9786052963340
435002
https://www.turkishbooks.com/books/babama-japonyayi-sevdiren-kadin-p435002.html
Babama Japonya'yı Sevdiren Kadın
10.08
İnternetin henüz olmadığı bir dönemde iki genç, birbirlerinden çok uzak iki ülkede birbirlerinden
habersiz kendi ülkelerinde yaşamakta ve okula gitmektedirler. Bu gençler dünyada kendini geçerli bir
dil olarak kabul ettiren İngilizceyi öğrenmek istemektedirler. Gençlerden biri Türkiye'de hem
çalışmakta hem de açıktan okumaktadır. Zamanını değerlendirmek için bir kurum vasıtasıyla
"uzaktan mektupla öğretim" sistemiyle İngilizce öğrenmeye çalışmaktadır. Eğitim aldığı kurum
öğrenimi hızlandırmak için kendisinden mektuplaşmak üzere bir mektup yazmasını ister. Aradan altı
ay gibi zaman geçer ve kendisine Hitomi adlı Japon kızdan bir mektup gelir. Gencin almakta olduğu
eğitim bir yılda tamamlanmasına rağmen, o mektupla başlayan yazışma sekiz-on yıl sürmüş,
sonunda arkadaşlık dostluğa, dostluk kavuşması imkânsız bir aşka dönüşmüştür. İmkânsızlık
yüzünden bir türlü kavuşamayan gençler kendi ülkelerinde evlenmiş, kendilerine yeni bir hayat
çizmişlerdir. Aradan otuz yıla yakın bir zaman geçmiş, Türkiye'de yaşayan gencin büyüyen oğlu
okuyarak doktor olmuş ve doktora yapmak üzere Japonya'ya gitmiştir. Hitomi Hanım ailesinin rızası
dışında kendi ülkesinden biriyle evlenmiş, kısa bir süre sonra ikiz kızları olmuş ve geçimsizlik
yüzünden eşinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Mahkeme kızlarından Ayumi'yi babasına, Yumi'yi ise
anneye vermiştir. Alkolik olan baba ihtiyaçlarını karşılamak için kızını çocukları olmayan bir aileye
evlatlık olarak vermek zorunda kalmıştır. Ayumi, okuyarak doktor olmuş ve kader, doktora
yapmakta olduğu üniversitede Türkiyeli bir gençle yolunu birleştirmiştir. Türkiyeli doktor, "Babasına
Japonya'yı Sevdiren Kadını" bulmak üzere yollara düşer. Uzun uğraşlardan sonra kadını Kyoto'da
bulur ve onun misafiri olur. Hitomi Hanım'la yaşayan kızı Yumi okumuş ve edebiyat öğretmeni
habersiz kendi ülkelerinde yaşamakta ve okula gitmektedirler. Bu gençler dünyada kendini geçerli bir
dil olarak kabul ettiren İngilizceyi öğrenmek istemektedirler. Gençlerden biri Türkiye'de hem
çalışmakta hem de açıktan okumaktadır. Zamanını değerlendirmek için bir kurum vasıtasıyla
"uzaktan mektupla öğretim" sistemiyle İngilizce öğrenmeye çalışmaktadır. Eğitim aldığı kurum
öğrenimi hızlandırmak için kendisinden mektuplaşmak üzere bir mektup yazmasını ister. Aradan altı
ay gibi zaman geçer ve kendisine Hitomi adlı Japon kızdan bir mektup gelir. Gencin almakta olduğu
eğitim bir yılda tamamlanmasına rağmen, o mektupla başlayan yazışma sekiz-on yıl sürmüş,
sonunda arkadaşlık dostluğa, dostluk kavuşması imkânsız bir aşka dönüşmüştür. İmkânsızlık
yüzünden bir türlü kavuşamayan gençler kendi ülkelerinde evlenmiş, kendilerine yeni bir hayat
çizmişlerdir. Aradan otuz yıla yakın bir zaman geçmiş, Türkiye'de yaşayan gencin büyüyen oğlu
okuyarak doktor olmuş ve doktora yapmak üzere Japonya'ya gitmiştir. Hitomi Hanım ailesinin rızası
dışında kendi ülkesinden biriyle evlenmiş, kısa bir süre sonra ikiz kızları olmuş ve geçimsizlik
yüzünden eşinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Mahkeme kızlarından Ayumi'yi babasına, Yumi'yi ise
anneye vermiştir. Alkolik olan baba ihtiyaçlarını karşılamak için kızını çocukları olmayan bir aileye
evlatlık olarak vermek zorunda kalmıştır. Ayumi, okuyarak doktor olmuş ve kader, doktora
yapmakta olduğu üniversitede Türkiyeli bir gençle yolunu birleştirmiştir. Türkiyeli doktor, "Babasına
Japonya'yı Sevdiren Kadını" bulmak üzere yollara düşer. Uzun uğraşlardan sonra kadını Kyoto'da
bulur ve onun misafiri olur. Hitomi Hanım'la yaşayan kızı Yumi okumuş ve edebiyat öğretmeni
