9786051463070
378916
https://www.turkishbooks.com/books/ceza-hukuku-ve-kabahatler-hukukunda-zamanasimi-p378916.html
Ceza Hukuku ve Kabahatler Hukukunda Zamanaşımı
11.76
En son tarih itibariyle tümüyle taranarak kitaba alınan
3. 000 i aşkın Yargıtay içtihadıyla zenginleştirilmiş;
Dava Zamanaşımı
Ceza Zamanaşımı
Kabahatlerde Zamanaşımı
Vergi Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
İcra ve İflâs Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
Suçluların Geri Verilmesinde Zamanaşımı
Özel Kanunlardaki Diğer Zamanaşımı Düzenlemeleri
Zamanaşımında Lehe Kanunun Tespiti
Zamanaşımında Kanunyolları
Suçlar ve Cezaların Zamanaşımı Sürelerini İçeren Tablolar
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girmesinin üzerinden geçen yaklaşık dokuz yıllık sürede, doktrin ile uygulama arasında kurulan köprüde, akademisyenle uygulayıcı arasında meydana gelen yakınlaşma sevindiricidir. Bu olumlu gelişmeye karşılık, ne yazık ki Türk hukuk tarihinde eşine az rastlanır bir kitap furyası da başlamış, bilimsel ve kollektif çalışmalar yerine, deyim yerindeyse derme çatma eserlerden oluşan bir kitap mezarlığı yaratılmıştır. Çıkar kaygısının ön plana çıktığı bilgi kirliliği içerisinde emeğe saygının hiç önemsenmediğinin kanıtlarını işte bu mezarlıkta bulmak mümkündür. Azalmak şöyle dursun, giderek artan ve bu paralelde ahlâk yozlaşması doğuran bahis mevzuu anlayıştan incinmiş bir Türk hukukçusu olarak umudum kırılmıştır.
Kanunun doğru yorumlanmasında önemli misyonu haiz Yargıtay da, geçen onca zamana rağmen, özellikle değişiklikler sonucu kapsama alanı genişletilen ve kanun uygulayıcılarının elinde adeta hikmeti kendinden menkul bir kuruma dönüşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması yüzünden, yeni düzenlemelerin beraberinde getirmiş olduğu sorunlara açık vaziyet alamamıştır.
Elinizdeki eser, tüm bu endişeler göz ardı edilmeksizin kaleme alınmıştır. Sınırlı sayıda suç tipleri bir yana bırakılacak olursa, ceza hukukunda dava ve ceza zamanaşımına ilişkin hükümler, hemen her suç için uygulanma kabiliyetine sahiptir. Yoğun uygulama alanı bulan dava ve ceza zamanaşımı konusu incelenirken, şimdiye dek akademisyenlerin ceza hukuku genelinde ve konu özelinde yazmış oldukları eserlerden azami ölçüde yararlanılmıştır. Bunun yanı sıra, Yargıtay'ın eserin baskı tarihine dek vermiş olduğu tüm kararları, deyim yerindeyse bir tanesi dahi atlanmadan teker teker taranmış, en önemlileri çalışmaya alınmıştır.
5237 sayılı TCKnın benimsediği yeni sistem karşısında mevcut içtihatların işlevsiz kaldığı yönündeki endişeler bir yana bırakılarak, önem ve güncelliklerini hâlâ sürdüren eski tarihli kararları da çalışmada ilgili oldukları yerlere işlenmiştir. Uygulama ile doktrin bütünlüğü sağlanmaya çalışılırken, genellikle yapıldığı üzere gerekçeden öteye gitmeyen ve aydınlatıcı olmaktan uzak düşen birkaç açıklamanın ardına kararları sıralamak yerine, hemen tamamı konu açıklamalarının ilgili kısımlarına yansıtılarak okuyucuya bilgiye en az zaman sarfıyla ulaşmada kolaylık sağlanmıştır. Bu uğraşın, çalışmaya, konu hakkında yazılan eserlerin hiç birinde bulunmayan özellik kazandırdığını belirtmek gerekir. Eserde 3. 000i aşkın içtihada yer verilmiş olması, gösterilen çabanın bir başka delilidir.
