9786057931948
505643
https://www.turkishbooks.com/books/aska-ovgu-p505643.html
Aşka Övgü
6.72
Eski zamanlarda hikâyelere, destanlara, şiirlere, türkülere ve
şarkılara konu olan aşk, maalesef son yıllarda bir anlam
kaymasıyla değer kaybına uğramış görünmektedir. Geçmişte
yüksek bir duygu olan aşk, evrenin var oluş sebebi olarak
değerlendirilip ilahî bir boyut kazanmışken, günümüzde
bayağılaştırılmaya ve âdeta yalnızca cinsellikle bir arada
telaffuz edilmeye çalışılmaktadır. Bunda aşkın, özellikle iletişim
vasıtalarında pespaye bir kullanımla ele alınıp duygusal ve
manevi anlamından uzaklaştırılmasının önemli payı olduğunu
söyleyebiliriz. Duygudan yoksun cinsel ilişkilerin adına aşk
denilmesi, kavram bağlamından uzaklaştırılarak alelade bir
terim hâline getirilmesi ve buna bağlı olarak karşı cinslerin
birbirlerine ulu orta 'aşkım' diye hitap etmeleri, aşkın
yüceliğini ortadan kaldırmaya yönelik çabalar olarak
görülmektedir.
Oysaki aşk, her şeyden önce samimiyet ihtiva eden saf ve temiz
bir duygudur. Elinizdeki bu kitap, harf ve hece sayısı
bakımından satırlarda fazla yer kaplamasa bile, gönüllerde çok
engin bir yere sahip olan aşkın, aşkın (yüce) bir duygu
olduğunun yeniden hatırlatılması gerektiğinden hareketle ve
aşk ile oluşturulmaya çalışıldı. Saflığın, sadeliğin, samimiyetin
ve yüksek duyguların ifadesi olan aşk, yeniden eski temizliğine
ve yüceliğine kavuşturulabilirse, dünyamız da belki
çirkinliklerden
ve
bayağılıklardan
uzaklaşıp
yeniden
yaşanabilir bir yer hâlini alabilir. Bunu başarabilmek adına,
aşka sahip çıkıp kirletmeyelim. O hep temiz kalsın ki insanlık
da yeniden değer kazansın.
şarkılara konu olan aşk, maalesef son yıllarda bir anlam
kaymasıyla değer kaybına uğramış görünmektedir. Geçmişte
yüksek bir duygu olan aşk, evrenin var oluş sebebi olarak
değerlendirilip ilahî bir boyut kazanmışken, günümüzde
bayağılaştırılmaya ve âdeta yalnızca cinsellikle bir arada
telaffuz edilmeye çalışılmaktadır. Bunda aşkın, özellikle iletişim
vasıtalarında pespaye bir kullanımla ele alınıp duygusal ve
manevi anlamından uzaklaştırılmasının önemli payı olduğunu
söyleyebiliriz. Duygudan yoksun cinsel ilişkilerin adına aşk
denilmesi, kavram bağlamından uzaklaştırılarak alelade bir
terim hâline getirilmesi ve buna bağlı olarak karşı cinslerin
birbirlerine ulu orta 'aşkım' diye hitap etmeleri, aşkın
yüceliğini ortadan kaldırmaya yönelik çabalar olarak
görülmektedir.
Oysaki aşk, her şeyden önce samimiyet ihtiva eden saf ve temiz
bir duygudur. Elinizdeki bu kitap, harf ve hece sayısı
bakımından satırlarda fazla yer kaplamasa bile, gönüllerde çok
engin bir yere sahip olan aşkın, aşkın (yüce) bir duygu
olduğunun yeniden hatırlatılması gerektiğinden hareketle ve
aşk ile oluşturulmaya çalışıldı. Saflığın, sadeliğin, samimiyetin
ve yüksek duyguların ifadesi olan aşk, yeniden eski temizliğine
ve yüceliğine kavuşturulabilirse, dünyamız da belki
çirkinliklerden
ve
bayağılıklardan
uzaklaşıp
yeniden
yaşanabilir bir yer hâlini alabilir. Bunu başarabilmek adına,
aşka sahip çıkıp kirletmeyelim. O hep temiz kalsın ki insanlık
da yeniden değer kazansın.
Eski zamanlarda hikâyelere, destanlara, şiirlere, türkülere ve
şarkılara konu olan aşk, maalesef son yıllarda bir anlam
kaymasıyla değer kaybına uğramış görünmektedir. Geçmişte
yüksek bir duygu olan aşk, evrenin var oluş sebebi olarak
değerlendirilip ilahî bir boyut kazanmışken, günümüzde
bayağılaştırılmaya ve âdeta yalnızca cinsellikle bir arada
telaffuz edilmeye çalışılmaktadır. Bunda aşkın, özellikle iletişim
vasıtalarında pespaye bir kullanımla ele alınıp duygusal ve
manevi anlamından uzaklaştırılmasının önemli payı olduğunu
söyleyebiliriz. Duygudan yoksun cinsel ilişkilerin adına aşk
denilmesi, kavram bağlamından uzaklaştırılarak alelade bir
terim hâline getirilmesi ve buna bağlı olarak karşı cinslerin
birbirlerine ulu orta 'aşkım' diye hitap etmeleri, aşkın
yüceliğini ortadan kaldırmaya yönelik çabalar olarak
görülmektedir.
Oysaki aşk, her şeyden önce samimiyet ihtiva eden saf ve temiz
bir duygudur. Elinizdeki bu kitap, harf ve hece sayısı
bakımından satırlarda fazla yer kaplamasa bile, gönüllerde çok
engin bir yere sahip olan aşkın, aşkın (yüce) bir duygu
olduğunun yeniden hatırlatılması gerektiğinden hareketle ve
aşk ile oluşturulmaya çalışıldı. Saflığın, sadeliğin, samimiyetin
ve yüksek duyguların ifadesi olan aşk, yeniden eski temizliğine
ve yüceliğine kavuşturulabilirse, dünyamız da belki
çirkinliklerden
ve
bayağılıklardan
uzaklaşıp
yeniden
yaşanabilir bir yer hâlini alabilir. Bunu başarabilmek adına,
aşka sahip çıkıp kirletmeyelim. O hep temiz kalsın ki insanlık
da yeniden değer kazansın.
şarkılara konu olan aşk, maalesef son yıllarda bir anlam
kaymasıyla değer kaybına uğramış görünmektedir. Geçmişte
yüksek bir duygu olan aşk, evrenin var oluş sebebi olarak
değerlendirilip ilahî bir boyut kazanmışken, günümüzde
bayağılaştırılmaya ve âdeta yalnızca cinsellikle bir arada
telaffuz edilmeye çalışılmaktadır. Bunda aşkın, özellikle iletişim
vasıtalarında pespaye bir kullanımla ele alınıp duygusal ve
manevi anlamından uzaklaştırılmasının önemli payı olduğunu
söyleyebiliriz. Duygudan yoksun cinsel ilişkilerin adına aşk
denilmesi, kavram bağlamından uzaklaştırılarak alelade bir
terim hâline getirilmesi ve buna bağlı olarak karşı cinslerin
birbirlerine ulu orta 'aşkım' diye hitap etmeleri, aşkın
yüceliğini ortadan kaldırmaya yönelik çabalar olarak
görülmektedir.
Oysaki aşk, her şeyden önce samimiyet ihtiva eden saf ve temiz
bir duygudur. Elinizdeki bu kitap, harf ve hece sayısı
bakımından satırlarda fazla yer kaplamasa bile, gönüllerde çok
engin bir yere sahip olan aşkın, aşkın (yüce) bir duygu
olduğunun yeniden hatırlatılması gerektiğinden hareketle ve
aşk ile oluşturulmaya çalışıldı. Saflığın, sadeliğin, samimiyetin
ve yüksek duyguların ifadesi olan aşk, yeniden eski temizliğine
ve yüceliğine kavuşturulabilirse, dünyamız da belki
çirkinliklerden
ve
bayağılıklardan
uzaklaşıp
yeniden
yaşanabilir bir yer hâlini alabilir. Bunu başarabilmek adına,
aşka sahip çıkıp kirletmeyelim. O hep temiz kalsın ki insanlık
da yeniden değer kazansın.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.