9786054091119
133159
https://www.turkishbooks.com/books/hallac-i-mansur-p133159.html
Hallac-ı Mansur Yaşamı-Felsefesi-Etkileri
3.20
Hallac-ı Mansur dile getirdiği enel-hak düşüncesiyle İslam tasavvufunun zirve isimlerinden biri olduğu kadar, Alevî-Bektâşî anlayışının kendisinden etkilendiği ulu şahsiyetlerden biridir. Alevî-Bektâşî dergahına mensup olmak için yapılan Dar-ı Mansur diye adlandırılan ve Hallacın şehadetini simgeleyen tören, ona verilen önemi ve değeri göstermektedir. Batı dünyasında Hallac-ı Mansur üzerine yapılan birçok çalışmaya karşılık bu büyük şahsiyeti, Türkçede bilimsel bakış açısında sadık kalarak anlatan eserlerin sayısı oldukça azdır. Prof. Dr. Niyazi Öktemin çalışması, temel olarak Louis Massignonun dev eseri Hallacın Çilesi: Mistik İslam Şehidine dayanıyor olsa da, konuyu ele alış biçimi ve getirdiği bakış açılarıyla özgün bir eserdir. Öktem, kitabının giriş bölümünde, Anadolu Alevîliğinin kendi felsefi kökenlerini, bu arada Hallac-ı Mansuru ve onun düşünce dünyasını tanımanın önemine vurgu yaparken şöyle söyler: Politik güçler Alevî potansiyelini iktidar aracı olarak kullanmaya kalkmakta, ayrılıkçı eğilimler Alevî kültürüne sahip çıkmaktadır. Bu tür oyunlardan kurtulmak için felsefi kökene inmek zorunludur.
Hallac-ı Mansur dile getirdiği enel-hak düşüncesiyle İslam tasavvufunun zirve isimlerinden biri olduğu kadar, Alevî-Bektâşî anlayışının kendisinden etkilendiği ulu şahsiyetlerden biridir. Alevî-Bektâşî dergahına mensup olmak için yapılan Dar-ı Mansur diye adlandırılan ve Hallacın şehadetini simgeleyen tören, ona verilen önemi ve değeri göstermektedir. Batı dünyasında Hallac-ı Mansur üzerine yapılan birçok çalışmaya karşılık bu büyük şahsiyeti, Türkçede bilimsel bakış açısında sadık kalarak anlatan eserlerin sayısı oldukça azdır. Prof. Dr. Niyazi Öktemin çalışması, temel olarak Louis Massignonun dev eseri Hallacın Çilesi: Mistik İslam Şehidine dayanıyor olsa da, konuyu ele alış biçimi ve getirdiği bakış açılarıyla özgün bir eserdir. Öktem, kitabının giriş bölümünde, Anadolu Alevîliğinin kendi felsefi kökenlerini, bu arada Hallac-ı Mansuru ve onun düşünce dünyasını tanımanın önemine vurgu yaparken şöyle söyler: Politik güçler Alevî potansiyelini iktidar aracı olarak kullanmaya kalkmakta, ayrılıkçı eğilimler Alevî kültürüne sahip çıkmaktadır. Bu tür oyunlardan kurtulmak için felsefi kökene inmek zorunludur.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.