3. 000 i aşkın Yargıtay içtihadıyla zenginleştirilmiş;
Dava Zamanaşımı
Ceza Zamanaşımı
Kabahatlerde Zamanaşımı
Vergi Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
İcra ve İflâs Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
Suçluların Geri Verilmesinde Zamanaşımı
Özel Kanunlardaki Diğer Zamanaşımı Düzenlemeleri
Zamanaşımında Lehe Kanunun Tespiti
Zamanaşımında Kanunyolları
Suçlar ve Cezaların Zamanaşımı Sürelerini İçeren Tablolar
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girmesinin üzerinden geçen yaklaşık dokuz yıllık sürede, doktrin ile uygulama arasında kurulan köprüde, akademisyenle uygulayıcı arasında meydana gelen yakınlaşma sevindiricidir. Bu olumlu gelişmeye karşılık, ne yazık ki Türk hukuk tarihinde eşine az rastlanır bir kitap furyası da başlamış, bilimsel ve kollektif çalışmalar yerine, deyim yerindeyse derme çatma eserlerden oluşan bir kitap mezarlığı yaratılmıştır. Çıkar kaygısının ön plana çıktığı bilgi kirliliği içerisinde emeğe saygının hiç önemsenmediğinin kanıtlarını işte bu mezarlıkta bulmak mümkündür. Azalmak şöyle dursun, giderek artan ve bu paralelde ahlâk yozlaşması doğuran bahis mevzuu anlayıştan incinmiş bir Türk hukukçusu olarak umudum kırılmıştır.
Kanunun doğru yorumlanmasında önemli misyonu haiz Yargıtay da, geçen onca zamana rağmen, özellikle değişiklikler sonucu kapsama alanı genişletilen ve kanun uygulayıcılarının elinde adeta hikmeti kendinden menkul bir kuruma dönüşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması yüzünden, yeni düzenlemelerin beraberinde getirmiş olduğu sorunlara açık vaziyet alamamıştır.
Elinizdeki eser, tüm bu endişeler göz ardı edilmeksizin kaleme alınmıştır. Sınırlı sayıda suç tipleri bir yana bırakılacak olursa, ceza hukukunda dava ve ceza zamanaşımına ilişkin hükümler, hemen her suç için uygulanma kabiliyetine sahiptir. Yoğun uygulama alanı bulan dava ve ceza zamanaşımı konusu incelenirken, şimdiye dek akademisyenlerin ceza hukuku genelinde ve konu özelinde yazmış oldukları eserlerden azami ölçüde yararlanılmıştır. Bunun yanı sıra, Yargıtay'ın eserin baskı tarihine dek vermiş olduğu tüm kararları, deyim yerindeyse bir tanesi dahi atlanmadan teker teker taranmış, en önemlileri çalışmaya alınmıştır.
5237 sayılı TCKnın benimsediği yeni sistem karşısında mevcut içtihatların işlevsiz kaldığı yönündeki endişeler bir yana bırakılarak, önem ve güncelliklerini hâlâ sürdüren eski tarihli kararları da çalışmada ilgili oldukları yerlere işlenmiştir. Uygulama ile doktrin bütünlüğü sağlanmaya çalışılırken, genellikle yapıldığı üzere gerekçeden öteye gitmeyen ve aydınlatıcı olmaktan uzak düşen birkaç açıklamanın ardına kararları sıralamak yerine, hemen tamamı konu açıklamalarının ilgili kısımlarına yansıtılarak okuyucuya bilgiye en az zaman sarfıyla ulaşmada kolaylık sağlanmıştır. Bu uğraşın, çalışmaya, konu hakkında yazılan eserlerin hiç birinde bulunmayan özellik kazandırdığını belirtmek gerekir. Eserde 3. 000i aşkın içtihada yer verilmiş olması, gösterilen çabanın bir başka delilidir.
