9789756361504
69319
https://www.turkishbooks.com/books/derin-milliyetciligin-siyasal-iktisadi-p69319.html
Derin Milliyetçiliğin Siyasal İktisadı
9.12
Türkiye'nin 'derin' yakın tarihçesi, tekrar tekrar okunması gereken bir kitap gibi duruyor önümüzde. Her kapattığımızda bir başka uğursuz olayla sayfalarını yeniden karıştırmak zorunda kaldığımız, bir türlü bitmeyen/bitirilemeyen, bir 'kara' kitap. Susurluk'la 'bitti' denilen, Şemdinli'yle tıslayarak kaldırıyor başını. Yakın bir örnek ise 'milli katil' Mehmet Ali Ağca'nın bir 'derin devlet' çelmesiyle fütursuzca tahliye edilmesi oldu. Bu tahliye kolektif 'unutuşlarımızda' Abdi İpekçi suikastından Kartal Askeri Cezaevi firarına bir dizi 'operasyon'u canlandırmamızı tetikledi. Anımsadık... Bir kez daha unutmak üzere. İşin vahim yönü, her anımsayışımızda/unutuşumuzda, ellerinde bayraklar, 'Türkiye seninle gurur duyuyor!' nidalarını yükselten hilal bıyıklı güruhun biraz daha büyümesi. Unutuşlarımızdan, tepkisizliklerimizden, umursamazlıklarımızda, umarsızlıklarımızdan beslenerek büyüyorlar.
Bu kitabın baskısı tamamlanıncaya dek, kim bilir daha kaç kez karıştırma zorunda kalacağız o sayfaları... Ve kim bilir kaç kez, sokaklara dökülecekler, bayrakları, İstiklal marşları, kurt başı işaretleri ve çığırtkanlıklarıyla...
Gidişat karanlık. 'Orhan Pamuk liberalizmi-Hukukçular Birliği milliyetçiliği' farsları arasında sıkışan Türkiye siyaset(sizliğ)i, dış dinamiklerin (AB dayatmacılığı/çözümsüzlüğü, Irak'ın kaçınılmaz parçalanması, daha da vahimi ABD-AB'nin olası İran müdahalesi) de zorlamasıyla, 'Derin Devlet'i ve onun milliyetçiliğini bir kez daha tam istim göreve çağıran bir konjonktüre doğru hızla ilerliyor.
Bu ülkeyi, gerçekte aynı madalyonun iki yüzü olan 'komprador liberalizm-reaksiyoner milliyetçilik' siyaset(sizliğ)inden kurtarmak, unutmayan, unutturmayan insan kararlılığıyla mümkün. Yazdıkları bu kararlılığın biçimlenmesinde bir nebze katkıda bulunursa yazarlar kendilerini mutlu sayacaklar.
Türkiye'nin 'derin' yakın tarihçesi, tekrar tekrar okunması gereken bir kitap gibi duruyor önümüzde. Her kapattığımızda bir başka uğursuz olayla sayfalarını yeniden karıştırmak zorunda kaldığımız, bir türlü bitmeyen/bitirilemeyen, bir 'kara' kitap. Susurluk'la 'bitti' denilen, Şemdinli'yle tıslayarak kaldırıyor başını. Yakın bir örnek ise 'milli katil' Mehmet Ali Ağca'nın bir 'derin devlet' çelmesiyle fütursuzca tahliye edilmesi oldu. Bu tahliye kolektif 'unutuşlarımızda' Abdi İpekçi suikastından Kartal Askeri Cezaevi firarına bir dizi 'operasyon'u canlandırmamızı tetikledi. Anımsadık... Bir kez daha unutmak üzere. İşin vahim yönü, her anımsayışımızda/unutuşumuzda, ellerinde bayraklar, 'Türkiye seninle gurur duyuyor!' nidalarını yükselten hilal bıyıklı güruhun biraz daha büyümesi. Unutuşlarımızdan, tepkisizliklerimizden, umursamazlıklarımızda, umarsızlıklarımızdan beslenerek büyüyorlar.
Bu kitabın baskısı tamamlanıncaya dek, kim bilir daha kaç kez karıştırma zorunda kalacağız o sayfaları... Ve kim bilir kaç kez, sokaklara dökülecekler, bayrakları, İstiklal marşları, kurt başı işaretleri ve çığırtkanlıklarıyla...
Gidişat karanlık. 'Orhan Pamuk liberalizmi-Hukukçular Birliği milliyetçiliği' farsları arasında sıkışan Türkiye siyaset(sizliğ)i, dış dinamiklerin (AB dayatmacılığı/çözümsüzlüğü, Irak'ın kaçınılmaz parçalanması, daha da vahimi ABD-AB'nin olası İran müdahalesi) de zorlamasıyla, 'Derin Devlet'i ve onun milliyetçiliğini bir kez daha tam istim göreve çağıran bir konjonktüre doğru hızla ilerliyor.
Bu ülkeyi, gerçekte aynı madalyonun iki yüzü olan 'komprador liberalizm-reaksiyoner milliyetçilik' siyaset(sizliğ)inden kurtarmak, unutmayan, unutturmayan insan kararlılığıyla mümkün. Yazdıkları bu kararlılığın biçimlenmesinde bir nebze katkıda bulunursa yazarlar kendilerini mutlu sayacaklar.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.