9786051559391
506057
https://www.turkishbooks.com/books/en-meshur-turk-pehlivanlari-p506057.html
En Meşhur Türk Pehlivanları
20.4
Tanınmış Türkçülerimizden M. Sami Karayel'in, 1941-1948 yılları arasında 13 kitapta 16 pehlivanın hayatını ve güreşlerini anlattığı ve müstakil olarak basılan "En Meşhur Türk Pehlivanları" serisi, cihana nam salan güreşçilerimiz hakkında neşredilmiş ilk kitapları içerir. Karayel, büyük çoğunluğu sözlü kültüre dayanan kimi çelişkili kimi şüpheli kimi sahih bilgileri derleyerek üstün bir gayretle eserlerini hazırlamış, hastalığının ızdıraplı safhalarında bile yazmaktan vazgeçmemişti.
"Şurasını açıkça yazabilirim ve hiçbir tevazua lüzum görmem: Eğer ben, Türk pehlivanlık tarihine ait olan bu eserleri neşretmemiş olsaydım Türkler, maatteessüf babayiğitlerini bilmeyeceklerdi," diyerek çalışmasının önemini vurgulayan Karayel, Tanzimat döneminde ortaya çıktığını belirttiği Batı hayranlığı ve taklitçiliği sebebiyle Türk sporuna ait ne varsa devlet ricali ve münevverler tarafından baltalandığına ve yok edildiğine inanıyordu. Karayel'in "En Meşhur Türk Pehlivanları" serisini kaleme alarak bu yarayı onarıp bu büyük boşluğu doldurmayı amaçladığını, "İşte ben, şunu yapmış bulunuyorum: Bu yüz senelik son spor tarihimizin varlıklarını toplamak, bunları var etmek, yeni nesle sunmak..." sözlerinden anlıyoruz.
Oğuzhan Murat Öztürk tarafından serinin tüm kitaplarının bir araya getirilip notlandırılması suretiyle yayıma hazırlanan bu hacimli eserde, Türk pehlivanlık tarihinin şu büyük isimleri anlatılmıştır: Kel Aliço, Koca Yusuf, Çolak Mümin, Kazıkçı Kara Bekir, Hergeleci İbrahim, Sultan Abdülaziz Han, Yozgatlı Kel Hasan, Yürük Ali, Arnavudoğlu Ali, Kavasoğlu İbrahim, Şamdancıbaşı Kara İbo, Kara Ahmet, Kurtdereli Mehmet, Makarnacı Hüseyin, Adalı Halil, Kızılcıklı Mahmut. Böylece, Karayel'in tabiriyle, "Küllenmiş duran asil ruh bugün kıvılcım hâlinde canlanmış bulunuyor. Yine eski mücadele ve babayiğitlik ruhu kaynamağa ve taşmağa başlamıştır. Babayiğitleri sevmeğe ve onları okuyarak iftihar duymağa, zevk almağa, heyecan taşımağa koyulmuştur."
Üstat Sami Karayel, Koca Yusuf'tan Kel Aliço'ya, Adalı Halil'den, Kavalalı Mümin Pehlivan'a cihana nam salmış efsanevi güreşçilerimizi tanıtan ve sevdiren, tefrikaları ve kitaplarıyla gönüllere taht kuran kişidir. Üstadın bu eserini ecdat yadigârlarına sevdalılara kazandıranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
Halil Delice
"Şurasını açıkça yazabilirim ve hiçbir tevazua lüzum görmem: Eğer ben, Türk pehlivanlık tarihine ait olan bu eserleri neşretmemiş olsaydım Türkler, maatteessüf babayiğitlerini bilmeyeceklerdi," diyerek çalışmasının önemini vurgulayan Karayel, Tanzimat döneminde ortaya çıktığını belirttiği Batı hayranlığı ve taklitçiliği sebebiyle Türk sporuna ait ne varsa devlet ricali ve münevverler tarafından baltalandığına ve yok edildiğine inanıyordu. Karayel'in "En Meşhur Türk Pehlivanları" serisini kaleme alarak bu yarayı onarıp bu büyük boşluğu doldurmayı amaçladığını, "İşte ben, şunu yapmış bulunuyorum: Bu yüz senelik son spor tarihimizin varlıklarını toplamak, bunları var etmek, yeni nesle sunmak..." sözlerinden anlıyoruz.
