Gösteri Toplumu

Stok Kodu:
2000228100169
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
254
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2010-8
Çeviren:
Ayşen Ekmekçi, Okşan Taşkent
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
9.00
7.20
2000228100169
39186
Gösteri Toplumu
Gösteri Toplumu
7.20
Yaşamını medyatik uygarlığın ötesinde, herkesten uzakta ve gizlice tamamlamış olan Guy Debord XX. yüzyılın ikinci yarısının en önemli şahsiyetlerinden ve kâhinlerinden biridir. Gösteriye katılmayı reddeden bir radikaldir!Gösteri Toplumu adlı kitabı yıkıcı olduğu kadar tarihe de direnebilmiş bir eserdir. 70´lerde yayımlandığında "aşırı" tezleri nedeniyle "şok" yaratmış, 80´lerde ise hayatın doğruladığı bir metin olarak kabul görmüştür. Egemenliğini tüm dünyada çoktan kurmuş ve gündelik dile geçirmiş olan Gösteri Toplumu´nu ilk kez tanımlayan ve adlandıran Debord, kapitalist iktisadın ve meta dolaşımının uzantısı olarak nitelendirdiği gösteri egemenliğinin sözümona sosyalist ülkelerde de var olduğunu; dünyanın yeniden tek bir pazar haline geleceğini ve bürokratik iktidarların da Amerikan tipi gösterinin hakimiyeti altına gireceğini söylemiştir. Gösteri Toplumu´nda tek kelimeyi bile değiştirme gereğini duymadan yıllar sonra kaleme aldığı Gösteri Toplumu Üzerine Yorumlar´da mafya, terörizm, polis devleti gibi olguların nasıl gösterinin bir parçası haline geldiklerini sergiler.Gösteri toplumunda, kurtuluş vaatleri de gösterinin bir parçasına dönüşür, sahteleşir. Tüm dünya aynı gösterinin sahnesidir artık; hepimiz aynı gösterinin oyuncusu ve seyircisi oluruz. Tarihsel bilgiyi yok etmek, özgünlük görünümü altında sansürü genelleştirmek, gösterinin vazgeçilmez ikizi olan terörizme girişmek, doğruyu bir yanlışlık anı yapmak, öznelliği silmek... gösteri toplumunun söylemini oluşturur.Bu umutsuzluk kitabı, hapishane halindeki bir dünyada yaşadığımızı gözlerimizin önüne serer. Antikçağdan günümüze, zaman kavramından mekân kavramına, şehircilikten turizme ve kültürel tüketim soytarılığına kadar her alana uzanan Gösteri Toplumu´nun labirentleri arasındaki yolculuk kitabın ortalarında giderek dehşete dönüşür: Çıkış yoktur! (...) Ama ümitsiz de değildir. Yeni bir devrim, yabancılaşmalarının ´bilinci´ne varmış özgür işçilerin iktidarı olan özerk işçi konseylerinin demokratik ve devlet-karşıtı örgütlülükleri sayesinde gerçekleşecektir; bürokratik olması ve işçi sınıfından kopması kaçınılmaz olan bir parti sayesinde değil.Sartre´ın ´durum´ kavramından, Lefebvre´in Gündelik Hayat Eleştirisi adlı kitabından ve Lukacs´ın özne-nesne diyalektiği ve "şeyleşme" kavrayışından yola çıkan Debord, gündelik hayatı sanatsal ve pratik durumlar oluşturarak, bilinçli olarak düzenlenen "oyun" biçimleri içindeki özgür eylemlerle dönüştürmeyi tasarlamıştır.Debord karamsardır! Karamsarlığın doruğunda yaşayan tüm devrimciler gibi gerçekçidir de... hakikati söyler. "Yirmibeş yıl önce birisi gerçeği söyledi, bugün tekrar yayımlanan Gösteri Toplumu adlı bir kitapta. Tümüyle yıkıcı ve çürütülmesi mümkün olmayan bir şekilde. Guy Debord, bu kitapta neşeli bir acımasızlıkla sanayileşmiş toplumları yerle bir ediyor ve 221 öneriyle bunun teorisini oluşturuyor."Pierre Enckell / L´evenement
