanan
geniş bir yelpazede kendi izlenimlerini de dile getiriyor. Ve elbette,
dil. Dil ve dilin kullanımı, yazıların tümünde Tulgarın en önemli
meselelerinden biri olarak ön plana çıkıyor.
Ahmet Tulgar, edebiyatla siyasetin buluştuğu yazılarıyla
tekrar okurlarının karşısında
Müzikleriyle geliyorlar. Akordeonlarıyla. Oranın melodileriyle, gelir gelmez öğrendikleri buranın melodileriyle. Adrian ile geliyorlar. Adrian
en fazla bir yaşında. Babası çalıyor, annesi onunla masaları geziyor
Garsonlar talimatlı, sıkı sıkı tembihli, daha kapıdan geri çeviriyorlar,
daha kaldırımdan. Zabıtalar emre amade, üniformaya meftun Herkes gümrük memuru artık yani. Herkes kayıtlı ekonomi taraflısı. Herkes ekonomiye kayıtlı ama yoksulluğa kayıtsız.
tekrar okurlarının karşısında
Henüz içinde umut barındıran, gelecek vaadinde bulunan bir kelime. Henüz geç kalmadığımızın, daha güzel günler göreceğimizin, değişimin mümkün olduğunun müjdecisi.
Ahmet Tulgar birkaç yıllık zaman dilimine yayılan yazılarında Henüz diyor. Evet, maden ocaklarında işçiler ölüyor.Evet, cezaevlerinde en
temel haklarını alabilmek için açlık grevi yapan tutuklular ölüm sınırına geliyorlar. Evet, yasaklar sürüyor Şimdilik. Henüz
Tulgar yazılarında sadece bu konulara değinmiyor. Ajda Pekkandan Foucaultya, Thomas Manndan acıların kadını Bergene, Alex de Souzanın Kadıköye dikilen heykelinden Bruce Springsteene uzanan
geniş bir yelpazede kendi izlenimlerini de dile getiriyor. Ve elbette,
dil. Dil ve dilin kullanımı, yazıların tümünde Tulgarın en önemli
meselelerinden biri olarak ön plana çıkıyor.
Ahmet Tulgar, edebiyatla siyasetin buluştuğu yazılarıyla
tekrar okurlarının karşısında
Müzikleriyle geliyorlar. Akordeonlarıyla. Oranın melodileriyle, gelir gelmez öğrendikleri buranın melodileriyle. Adrian ile geliyorlar. Adrian
en fazla bir yaşında. Babası çalıyor, annesi onunla masaları geziyor
Garsonlar talimatlı, sıkı sıkı tembihli, daha kapıdan geri çeviriyorlar,
daha kaldırımdan. Zabıtalar emre amade, üniformaya meftun Herkes gümrük memuru artık yani. Herkes kayıtlı ekonomi taraflısı. Herkes ekonomiye kayıtlı ama yoksulluğa kayıtsız.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.