9789944094410
116575
https://www.turkishbooks.com/books/dava-p116575.html
Dava
5.20
İnsan idealsiz olamaz. Her insanın idealleri vardır; kiminin şahsî, kiminin ailevî, kimininse millî. İdealin millî ve ulvi olanına dava denir. Dava, insanın hayatına yön ve şekil verir. Dava, insanı, en aşılmaz engellerden aşmaya muvaffak eder. Ve dava, insanı farklı kılar.
Kimin ne davası olursa olsun, bizim davamız bellidir. Bizim davamız, Allah (CC)a kulluk, İslama hizmet-kârlıktır. Ancak bu, yaşanan zamanın şartlarına uygun bir idrakle yürütülür. Zamanın şartlarını idrakten kasıt, mevcut ilim ölçüleri ve teknolojik imkânlar gibi unsurları esas almaktır. Şartlara teslim olmak ise köleliktir.
Ülkücülüğü dava edinmek, İslamî ve millî bir yapı oluşturmak demektir. Fikirler, kararlar, tavırlar ve fiiller bu yapı içinde şekillenirler. Bu şekil ise önce insanın şahsiyetinde yer edinir. Bu özün şekillendirdiği şahsiyet, sırasıyla aileyi, çevreyi, milleti ve âlemi ilgilendiren sorumlulukları gündeme getirir.
Ülkücülüğü dava edinen insan, bunun bütün tezahürlerini hayatına yerleştirir. Aile içinde, komşuluk ilişkilerinde, iş hayatında, akrabalıkta, vatandaşlıkta ve dünya ölçeğinde bu kimlikle yaşar. Çünkü o, davası olan biridir.
Dava, kavga değildir. Dava, fitne değildir. Dava, kopmak değildir. Dava, hayalperestlik değildir. Dava, beşerî tabuların kölesi olmak değildir.
Dava, hakikati idraktir. Dava, hakikati gün yüzüne çıkarmanın gayretidir. Dava, insan haysiyetinin mü-dafaasıdır. Dava, menfaatlerin üstüne örtülen perdeleri aralamaktır. Dava, sorgulamaktır. Dava, insan olmanın idrakiyle yaşamaktır. Dava, insan-ı kâmil olmaya yürümektir.
Dava adı verilen bu kitap, bazı temel ipuçlarının sıralanmasından ibaret bir metindir. Bu kitapta, dava-nın özüyle ilgili satır başları yer almaktadır. Asıl kaynak, insanın kendi gönlü ve aklıdır. Gönülde yer bula-mayan ve akılda netleşemeyen hiçbir bilgi, fayda sağlamaz.
İnsan idealsiz olamaz. Her insanın idealleri vardır; kiminin şahsî, kiminin ailevî, kimininse millî. İdealin millî ve ulvi olanına dava denir. Dava, insanın hayatına yön ve şekil verir. Dava, insanı, en aşılmaz engellerden aşmaya muvaffak eder. Ve dava, insanı farklı kılar.
Kimin ne davası olursa olsun, bizim davamız bellidir. Bizim davamız, Allah (CC)a kulluk, İslama hizmet-kârlıktır. Ancak bu, yaşanan zamanın şartlarına uygun bir idrakle yürütülür. Zamanın şartlarını idrakten kasıt, mevcut ilim ölçüleri ve teknolojik imkânlar gibi unsurları esas almaktır. Şartlara teslim olmak ise köleliktir.
Ülkücülüğü dava edinmek, İslamî ve millî bir yapı oluşturmak demektir. Fikirler, kararlar, tavırlar ve fiiller bu yapı içinde şekillenirler. Bu şekil ise önce insanın şahsiyetinde yer edinir. Bu özün şekillendirdiği şahsiyet, sırasıyla aileyi, çevreyi, milleti ve âlemi ilgilendiren sorumlulukları gündeme getirir.
Ülkücülüğü dava edinen insan, bunun bütün tezahürlerini hayatına yerleştirir. Aile içinde, komşuluk ilişkilerinde, iş hayatında, akrabalıkta, vatandaşlıkta ve dünya ölçeğinde bu kimlikle yaşar. Çünkü o, davası olan biridir.
Dava, kavga değildir. Dava, fitne değildir. Dava, kopmak değildir. Dava, hayalperestlik değildir. Dava, beşerî tabuların kölesi olmak değildir.
Dava, hakikati idraktir. Dava, hakikati gün yüzüne çıkarmanın gayretidir. Dava, insan haysiyetinin mü-dafaasıdır. Dava, menfaatlerin üstüne örtülen perdeleri aralamaktır. Dava, sorgulamaktır. Dava, insan olmanın idrakiyle yaşamaktır. Dava, insan-ı kâmil olmaya yürümektir.
Dava adı verilen bu kitap, bazı temel ipuçlarının sıralanmasından ibaret bir metindir. Bu kitapta, dava-nın özüyle ilgili satır başları yer almaktadır. Asıl kaynak, insanın kendi gönlü ve aklıdır. Gönülde yer bula-mayan ve akılda netleşemeyen hiçbir bilgi, fayda sağlamaz.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.