En son tarih itibariyle tümüyle taranarak kitaba alınan
3. 000 i aşkın Yargıtay içtihadıyla zenginleştirilmiş;
Dava Zamanaşımı
Ceza Zamanaşımı
Kabahatlerde Zamanaşımı
Vergi Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
İcra ve İflâs Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
Suçluların Geri Verilmesinde Zamanaşımı
Özel Kanunlardaki Diğer Zamanaşımı Düzenlemeleri
Zamanaşımında Lehe Kanunun Tespiti
Zamanaşımında Kanunyolları
Suçlar ve Cezaların Zamanaşımı Sürelerini İçeren Tablolar
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girmesinin üzerinden geçen yaklaşık dokuz yıllık sürede, doktrin ile uygulama arasında kurulan köprüde, akademisyenle uygulayıcı arasında meydana gelen yakınlaşma sevindiricidir. Bu olumlu gelişmeye karşılık, ne yazık ki Türk hukuk tarihinde eşine az rastlanır bir kitap furyası da başlamış, bilimsel ve kollektif çalışmalar yerine, deyim yerindeyse derme çatma eserlerden oluşan bir kitap mezarlığı yaratılmıştır. Çıkar kaygısının ön plana çıktığı bilgi kirliliği içerisinde emeğe saygının hiç önemsenmediğinin kanıtlarını işte bu mezarlıkta bulmak mümkündür. Azalmak şöyle dursun, giderek artan ve bu paralelde ahlâk yozlaşması doğuran bahis mevzuu anlayıştan incinmiş bir Türk hukukçusu olarak umudum kırılmıştır.
Kanunun doğru yorumlanmasında önemli misyonu haiz Yargıtay da, geçen onca zamana rağmen, özellikle değişiklikler sonucu kapsama alanı genişletilen ve kanun uygulayıcılarının elinde adeta hikmeti kendinden menkul bir kuruma dönüşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması yüzünden, yeni düzenlemelerin beraberinde getirmiş olduğu sorunlara açık vaziyet alamamıştır.
Elinizdeki eser, tüm bu endişeler göz ardı edilmeksizin kaleme alınmıştır. Sınırlı sayıda suç tipleri bir yana bırakılacak olursa, ceza hukukunda dava ve ceza zamanaşımına ilişkin hükümler, hemen her suç için uygulanma kabiliyetine sahiptir. Yoğun uygulama alanı bulan dava ve ceza zamanaşımı konusu incelenirken, şimdiye dek akademisyenlerin ceza hukuku genelinde ve konu özelinde yazmış oldukları eserlerden azami ölçüde yararlanılmıştır. Bunun yanı sıra, Yargıtay'ın eserin baskı tarihine dek vermiş olduğu tüm kararları, deyim yerindeyse bir tanesi dahi atlanmadan teker teker taranmış, en önemlileri çalışmaya alınmıştır.
5237 sayılı TCKnın benimsediği yeni sistem karşısında mevcut içtihatların işlevsiz kaldığı yönündeki endişeler bir yana bırakılarak, önem ve güncelliklerini hâlâ sürdüren eski tarihli kararları da çalışmada ilgili oldukları yerlere işlenmiştir. Uygulama ile doktrin bütünlüğü sağlanmaya çalışılırken, genellikle yapıldığı üzere gerekçeden öteye gitmeyen ve aydınlatıcı olmaktan uzak düşen birkaç açıklamanın ardına kararları sıralamak yerine, hemen tamamı konu açıklamalarının ilgili kısımlarına yansıtılarak okuyucuya bilgiye en az zaman sarfıyla ulaşmada kolaylık sağlanmıştır. Bu uğraşın, çalışmaya, konu hakkında yazılan eserlerin hiç birinde bulunmayan özellik kazandırdığını belirtmek gerekir. Eserde 3. 000i aşkın içtihada yer verilmiş olması, gösterilen çabanın bir başka delilidir.
3. 000 i aşkın Yargıtay içtihadıyla zenginleştirilmiş;
Dava Zamanaşımı
Ceza Zamanaşımı
Kabahatlerde Zamanaşımı
Vergi Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
İcra ve İflâs Suçları ve Kabahatlerinde Zamanaşımı
Suçluların Geri Verilmesinde Zamanaşımı
Özel Kanunlardaki Diğer Zamanaşımı Düzenlemeleri
Zamanaşımında Lehe Kanunun Tespiti
Zamanaşımında Kanunyolları
Suçlar ve Cezaların Zamanaşımı Sürelerini İçeren Tablolar
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girmesinin üzerinden geçen yaklaşık dokuz yıllık sürede, doktrin ile uygulama arasında kurulan köprüde, akademisyenle uygulayıcı arasında meydana gelen yakınlaşma sevindiricidir. Bu olumlu gelişmeye karşılık, ne yazık ki Türk hukuk tarihinde eşine az rastlanır bir kitap furyası da başlamış, bilimsel ve kollektif çalışmalar yerine, deyim yerindeyse derme çatma eserlerden oluşan bir kitap mezarlığı yaratılmıştır. Çıkar kaygısının ön plana çıktığı bilgi kirliliği içerisinde emeğe saygının hiç önemsenmediğinin kanıtlarını işte bu mezarlıkta bulmak mümkündür. Azalmak şöyle dursun, giderek artan ve bu paralelde ahlâk yozlaşması doğuran bahis mevzuu anlayıştan incinmiş bir Türk hukukçusu olarak umudum kırılmıştır.
Kanunun doğru yorumlanmasında önemli misyonu haiz Yargıtay da, geçen onca zamana rağmen, özellikle değişiklikler sonucu kapsama alanı genişletilen ve kanun uygulayıcılarının elinde adeta hikmeti kendinden menkul bir kuruma dönüşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması yüzünden, yeni düzenlemelerin beraberinde getirmiş olduğu sorunlara açık vaziyet alamamıştır.
Elinizdeki eser, tüm bu endişeler göz ardı edilmeksizin kaleme alınmıştır. Sınırlı sayıda suç tipleri bir yana bırakılacak olursa, ceza hukukunda dava ve ceza zamanaşımına ilişkin hükümler, hemen her suç için uygulanma kabiliyetine sahiptir. Yoğun uygulama alanı bulan dava ve ceza zamanaşımı konusu incelenirken, şimdiye dek akademisyenlerin ceza hukuku genelinde ve konu özelinde yazmış oldukları eserlerden azami ölçüde yararlanılmıştır. Bunun yanı sıra, Yargıtay'ın eserin baskı tarihine dek vermiş olduğu tüm kararları, deyim yerindeyse bir tanesi dahi atlanmadan teker teker taranmış, en önemlileri çalışmaya alınmıştır.
5237 sayılı TCKnın benimsediği yeni sistem karşısında mevcut içtihatların işlevsiz kaldığı yönündeki endişeler bir yana bırakılarak, önem ve güncelliklerini hâlâ sürdüren eski tarihli kararları da çalışmada ilgili oldukları yerlere işlenmiştir. Uygulama ile doktrin bütünlüğü sağlanmaya çalışılırken, genellikle yapıldığı üzere gerekçeden öteye gitmeyen ve aydınlatıcı olmaktan uzak düşen birkaç açıklamanın ardına kararları sıralamak yerine, hemen tamamı konu açıklamalarının ilgili kısımlarına yansıtılarak okuyucuya bilgiye en az zaman sarfıyla ulaşmada kolaylık sağlanmıştır. Bu uğraşın, çalışmaya, konu hakkında yazılan eserlerin hiç birinde bulunmayan özellik kazandırdığını belirtmek gerekir. Eserde 3. 000i aşkın içtihada yer verilmiş olması, gösterilen çabanın bir başka delilidir.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.