9786058025929
481778
https://www.turkishbooks.com/books/gelenekten-modernlige-osmanli-p481778.html
Gelenekten Modernliğe Osmanlı
21.6
Geleneksel Müslüman, İslâm tarihini İslâm'ın kurulması ve gelişmesi çağlarına karşılık olarak Devr-i Saadet
(Devr-i Raşidî) ile Devr-i Osmanî olarak iki merhaleden ibaret görürdü. İslâm dünyası, Osmanlı liderliği
altında modern çağa girdi. Dolayısıyla çağdaş İslâm dünyası ve Türkiye'nin bütün yaşadıkları, ancak dört
soruya cevapla anlaşılabilir: Osmanlı, nasıl kuruldu, zayıfladı, direndi ve çöktü? Gelenekten Modernliğe
Osmanlı, bu dört soruya bir bütün olarak cevap sunan, olgular ile fikirlerin etkileşiminde, meşrûiyet krizine
yol açan nitel içtimaî değişme süreci ve yeniden meşrûlaştırma teşebbüsü olarak Osmanlı modernleşmesini
derinlemesine inceleyen ilk eser. İslâm'da Modernleşme, 1839-1939 eseriyle İslâm modernleşmesi
incelemesi alanında çığır açan Bedri Gencer, bu kez Batılılaşma olarak modernleşme kavramını geleneksel
ile modernin (değişmeyen/değişen) ve Doğu ile Batı'nın (etkilenen/ etkileyen) yatay ve dikey etkileşimi
bakımından ele alarak Osmanlı modernleşmesinin sırlarını çözüyor. Yaptığı birincil/ ikincil modernleşme
ayırımıyla birincil modernleşmede Batı'nın Osmanlı'dan, ikincil modernleşmede Osmanlı'nın Batı'dan
etkilendiğini ve "Batı'ya karşı Batı için" mottosuyla bilinen misilleme mantığına dayandığı sanılan Osmanlı
modernleşmesinin aslında "Rusya'ya karşı Batı için" anlayışına dayandığını ortaya koyuyor. Gelenekten
Modernliğe Osmanlı, derin bir perspektiften akıcı bir Türkçeyle yapılan bir Osmanlı modernleşmesi
incelemesinin ötesinde metodolojik ve entelektüel değeriyle temayüz eden bir eser. Bedri Gencer, "vusûl için
usûl" kaidesince özelde modernleşme, genelde Osmanlı modernleşmesi incelemesi için kavramsal ve teorik
birikime ciddî katkı yaptığı gibi, temel kavramların izini sürerek ilim/amel, norm/ olgu, sebat/değişme (din,
tarih, modernlik) ayrımlarının belirlediği meşrûiyet
bir entelektüel perspektif sunuyor.
(Devr-i Raşidî) ile Devr-i Osmanî olarak iki merhaleden ibaret görürdü. İslâm dünyası, Osmanlı liderliği
altında modern çağa girdi. Dolayısıyla çağdaş İslâm dünyası ve Türkiye'nin bütün yaşadıkları, ancak dört
soruya cevapla anlaşılabilir: Osmanlı, nasıl kuruldu, zayıfladı, direndi ve çöktü? Gelenekten Modernliğe
Osmanlı, bu dört soruya bir bütün olarak cevap sunan, olgular ile fikirlerin etkileşiminde, meşrûiyet krizine
yol açan nitel içtimaî değişme süreci ve yeniden meşrûlaştırma teşebbüsü olarak Osmanlı modernleşmesini
derinlemesine inceleyen ilk eser. İslâm'da Modernleşme, 1839-1939 eseriyle İslâm modernleşmesi
incelemesi alanında çığır açan Bedri Gencer, bu kez Batılılaşma olarak modernleşme kavramını geleneksel
ile modernin (değişmeyen/değişen) ve Doğu ile Batı'nın (etkilenen/ etkileyen) yatay ve dikey etkileşimi
bakımından ele alarak Osmanlı modernleşmesinin sırlarını çözüyor. Yaptığı birincil/ ikincil modernleşme
ayırımıyla birincil modernleşmede Batı'nın Osmanlı'dan, ikincil modernleşmede Osmanlı'nın Batı'dan
etkilendiğini ve "Batı'ya karşı Batı için" mottosuyla bilinen misilleme mantığına dayandığı sanılan Osmanlı
modernleşmesinin aslında "Rusya'ya karşı Batı için" anlayışına dayandığını ortaya koyuyor. Gelenekten
Modernliğe Osmanlı, derin bir perspektiften akıcı bir Türkçeyle yapılan bir Osmanlı modernleşmesi
incelemesinin ötesinde metodolojik ve entelektüel değeriyle temayüz eden bir eser. Bedri Gencer, "vusûl için
usûl" kaidesince özelde modernleşme, genelde Osmanlı modernleşmesi incelemesi için kavramsal ve teorik
birikime ciddî katkı yaptığı gibi, temel kavramların izini sürerek ilim/amel, norm/ olgu, sebat/değişme (din,
tarih, modernlik) ayrımlarının belirlediği meşrûiyet
bir entelektüel perspektif sunuyor.
Geleneksel Müslüman, İslâm tarihini İslâm'ın kurulması ve gelişmesi çağlarına karşılık olarak Devr-i Saadet
(Devr-i Raşidî) ile Devr-i Osmanî olarak iki merhaleden ibaret görürdü. İslâm dünyası, Osmanlı liderliği
altında modern çağa girdi. Dolayısıyla çağdaş İslâm dünyası ve Türkiye'nin bütün yaşadıkları, ancak dört
soruya cevapla anlaşılabilir: Osmanlı, nasıl kuruldu, zayıfladı, direndi ve çöktü? Gelenekten Modernliğe
Osmanlı, bu dört soruya bir bütün olarak cevap sunan, olgular ile fikirlerin etkileşiminde, meşrûiyet krizine
yol açan nitel içtimaî değişme süreci ve yeniden meşrûlaştırma teşebbüsü olarak Osmanlı modernleşmesini
derinlemesine inceleyen ilk eser. İslâm'da Modernleşme, 1839-1939 eseriyle İslâm modernleşmesi
incelemesi alanında çığır açan Bedri Gencer, bu kez Batılılaşma olarak modernleşme kavramını geleneksel
ile modernin (değişmeyen/değişen) ve Doğu ile Batı'nın (etkilenen/ etkileyen) yatay ve dikey etkileşimi
bakımından ele alarak Osmanlı modernleşmesinin sırlarını çözüyor. Yaptığı birincil/ ikincil modernleşme
ayırımıyla birincil modernleşmede Batı'nın Osmanlı'dan, ikincil modernleşmede Osmanlı'nın Batı'dan
etkilendiğini ve "Batı'ya karşı Batı için" mottosuyla bilinen misilleme mantığına dayandığı sanılan Osmanlı
modernleşmesinin aslında "Rusya'ya karşı Batı için" anlayışına dayandığını ortaya koyuyor. Gelenekten
Modernliğe Osmanlı, derin bir perspektiften akıcı bir Türkçeyle yapılan bir Osmanlı modernleşmesi
incelemesinin ötesinde metodolojik ve entelektüel değeriyle temayüz eden bir eser. Bedri Gencer, "vusûl için
usûl" kaidesince özelde modernleşme, genelde Osmanlı modernleşmesi incelemesi için kavramsal ve teorik
birikime ciddî katkı yaptığı gibi, temel kavramların izini sürerek ilim/amel, norm/ olgu, sebat/değişme (din,
tarih, modernlik) ayrımlarının belirlediği meşrûiyet
bir entelektüel perspektif sunuyor.
(Devr-i Raşidî) ile Devr-i Osmanî olarak iki merhaleden ibaret görürdü. İslâm dünyası, Osmanlı liderliği
altında modern çağa girdi. Dolayısıyla çağdaş İslâm dünyası ve Türkiye'nin bütün yaşadıkları, ancak dört
soruya cevapla anlaşılabilir: Osmanlı, nasıl kuruldu, zayıfladı, direndi ve çöktü? Gelenekten Modernliğe
Osmanlı, bu dört soruya bir bütün olarak cevap sunan, olgular ile fikirlerin etkileşiminde, meşrûiyet krizine
yol açan nitel içtimaî değişme süreci ve yeniden meşrûlaştırma teşebbüsü olarak Osmanlı modernleşmesini
derinlemesine inceleyen ilk eser. İslâm'da Modernleşme, 1839-1939 eseriyle İslâm modernleşmesi
incelemesi alanında çığır açan Bedri Gencer, bu kez Batılılaşma olarak modernleşme kavramını geleneksel
ile modernin (değişmeyen/değişen) ve Doğu ile Batı'nın (etkilenen/ etkileyen) yatay ve dikey etkileşimi
bakımından ele alarak Osmanlı modernleşmesinin sırlarını çözüyor. Yaptığı birincil/ ikincil modernleşme
ayırımıyla birincil modernleşmede Batı'nın Osmanlı'dan, ikincil modernleşmede Osmanlı'nın Batı'dan
etkilendiğini ve "Batı'ya karşı Batı için" mottosuyla bilinen misilleme mantığına dayandığı sanılan Osmanlı
modernleşmesinin aslında "Rusya'ya karşı Batı için" anlayışına dayandığını ortaya koyuyor. Gelenekten
Modernliğe Osmanlı, derin bir perspektiften akıcı bir Türkçeyle yapılan bir Osmanlı modernleşmesi
incelemesinin ötesinde metodolojik ve entelektüel değeriyle temayüz eden bir eser. Bedri Gencer, "vusûl için
usûl" kaidesince özelde modernleşme, genelde Osmanlı modernleşmesi incelemesi için kavramsal ve teorik
birikime ciddî katkı yaptığı gibi, temel kavramların izini sürerek ilim/amel, norm/ olgu, sebat/değişme (din,
tarih, modernlik) ayrımlarının belirlediği meşrûiyet
bir entelektüel perspektif sunuyor.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.