9786055830663
432679
https://www.turkishbooks.com/books/goz-agrisi-p432679.html
Göz Ağrısı
7.2
"Söz geçiyor belki ama mânâ bir başka şey olarak bizimle kalıyor.
Edilmiş onca kelâm, kurulmuş onca cümle, buğulanmış onca cam... Mânâ taşıyan katarlar
olarak dura kalka geçip gidiyor ömrümüzün uçsuz bucaksız düzlüklerinden.
Uzun uzun yaşıyoruz ya bu dünyada, işte hep o mânâyı damıtmak için...
Söylenmişlerden, söylenmemişlerden...
Bir kâğıdın üstüne dökülmüşlerden, bir camın buğusuna yazılmışlardan, bir hâfızanın
derinliklerine emanet edilmişlerden...
İyi ki o mânâ var. İyi ki var da, ne zaman sendelesek yıkılıp gitmemek için tutunuyoruz köşe
bucağına.
Kimi sözler o mânâyı muhafaza etmek için daima bizimle kalıyor, kimi şöyle bir dokunup
geçiyor.
Nereden bildiğimizi artık hatırlamadığımız birçok şey, zamanın içinde unutulup giden bir
sözün bize dokunuşunun eseri.
Demek sözlerin de insanlar gibi bir kaderi var."
Edilmiş onca kelâm, kurulmuş onca cümle, buğulanmış onca cam... Mânâ taşıyan katarlar
olarak dura kalka geçip gidiyor ömrümüzün uçsuz bucaksız düzlüklerinden.
Uzun uzun yaşıyoruz ya bu dünyada, işte hep o mânâyı damıtmak için...
Söylenmişlerden, söylenmemişlerden...
Bir kâğıdın üstüne dökülmüşlerden, bir camın buğusuna yazılmışlardan, bir hâfızanın
derinliklerine emanet edilmişlerden...
İyi ki o mânâ var. İyi ki var da, ne zaman sendelesek yıkılıp gitmemek için tutunuyoruz köşe
bucağına.
Kimi sözler o mânâyı muhafaza etmek için daima bizimle kalıyor, kimi şöyle bir dokunup
geçiyor.
Nereden bildiğimizi artık hatırlamadığımız birçok şey, zamanın içinde unutulup giden bir
sözün bize dokunuşunun eseri.
Demek sözlerin de insanlar gibi bir kaderi var."
"Söz geçiyor belki ama mânâ bir başka şey olarak bizimle kalıyor.
Edilmiş onca kelâm, kurulmuş onca cümle, buğulanmış onca cam... Mânâ taşıyan katarlar
olarak dura kalka geçip gidiyor ömrümüzün uçsuz bucaksız düzlüklerinden.
Uzun uzun yaşıyoruz ya bu dünyada, işte hep o mânâyı damıtmak için...
Söylenmişlerden, söylenmemişlerden...
Bir kâğıdın üstüne dökülmüşlerden, bir camın buğusuna yazılmışlardan, bir hâfızanın
derinliklerine emanet edilmişlerden...
İyi ki o mânâ var. İyi ki var da, ne zaman sendelesek yıkılıp gitmemek için tutunuyoruz köşe
bucağına.
Kimi sözler o mânâyı muhafaza etmek için daima bizimle kalıyor, kimi şöyle bir dokunup
geçiyor.
Nereden bildiğimizi artık hatırlamadığımız birçok şey, zamanın içinde unutulup giden bir
sözün bize dokunuşunun eseri.
Demek sözlerin de insanlar gibi bir kaderi var."
Edilmiş onca kelâm, kurulmuş onca cümle, buğulanmış onca cam... Mânâ taşıyan katarlar
olarak dura kalka geçip gidiyor ömrümüzün uçsuz bucaksız düzlüklerinden.
Uzun uzun yaşıyoruz ya bu dünyada, işte hep o mânâyı damıtmak için...
Söylenmişlerden, söylenmemişlerden...
Bir kâğıdın üstüne dökülmüşlerden, bir camın buğusuna yazılmışlardan, bir hâfızanın
derinliklerine emanet edilmişlerden...
İyi ki o mânâ var. İyi ki var da, ne zaman sendelesek yıkılıp gitmemek için tutunuyoruz köşe
bucağına.
Kimi sözler o mânâyı muhafaza etmek için daima bizimle kalıyor, kimi şöyle bir dokunup
geçiyor.
Nereden bildiğimizi artık hatırlamadığımız birçok şey, zamanın içinde unutulup giden bir
sözün bize dokunuşunun eseri.
Demek sözlerin de insanlar gibi bir kaderi var."
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.