Yaşamını medyatik uygarlığın ötesinde, herkesten uzakta ve gizlice tamamlamış olan Guy Debord XX. yüzyılın ikinci yarısının en önemli şahsiyetlerinden ve kâhinlerinden biridir. Gösteriye katılmayı reddeden bir radikaldir!Gösteri Toplumu adlı kitabı yıkıcı olduğu kadar tarihe de direnebilmiş bir eserdir. 70´lerde yayımlandığında "aşırı" tezleri nedeniyle "şok" yaratmış, 80´lerde ise hayatın doğruladığı bir metin olarak kabul görmüştür. Egemenliğini tüm dünyada çoktan kurmuş ve gündelik dile geçirmiş olan Gösteri Toplumu´nu ilk kez tanımlayan ve adlandıran Debord, kapitalist iktisadın ve meta dolaşımının uzantısı olarak nitelendirdiği gösteri egemenliğinin sözümona sosyalist ülkelerde de var olduğunu; dünyanın yeniden tek bir pazar haline geleceğini ve bürokratik iktidarların da Amerikan tipi gösterinin hakimiyeti altına gireceğini söylemiştir. Gösteri Toplumu´nda tek kelimeyi bile değiştirme gereğini duymadan yıllar sonra kaleme aldığı Gösteri Toplumu Üzerine Yorumlar´da mafya, terörizm, polis devleti gibi olguların nasıl gösterinin bir parçası haline geldiklerini sergiler.Gösteri toplumunda, kurtuluş vaatleri de gösterinin bir parçasına dönüşür, sahteleşir. Tüm dünya aynı gösterinin sahnesidir artık; hepimiz aynı gösterinin oyuncusu ve seyircisi oluruz. Tarihsel bilgiyi yok etmek, özgünlük görünümü altında sansürü genelleştirmek, gösterinin vazgeçilmez ikizi olan terörizme girişmek, doğruyu bir yanlışlık anı yapmak, öznelliği silmek... gösteri toplumunun söylemini oluşturur.Bu umutsuzluk kitabı, hapishane halindeki bir dünyada yaşadığımızı gözlerimizin önüne serer. Antikçağdan günümüze, zaman kavramından mekân kavramına, şehircilikten turizme ve kültürel tüketim soytarılığına kadar her alana uzanan Gösteri Toplumu´nun labirentleri arasındaki yolculuk kitabın ortalarında giderek dehşete dönüşür: Çıkış yoktur! (...) Ama ümitsiz de değildir. Yeni bir devrim, yabancılaşmalarının ´bilinci´ne varmış özgür işçilerin iktidarı olan özerk işçi konseylerinin demokratik ve devlet-karşıtı örgütlülükleri sayesinde gerçekleşecektir; bürokratik olması ve işçi sınıfından kopması kaçınılmaz olan bir parti sayesinde değil.Sartre´ın ´durum´ kavramından, Lefebvre´in Gündelik Hayat Eleştirisi adlı kitabından ve Lukacs´ın özne-nesne diyalektiği ve "şeyleşme" kavrayışından yola çıkan Debord, gündelik hayatı sanatsal ve pratik durumlar oluşturarak, bilinçli olarak düzenlenen "oyun" biçimleri içindeki özgür eylemlerle dönüştürmeyi tasarlamıştır.Debord karamsardır! Karamsarlığın doruğunda yaşayan tüm devrimciler gibi gerçekçidir de... hakikati söyler. "Yirmibeş yıl önce birisi gerçeği söyledi, bugün tekrar yayımlanan Gösteri Toplumu adlı bir kitapta. Tümüyle yıkıcı ve çürütülmesi mümkün olmayan bir şekilde. Guy Debord, bu kitapta neşeli bir acımasızlıkla sanayileşmiş toplumları yerle bir ediyor ve 221 öneriyle bunun teorisini oluşturuyor."Pierre Enckell / L´evenement
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat