9786053425427
494963
https://www.turkishbooks.com/books/asik-edebiyatinda-siir-sanati-p494963.html
Aşık Edebiyatında Şiir Sanatı
9.12
Edebiyat, sözün özünü söyleme sanatı; şiir, özün özünü söyleme sanatıdır. Edebiyat sanatçısı ve
edebiyat bilimcisi olmak için zengin bir donanıma sahip olmak gerekir. Zengin bir birikime sahip
olmadan sözün özünü söylemek de, özün özünü söylemek de kolay değildir. Söylenen öz sözden derin
anlamlar çıkarabilmek ve söylenen özün özünü anlayıp tahlil edebilmek de aynı şeklide zengin bir
birikim ister. Şiir tahlili yapan edebiyat bilimcisi; zerrede güneşi, katrede ummanı görebilen sanat
bilgesi, sanat bilginidir. Çünkü şiir; güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilme sanatıdır. Şair ise
güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilen sanatçıdır.
Kitapta; şiir sanatı hakkında düşünceler, âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler, şiir
sanatında ahenk unsurları, şiir sanatında estetik düşünce ve üslûp özellikleri, şiir sanatında şekil ve tür
özellikleri ve şiir sanatında öne çıkan konularla ilgili incelemeler ve incelenen şiir varlığı: metinler yer
almaktadır.
Âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler incelenirken müzik/ ezgi eşliğinde icra, mahlas
alma, usta-çırak ilişkisi, dolu içme/ rüya motifi, atışma / tekellüm ve nazım-nesir karışımından oluşan
bir gelenek olan hikâye anlatma hakkında bilgiler verilmektedir. Âşık edebiyatının uygulamalı eğitim
süreci daha çok "usta-çırak ilişkisi" içinde yer aldığı için, çırak olma, yetişme ve çırak yetiştirme;
ustamalı şiir söyleme, ustamalı hikâye anlatma, ustamalı âşık makamları eşliğinde söyleme, nazire
söyleme, usta/ başka âşıklardan bahsetme gibi uygulamalar da usta-çırak ilişkisi içinde
değerlendirilmektedir.
Şiiri nesirden ayıran en belirgin özellik, şiirin olmazsa olmazları arasında ahengin bulunmasıdır.
Ahengi sağlayan unsurlardan ayak, kafiye, redif, durak, kelime ve ses tekrarları, aliterasyon, asonans
vs. örneklerle incelenmektedir.
Şiir sanatındaki "sözün büyü"sünü anlayabilmek için estetik düşünce birikiminde edebî sanatlar,
mazmunlar, imgeler, dil özellikleri ve metinlerarası ilişkiler hakkında değerlendirmeler, örneklerle
ortaya konmaktadır.
Şiir sanatında nazım şekilleri ve nazım türleri önemli bir yer tutmaktadır. Şekil özellikleri
incelenirken nazım birimi, hane sayısı, vezin ve nazım şekilleri başlıkları altında değerlendirmelere yer
verilmektedir. Tür özellikleri ise gelenek içinde öne çıkan nazım türleri bakımından
değerlendirilmektedir. Âşık edebiyatı şiir sanatında zengin bir konu çeşitliliği bulunur. Bununla birlikte ferdî konulardan
daha çok toplumu yakından ilgilendiren konular öne çıkar. Özellikle "din ve tasavvuf", "millî
duygular", "insan ve toplum" ve "aşk" konulu şiirlerin daha fazla söylendiği / yazıldığı, "sistematik
tahlil" yönteminden yararlanarak incelenen şiir varlığından anlaşılmaktadır.
edebiyat bilimcisi olmak için zengin bir donanıma sahip olmak gerekir. Zengin bir birikime sahip
olmadan sözün özünü söylemek de, özün özünü söylemek de kolay değildir. Söylenen öz sözden derin
anlamlar çıkarabilmek ve söylenen özün özünü anlayıp tahlil edebilmek de aynı şeklide zengin bir
birikim ister. Şiir tahlili yapan edebiyat bilimcisi; zerrede güneşi, katrede ummanı görebilen sanat
bilgesi, sanat bilginidir. Çünkü şiir; güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilme sanatıdır. Şair ise
güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilen sanatçıdır.
Kitapta; şiir sanatı hakkında düşünceler, âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler, şiir
sanatında ahenk unsurları, şiir sanatında estetik düşünce ve üslûp özellikleri, şiir sanatında şekil ve tür
özellikleri ve şiir sanatında öne çıkan konularla ilgili incelemeler ve incelenen şiir varlığı: metinler yer
almaktadır.
Âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler incelenirken müzik/ ezgi eşliğinde icra, mahlas
alma, usta-çırak ilişkisi, dolu içme/ rüya motifi, atışma / tekellüm ve nazım-nesir karışımından oluşan
bir gelenek olan hikâye anlatma hakkında bilgiler verilmektedir. Âşık edebiyatının uygulamalı eğitim
süreci daha çok "usta-çırak ilişkisi" içinde yer aldığı için, çırak olma, yetişme ve çırak yetiştirme;
ustamalı şiir söyleme, ustamalı hikâye anlatma, ustamalı âşık makamları eşliğinde söyleme, nazire
söyleme, usta/ başka âşıklardan bahsetme gibi uygulamalar da usta-çırak ilişkisi içinde
değerlendirilmektedir.
Şiiri nesirden ayıran en belirgin özellik, şiirin olmazsa olmazları arasında ahengin bulunmasıdır.
Ahengi sağlayan unsurlardan ayak, kafiye, redif, durak, kelime ve ses tekrarları, aliterasyon, asonans
vs. örneklerle incelenmektedir.
Şiir sanatındaki "sözün büyü"sünü anlayabilmek için estetik düşünce birikiminde edebî sanatlar,
mazmunlar, imgeler, dil özellikleri ve metinlerarası ilişkiler hakkında değerlendirmeler, örneklerle
ortaya konmaktadır.
Şiir sanatında nazım şekilleri ve nazım türleri önemli bir yer tutmaktadır. Şekil özellikleri
incelenirken nazım birimi, hane sayısı, vezin ve nazım şekilleri başlıkları altında değerlendirmelere yer
verilmektedir. Tür özellikleri ise gelenek içinde öne çıkan nazım türleri bakımından
değerlendirilmektedir. Âşık edebiyatı şiir sanatında zengin bir konu çeşitliliği bulunur. Bununla birlikte ferdî konulardan
daha çok toplumu yakından ilgilendiren konular öne çıkar. Özellikle "din ve tasavvuf", "millî
duygular", "insan ve toplum" ve "aşk" konulu şiirlerin daha fazla söylendiği / yazıldığı, "sistematik
tahlil" yönteminden yararlanarak incelenen şiir varlığından anlaşılmaktadır.
Edebiyat, sözün özünü söyleme sanatı; şiir, özün özünü söyleme sanatıdır. Edebiyat sanatçısı ve
edebiyat bilimcisi olmak için zengin bir donanıma sahip olmak gerekir. Zengin bir birikime sahip
olmadan sözün özünü söylemek de, özün özünü söylemek de kolay değildir. Söylenen öz sözden derin
anlamlar çıkarabilmek ve söylenen özün özünü anlayıp tahlil edebilmek de aynı şeklide zengin bir
birikim ister. Şiir tahlili yapan edebiyat bilimcisi; zerrede güneşi, katrede ummanı görebilen sanat
bilgesi, sanat bilginidir. Çünkü şiir; güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilme sanatıdır. Şair ise
güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilen sanatçıdır.
Kitapta; şiir sanatı hakkında düşünceler, âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler, şiir
sanatında ahenk unsurları, şiir sanatında estetik düşünce ve üslûp özellikleri, şiir sanatında şekil ve tür
özellikleri ve şiir sanatında öne çıkan konularla ilgili incelemeler ve incelenen şiir varlığı: metinler yer
almaktadır.
Âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler incelenirken müzik/ ezgi eşliğinde icra, mahlas
alma, usta-çırak ilişkisi, dolu içme/ rüya motifi, atışma / tekellüm ve nazım-nesir karışımından oluşan
bir gelenek olan hikâye anlatma hakkında bilgiler verilmektedir. Âşık edebiyatının uygulamalı eğitim
süreci daha çok "usta-çırak ilişkisi" içinde yer aldığı için, çırak olma, yetişme ve çırak yetiştirme;
ustamalı şiir söyleme, ustamalı hikâye anlatma, ustamalı âşık makamları eşliğinde söyleme, nazire
söyleme, usta/ başka âşıklardan bahsetme gibi uygulamalar da usta-çırak ilişkisi içinde
değerlendirilmektedir.
Şiiri nesirden ayıran en belirgin özellik, şiirin olmazsa olmazları arasında ahengin bulunmasıdır.
Ahengi sağlayan unsurlardan ayak, kafiye, redif, durak, kelime ve ses tekrarları, aliterasyon, asonans
vs. örneklerle incelenmektedir.
Şiir sanatındaki "sözün büyü"sünü anlayabilmek için estetik düşünce birikiminde edebî sanatlar,
mazmunlar, imgeler, dil özellikleri ve metinlerarası ilişkiler hakkında değerlendirmeler, örneklerle
ortaya konmaktadır.
Şiir sanatında nazım şekilleri ve nazım türleri önemli bir yer tutmaktadır. Şekil özellikleri
incelenirken nazım birimi, hane sayısı, vezin ve nazım şekilleri başlıkları altında değerlendirmelere yer
verilmektedir. Tür özellikleri ise gelenek içinde öne çıkan nazım türleri bakımından
değerlendirilmektedir. Âşık edebiyatı şiir sanatında zengin bir konu çeşitliliği bulunur. Bununla birlikte ferdî konulardan
daha çok toplumu yakından ilgilendiren konular öne çıkar. Özellikle "din ve tasavvuf", "millî
duygular", "insan ve toplum" ve "aşk" konulu şiirlerin daha fazla söylendiği / yazıldığı, "sistematik
tahlil" yönteminden yararlanarak incelenen şiir varlığından anlaşılmaktadır.
edebiyat bilimcisi olmak için zengin bir donanıma sahip olmak gerekir. Zengin bir birikime sahip
olmadan sözün özünü söylemek de, özün özünü söylemek de kolay değildir. Söylenen öz sözden derin
anlamlar çıkarabilmek ve söylenen özün özünü anlayıp tahlil edebilmek de aynı şeklide zengin bir
birikim ister. Şiir tahlili yapan edebiyat bilimcisi; zerrede güneşi, katrede ummanı görebilen sanat
bilgesi, sanat bilginidir. Çünkü şiir; güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilme sanatıdır. Şair ise
güneşi zerreye, ummanı katreye sığdırabilen sanatçıdır.
Kitapta; şiir sanatı hakkında düşünceler, âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler, şiir
sanatında ahenk unsurları, şiir sanatında estetik düşünce ve üslûp özellikleri, şiir sanatında şekil ve tür
özellikleri ve şiir sanatında öne çıkan konularla ilgili incelemeler ve incelenen şiir varlığı: metinler yer
almaktadır.
Âşık edebiyatı şiir sanatını oluşturan gelenekler incelenirken müzik/ ezgi eşliğinde icra, mahlas
alma, usta-çırak ilişkisi, dolu içme/ rüya motifi, atışma / tekellüm ve nazım-nesir karışımından oluşan
bir gelenek olan hikâye anlatma hakkında bilgiler verilmektedir. Âşık edebiyatının uygulamalı eğitim
süreci daha çok "usta-çırak ilişkisi" içinde yer aldığı için, çırak olma, yetişme ve çırak yetiştirme;
ustamalı şiir söyleme, ustamalı hikâye anlatma, ustamalı âşık makamları eşliğinde söyleme, nazire
söyleme, usta/ başka âşıklardan bahsetme gibi uygulamalar da usta-çırak ilişkisi içinde
değerlendirilmektedir.
Şiiri nesirden ayıran en belirgin özellik, şiirin olmazsa olmazları arasında ahengin bulunmasıdır.
Ahengi sağlayan unsurlardan ayak, kafiye, redif, durak, kelime ve ses tekrarları, aliterasyon, asonans
vs. örneklerle incelenmektedir.
Şiir sanatındaki "sözün büyü"sünü anlayabilmek için estetik düşünce birikiminde edebî sanatlar,
mazmunlar, imgeler, dil özellikleri ve metinlerarası ilişkiler hakkında değerlendirmeler, örneklerle
ortaya konmaktadır.
Şiir sanatında nazım şekilleri ve nazım türleri önemli bir yer tutmaktadır. Şekil özellikleri
incelenirken nazım birimi, hane sayısı, vezin ve nazım şekilleri başlıkları altında değerlendirmelere yer
verilmektedir. Tür özellikleri ise gelenek içinde öne çıkan nazım türleri bakımından
değerlendirilmektedir. Âşık edebiyatı şiir sanatında zengin bir konu çeşitliliği bulunur. Bununla birlikte ferdî konulardan
daha çok toplumu yakından ilgilendiren konular öne çıkar. Özellikle "din ve tasavvuf", "millî
duygular", "insan ve toplum" ve "aşk" konulu şiirlerin daha fazla söylendiği / yazıldığı, "sistematik
tahlil" yönteminden yararlanarak incelenen şiir varlığından anlaşılmaktadır.
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.