Oğuzhan Murat Öztürk tarafından serinin tüm kitaplarının bir araya getirilip notlandırılması suretiyle yayıma hazırlanan bu hacimli eserde, Türk pehlivanlık tarihinin şu büyük isimleri anlatılmıştır: Kel Aliço, Koca Yusuf, Çolak Mümin, Kazıkçı Kara Bekir, Hergeleci İbrahim, Sultan Abdülaziz Han, Yozgatlı Kel Hasan, Yürük Ali, Arnavudoğlu Ali, Kavasoğlu İbrahim, Şamdancıbaşı Kara İbo, Kara Ahmet, Kurtdereli Mehmet, Makarnacı Hüseyin, Adalı Halil, Kızılcıklı Mahmut. Böylece, Karayel'in tabiriyle, "Küllenmiş duran asil ruh bugün kıvılcım hâlinde canlanmış bulunuyor. Yine eski mücadele ve babayiğitlik ruhu kaynamağa ve taşmağa başlamıştır. Babayiğitleri sevmeğe ve onları okuyarak iftihar duymağa, zevk almağa, heyecan taşımağa koyulmuştur."
Üstat Sami Karayel, Koca Yusuf'tan Kel Aliço'ya, Adalı Halil'den, Kavalalı Mümin Pehlivan'a cihana nam salmış efsanevi güreşçilerimizi tanıtan ve sevdiren, tefrikaları ve kitaplarıyla gönüllere taht kuran kişidir. Üstadın bu eserini ecdat yadigârlarına sevdalılara kazandıranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
Halil Delice
Tanınmış Türkçülerimizden M. Sami Karayel'in, 1941-1948 yılları arasında 13 kitapta 16 pehlivanın hayatını ve güreşlerini anlattığı ve müstakil olarak basılan "En Meşhur Türk Pehlivanları" serisi, cihana nam salan güreşçilerimiz hakkında neşredilmiş ilk kitapları içerir. Karayel, büyük çoğunluğu sözlü kültüre dayanan kimi çelişkili kimi şüpheli kimi sahih bilgileri derleyerek üstün bir gayretle eserlerini hazırlamış, hastalığının ızdıraplı safhalarında bile yazmaktan vazgeçmemişti.
"Şurasını açıkça yazabilirim ve hiçbir tevazua lüzum görmem: Eğer ben, Türk pehlivanlık tarihine ait olan bu eserleri neşretmemiş olsaydım Türkler, maatteessüf babayiğitlerini bilmeyeceklerdi," diyerek çalışmasının önemini vurgulayan Karayel, Tanzimat döneminde ortaya çıktığını belirttiği Batı hayranlığı ve taklitçiliği sebebiyle Türk sporuna ait ne varsa devlet ricali ve münevverler tarafından baltalandığına ve yok edildiğine inanıyordu. Karayel'in "En Meşhur Türk Pehlivanları" serisini kaleme alarak bu yarayı onarıp bu büyük boşluğu doldurmayı amaçladığını, "İşte ben, şunu yapmış bulunuyorum: Bu yüz senelik son spor tarihimizin varlıklarını toplamak, bunları var etmek, yeni nesle sunmak..." sözlerinden anlıyoruz.
Oğuzhan Murat Öztürk tarafından serinin tüm kitaplarının bir araya getirilip notlandırılması suretiyle yayıma hazırlanan bu hacimli eserde, Türk pehlivanlık tarihinin şu büyük isimleri anlatılmıştır: Kel Aliço, Koca Yusuf, Çolak Mümin, Kazıkçı Kara Bekir, Hergeleci İbrahim, Sultan Abdülaziz Han, Yozgatlı Kel Hasan, Yürük Ali, Arnavudoğlu Ali, Kavasoğlu İbrahim, Şamdancıbaşı Kara İbo, Kara Ahmet, Kurtdereli Mehmet, Makarnacı Hüseyin, Adalı Halil, Kızılcıklı Mahmut. Böylece, Karayel'in tabiriyle, "Küllenmiş duran asil ruh bugün kıvılcım hâlinde canlanmış bulunuyor. Yine eski mücadele ve babayiğitlik ruhu kaynamağa ve taşmağa başlamıştır. Babayiğitleri sevmeğe ve onları okuyarak iftihar duymağa, zevk almağa, heyecan taşımağa koyulmuştur."
Üstat Sami Karayel, Koca Yusuf'tan Kel Aliço'ya, Adalı Halil'den, Kavalalı Mümin Pehlivan'a cihana nam salmış efsanevi güreşçilerimizi tanıtan ve sevdiren, tefrikaları ve kitaplarıyla gönüllere taht kuran kişidir. Üstadın bu eserini ecdat yadigârlarına sevdalılara kazandıranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
Halil Delice
"Şurasını açıkça yazabilirim ve hiçbir tevazua lüzum görmem: Eğer ben, Türk pehlivanlık tarihine ait olan bu eserleri neşretmemiş olsaydım Türkler, maatteessüf babayiğitlerini bilmeyeceklerdi," diyerek çalışmasının önemini vurgulayan Karayel, Tanzimat döneminde ortaya çıktığını belirttiği Batı hayranlığı ve taklitçiliği sebebiyle Türk sporuna ait ne varsa devlet ricali ve münevverler tarafından baltalandığına ve yok edildiğine inanıyordu. Karayel'in "En Meşhur Türk Pehlivanları" serisini kaleme alarak bu yarayı onarıp bu büyük boşluğu doldurmayı amaçladığını, "İşte ben, şunu yapmış bulunuyorum: Bu yüz senelik son spor tarihimizin varlıklarını toplamak, bunları var etmek, yeni nesle sunmak..." sözlerinden anlıyoruz.
Oğuzhan Murat Öztürk tarafından serinin tüm kitaplarının bir araya getirilip notlandırılması suretiyle yayıma hazırlanan bu hacimli eserde, Türk pehlivanlık tarihinin şu büyük isimleri anlatılmıştır: Kel Aliço, Koca Yusuf, Çolak Mümin, Kazıkçı Kara Bekir, Hergeleci İbrahim, Sultan Abdülaziz Han, Yozgatlı Kel Hasan, Yürük Ali, Arnavudoğlu Ali, Kavasoğlu İbrahim, Şamdancıbaşı Kara İbo, Kara Ahmet, Kurtdereli Mehmet, Makarnacı Hüseyin, Adalı Halil, Kızılcıklı Mahmut. Böylece, Karayel'in tabiriyle, "Küllenmiş duran asil ruh bugün kıvılcım hâlinde canlanmış bulunuyor. Yine eski mücadele ve babayiğitlik ruhu kaynamağa ve taşmağa başlamıştır. Babayiğitleri sevmeğe ve onları okuyarak iftihar duymağa, zevk almağa, heyecan taşımağa koyulmuştur."
Üstat Sami Karayel, Koca Yusuf'tan Kel Aliço'ya, Adalı Halil'den, Kavalalı Mümin Pehlivan'a cihana nam salmış efsanevi güreşçilerimizi tanıtan ve sevdiren, tefrikaları ve kitaplarıyla gönüllere taht kuran kişidir. Üstadın bu eserini ecdat yadigârlarına sevdalılara kazandıranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
Halil Delice
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.