9786059389174
174921
https://www.turkishbooks.com/books/asar-i-atika-p174921.html
Asar-ı Atika Osmanlı İmparatorluğu'nda Arkeoloji Siyaseti
8.16
Eski eserlerin sahibi kimdir? Günümüzde uluslararası anlaşmazlıklarda
canlı bir yer tutan bu alışılmış sorudan yola çıkan Asar-ı Atika, eski
eserler üzerinden geçmişi sahiplenme olgusunu siyasi ve kültürel
boyutlarıyla ele alıyor. Arkeolojinin akademik bir disiplin haline
geldiği 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başında, arkeoloji ve ulus kurma
pratikleri arasındaki ilişkiye disiplinlerarası bir bakış açısıyla
yaklaşıyor. Hükümetlerin, müzelerin, arkeologların ve kazı işçilerinin
eski eserler üzerindeki hak iddialarını inceleyerek arkeolojinin
kültürlerarası ilişkiler ve iktidar mücadelelerinde oynadığı rolü ortaya
koyuyor. Zeynep Çelik, Osmanlı İmparatorluğu sınırları içindeki eski
eserlere dair uluslararası söylemi açığa çıkarırken, Avrupa müzelerine
nazaran yeni oluşan iki müzenin kuruluş ve büyüme süreçlerini de
karşılaştırıyor: İstanbul'daki Müze-i Hümayun ve New York'taki
Metropolitan Museum of Art. Çalışmasında kurumların ötesine uzanarak
Batılılar, Osmanlı memurları ve işçiler arasındaki etkileşimi çözümleyen
Çelik, kazı işçilerinin sesi gibi arkeoloji tarihinde geri planda
kalmış bakış açılarını da gündeme getiriyor. İngilizce aslıyla aynı anda
Türkçede.
(Tanıtım Bülteninden)
(Tanıtım Bülteninden)
Eski eserlerin sahibi kimdir? Günümüzde uluslararası anlaşmazlıklarda
canlı bir yer tutan bu alışılmış sorudan yola çıkan Asar-ı Atika, eski
eserler üzerinden geçmişi sahiplenme olgusunu siyasi ve kültürel
boyutlarıyla ele alıyor. Arkeolojinin akademik bir disiplin haline
geldiği 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başında, arkeoloji ve ulus kurma
pratikleri arasındaki ilişkiye disiplinlerarası bir bakış açısıyla
yaklaşıyor. Hükümetlerin, müzelerin, arkeologların ve kazı işçilerinin
eski eserler üzerindeki hak iddialarını inceleyerek arkeolojinin
kültürlerarası ilişkiler ve iktidar mücadelelerinde oynadığı rolü ortaya
koyuyor. Zeynep Çelik, Osmanlı İmparatorluğu sınırları içindeki eski
eserlere dair uluslararası söylemi açığa çıkarırken, Avrupa müzelerine
nazaran yeni oluşan iki müzenin kuruluş ve büyüme süreçlerini de
karşılaştırıyor: İstanbul'daki Müze-i Hümayun ve New York'taki
Metropolitan Museum of Art. Çalışmasında kurumların ötesine uzanarak
Batılılar, Osmanlı memurları ve işçiler arasındaki etkileşimi çözümleyen
Çelik, kazı işçilerinin sesi gibi arkeoloji tarihinde geri planda
kalmış bakış açılarını da gündeme getiriyor. İngilizce aslıyla aynı anda
Türkçede.
(Tanıtım Bülteninden)
(Tanıtım Bülteninden)
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.