Aşkın Gayriresmi Tarihi

Stok Kodu:
9789757354406
Boyut:
135-195
Sayfa Sayısı:
64
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2000
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
1.11
0.89
9789757354406
26989
Aşkın Gayriresmi Tarihi
Aşkın Gayriresmi Tarihi
0.888
'Bu kitaptaki şiirlerde, öncelikle tek bir insandan yola çıkıyorum. Yani kendimden.. Kendi öfkemi, umudumu, aşkımı, hüznümü işliyorum. Giderek, buna toplumsal bir kimlik yüklüyorum. Benim yaşadıklarım elbette ki toplumsal bir birlikteliğin izdüşümleri. Daha sonra, bu izdüşümleri koca bir ülkeye yaymaya çalışıyorum. Tüm bunları yapmaya çalışırken; güncelin yanına dünü koyarak, geleceğe taşan bir şiir çatısı oluşturmaya çabalıyorum... yani, sözcüklerin zamanla savaştığı, dönem dönem de seviştiği bir atmosferin şiirleri bunlar... Şiirleri oluştururken, sadece ve sadece kendi vicdanımın sesini dinledim. Bunun aynı zamanda ahlaki bir tavır olduğuna da inanıyorum. Bu şairin vicdanının, esen rüzgardan etkilenmemesi gibi bir düşünceyi ısrarla savunuyorum. Bu nedenle kliklere yaslanmıyorum. Eğer böyle şair olunuyorsa (ya da olunacaksa) bunu kabul etmiyorum. Bir şair şiir yazmalı ve göğsünü gere gere, 'ben şairim' diyebilmeli...' kül şehrin adı bilinmez nice köşesinde sendin artık. orada sen uçarsan kesik baş isyan olur orada susarsan aşk da solar orada karşıla onu biliyorsun onsuz sevişme kimliksiz bir elveda göçebeliğin ateşini taşıyan, sen senfonik bir terkediştir ölüm biliyorsun aşk sürgünde de yakar biliyorsun ya ihanet' -o onursuz savruluş, paslanmış yalan söylence neye ses olabilir ki cızırtıdan öte suskun sevgili ses ver aşk yeşersin...
'Bu kitaptaki şiirlerde, öncelikle tek bir insandan yola çıkıyorum. Yani kendimden.. Kendi öfkemi, umudumu, aşkımı, hüznümü işliyorum. Giderek, buna toplumsal bir kimlik yüklüyorum. Benim yaşadıklarım elbette ki toplumsal bir birlikteliğin izdüşümleri. Daha sonra, bu izdüşümleri koca bir ülkeye yaymaya çalışıyorum. Tüm bunları yapmaya çalışırken; güncelin yanına dünü koyarak, geleceğe taşan bir şiir çatısı oluşturmaya çabalıyorum... yani, sözcüklerin zamanla savaştığı, dönem dönem de seviştiği bir atmosferin şiirleri bunlar... Şiirleri oluştururken, sadece ve sadece kendi vicdanımın sesini dinledim. Bunun aynı zamanda ahlaki bir tavır olduğuna da inanıyorum. Bu şairin vicdanının, esen rüzgardan etkilenmemesi gibi bir düşünceyi ısrarla savunuyorum. Bu nedenle kliklere yaslanmıyorum. Eğer böyle şair olunuyorsa (ya da olunacaksa) bunu kabul etmiyorum. Bir şair şiir yazmalı ve göğsünü gere gere, 'ben şairim' diyebilmeli...' kül şehrin adı bilinmez nice köşesinde sendin artık. orada sen uçarsan kesik baş isyan olur orada susarsan aşk da solar orada karşıla onu biliyorsun onsuz sevişme kimliksiz bir elveda göçebeliğin ateşini taşıyan, sen senfonik bir terkediştir ölüm biliyorsun aşk sürgünde de yakar biliyorsun ya ihanet' -o onursuz savruluş, paslanmış yalan söylence neye ses olabilir ki cızırtıdan öte suskun sevgili ses ver aşk yeşersin...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat