9789756146767
132260
https://www.turkishbooks.com/books/ask-fasikulu-p132260.html
Aşk Fasikülü
4.8
Sanırım her şeyin sebebi,
bu topraklarda doğup,
bu deniz kokusunun ciğerlerime dolarken,
martılarımın bana yarenlik etmesiydi.
Ve sanırım,
ben bu şiiri,
henüz,
yeni yazmaya başladım
Ben seni,
Türkiye saati ile seviyorum
nasıl geldiyse içimden ,
öyle çizdim ben seni,
o kadar narin,
o kadar kusursuzdun ...
rötuşsuz aşkım
mevduattan kesilmiş hislerim
ve ayakkabı bağı gibi ,
nutkumu bağlayan bakışlım ...
kapı merceklerinden bakmadan ,evime aldığım,
cevap anahtarlarının açamadığı
soru bankası olan,
şu kapalı yüreğime girdiğinden beri ,
artık kopya çekmek
serbest bu ülkede.....
sen şu girdap yüreğime,
öyle düştün ki kadınım,
şimal yıldızını bulmak için ,
uzun uzun bakmıyorum artık gökyüzüne ...
sen benim ,tombalamsın kadınım,
sayılar kağıdımda olsa da , olmasa da ,
dolmadı ilk çinkom daha..
ister mızıkçı de ,ister oyun bozan
dolmadı daha ,dolmayacak asla!!!
ben resimli ay dergisi ile büyüdüm kadınım,
adı sonradan misilleme olsun diye
erotik gazetelere verilen
tan ile büyüdüm,
ayrılıkçı sevdalara girmeden büyüdüm,
meğerse,
ben ne küçükmüşüm kadınım,
düşmeden mahpusuna
bilemedim..
şiirleri dillerde,kendisi hep içerde olan,
ihanet eden adam muamelesi gören şairlere eş ettin sen beni..
o kadar duyguyum yani,
o kadar adam,
o kadar deli
ve o kadar hasret...
ağır hücre koşullarında senin aşkın,
BEN MÜEBBETİNİ,MUHABBET BELLEDİM KADINIM...
ve ÖLMEK İÇİN DÖNÜLEN ÜLKEM oldun sen benim..
şimdi,
adı sen olan suyu içiyorum, bu sensiz hücrelerde...
velâkin , umurumda değil;
BEN SENİ ,
TÜRKİYE SAATİ İLE SEVİYORUM...
Sanırım her şeyin sebebi,
bu topraklarda doğup,
bu deniz kokusunun ciğerlerime dolarken,
martılarımın bana yarenlik etmesiydi.
Ve sanırım,
ben bu şiiri,
henüz,
yeni yazmaya başladım
Ben seni,
Türkiye saati ile seviyorum
nasıl geldiyse içimden ,
öyle çizdim ben seni,
o kadar narin,
o kadar kusursuzdun ...
rötuşsuz aşkım
mevduattan kesilmiş hislerim
ve ayakkabı bağı gibi ,
nutkumu bağlayan bakışlım ...
kapı merceklerinden bakmadan ,evime aldığım,
cevap anahtarlarının açamadığı
soru bankası olan,
şu kapalı yüreğime girdiğinden beri ,
artık kopya çekmek
serbest bu ülkede.....
sen şu girdap yüreğime,
öyle düştün ki kadınım,
şimal yıldızını bulmak için ,
uzun uzun bakmıyorum artık gökyüzüne ...
sen benim ,tombalamsın kadınım,
sayılar kağıdımda olsa da , olmasa da ,
dolmadı ilk çinkom daha..
ister mızıkçı de ,ister oyun bozan
dolmadı daha ,dolmayacak asla!!!
ben resimli ay dergisi ile büyüdüm kadınım,
adı sonradan misilleme olsun diye
erotik gazetelere verilen
tan ile büyüdüm,
ayrılıkçı sevdalara girmeden büyüdüm,
meğerse,
ben ne küçükmüşüm kadınım,
düşmeden mahpusuna
bilemedim..
şiirleri dillerde,kendisi hep içerde olan,
ihanet eden adam muamelesi gören şairlere eş ettin sen beni..
o kadar duyguyum yani,
o kadar adam,
o kadar deli
ve o kadar hasret...
ağır hücre koşullarında senin aşkın,
BEN MÜEBBETİNİ,MUHABBET BELLEDİM KADINIM...
ve ÖLMEK İÇİN DÖNÜLEN ÜLKEM oldun sen benim..
şimdi,
adı sen olan suyu içiyorum, bu sensiz hücrelerde...
velâkin , umurumda değil;
BEN SENİ ,
TÜRKİYE SAATİ İLE SEVİYORUM...
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.