İnternetin henüz olmadığı bir dönemde iki genç, birbirlerinden çok uzak iki ülkede birbirlerinden
habersiz kendi ülkelerinde yaşamakta ve okula gitmektedirler. Bu gençler dünyada kendini geçerli bir
dil olarak kabul ettiren İngilizceyi öğrenmek istemektedirler. Gençlerden biri Türkiye'de hem
çalışmakta hem de açıktan okumaktadır. Zamanını değerlendirmek için bir kurum vasıtasıyla
"uzaktan mektupla öğretim" sistemiyle İngilizce öğrenmeye çalışmaktadır. Eğitim aldığı kurum
öğrenimi hızlandırmak için kendisinden mektuplaşmak üzere bir mektup yazmasını ister. Aradan altı
ay gibi zaman geçer ve kendisine Hitomi adlı Japon kızdan bir mektup gelir. Gencin almakta olduğu
eğitim bir yılda tamamlanmasına rağmen, o mektupla başlayan yazışma sekiz-on yıl sürmüş,
sonunda arkadaşlık dostluğa, dostluk kavuşması imkânsız bir aşka dönüşmüştür. İmkânsızlık
yüzünden bir türlü kavuşamayan gençler kendi ülkelerinde evlenmiş, kendilerine yeni bir hayat
çizmişlerdir. Aradan otuz yıla yakın bir zaman geçmiş, Türkiye'de yaşayan gencin büyüyen oğlu
okuyarak doktor olmuş ve doktora yapmak üzere Japonya'ya gitmiştir. Hitomi Hanım ailesinin rızası
dışında kendi ülkesinden biriyle evlenmiş, kısa bir süre sonra ikiz kızları olmuş ve geçimsizlik
yüzünden eşinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Mahkeme kızlarından Ayumi'yi babasına, Yumi'yi ise
anneye vermiştir. Alkolik olan baba ihtiyaçlarını karşılamak için kızını çocukları olmayan bir aileye
evlatlık olarak vermek zorunda kalmıştır. Ayumi, okuyarak doktor olmuş ve kader, doktora
yapmakta olduğu üniversitede Türkiyeli bir gençle yolunu birleştirmiştir. Türkiyeli doktor, "Babasına
Japonya'yı Sevdiren Kadını" bulmak üzere yollara düşer. Uzun uğraşlardan sonra kadını Kyoto'da
bulur ve onun misafiri olur. Hitomi Hanım'la yaşayan kızı Yumi okumuş ve edebiyat öğretmeni
habersiz kendi ülkelerinde yaşamakta ve okula gitmektedirler. Bu gençler dünyada kendini geçerli bir
dil olarak kabul ettiren İngilizceyi öğrenmek istemektedirler. Gençlerden biri Türkiye'de hem
çalışmakta hem de açıktan okumaktadır. Zamanını değerlendirmek için bir kurum vasıtasıyla
"uzaktan mektupla öğretim" sistemiyle İngilizce öğrenmeye çalışmaktadır. Eğitim aldığı kurum
öğrenimi hızlandırmak için kendisinden mektuplaşmak üzere bir mektup yazmasını ister. Aradan altı
ay gibi zaman geçer ve kendisine Hitomi adlı Japon kızdan bir mektup gelir. Gencin almakta olduğu
eğitim bir yılda tamamlanmasına rağmen, o mektupla başlayan yazışma sekiz-on yıl sürmüş,
sonunda arkadaşlık dostluğa, dostluk kavuşması imkânsız bir aşka dönüşmüştür. İmkânsızlık
yüzünden bir türlü kavuşamayan gençler kendi ülkelerinde evlenmiş, kendilerine yeni bir hayat
çizmişlerdir. Aradan otuz yıla yakın bir zaman geçmiş, Türkiye'de yaşayan gencin büyüyen oğlu
okuyarak doktor olmuş ve doktora yapmak üzere Japonya'ya gitmiştir. Hitomi Hanım ailesinin rızası
dışında kendi ülkesinden biriyle evlenmiş, kısa bir süre sonra ikiz kızları olmuş ve geçimsizlik
yüzünden eşinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Mahkeme kızlarından Ayumi'yi babasına, Yumi'yi ise
anneye vermiştir. Alkolik olan baba ihtiyaçlarını karşılamak için kızını çocukları olmayan bir aileye
evlatlık olarak vermek zorunda kalmıştır. Ayumi, okuyarak doktor olmuş ve kader, doktora
yapmakta olduğu üniversitede Türkiyeli bir gençle yolunu birleştirmiştir. Türkiyeli doktor, "Babasına
Japonya'yı Sevdiren Kadını" bulmak üzere yollara düşer. Uzun uğraşlardan sonra kadını Kyoto'da
bulur ve onun misafiri olur. Hitomi Hanım'la yaşayan kızı Yumi okumuş ve edebiyat öğretmeni
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.