9786055765057
104079
https://www.turkishbooks.com/books/amtafarak-p104079.html
Amtafarak
1.554
Amtafarak, karafatmanın tersten okunuşu.
Bu durum, yalnızca adlandırmayla sınırlı kalmıyor; yaşamın tersten algısı üzerinden gelişen görme ve yorumlama biçimi olarak kitaptaki öykülere damgasını vuruyor. Murat Şahinin öyküyü ve yaşamı nasıl gördüğüne dair birçok ipucu taşıyor bu sözcük.
Amtafarakta iki ana izlek yer alıyor; biri, çeşitli yönleriyle ölüm gerçeği; öteki kadın-erkek ilişkilerindeki sancılı durum ve kırılmalar. Öykülerin çoğunda ölümün nefes aldığını fark ediyor, karanlığın kol gezdiğini görüyoruz. Yazarın ölüme bakışı tersten bir bakış; öykülerinde ölümü dıştan, dış gerçek olarak değil, tam tersine içten, iç gerçek olarak tahayyül ederek gösteriyor bize. Durmadan genişleyen bir evren gibi, öykünün atardamarlarında ölüm dolaşıyor. Ölümün gizeminin ardına düşüyor, fantastik renkler taşıyan öykü kurgularının içinde kayboluyoruz. Kadın-erkek ilişkilerinin daha çok aldatma ve aldanışlar bağlamında ele alındığını, iç dünyalardaki yoğun çatışmaların dış ya da iç şiddet biçiminde yansıtıldığını görüyoruz.
Yazar, gizem ve merak boyutunun yanı sıra ayrıntılarda titiz yaklaşımlarla okurun ilgisini ayakta tutmayı başarıyor. Öykülerin birinci tekil kişi anlatımıyla yazılmış olması, gerçeklik ya da yaşanmışlık duygusu yarattığı için işlevsel değer taşıyor. Her öyküde etkileyici ve çarpıcı bir bitişin yer aldığı görülüyor.
Kitaba adını veren öyküde, yerin karanlıklarından yukarıya doğru çevrimlenen karafatmanın bakışından, sokakların ve karanlığın acımasız evrenini görebiliyoruz. Dış dünyanın boyutları büyürken, böceksiliğin dayanılmaz zorlukları başlıyor. Geceleri kentin çöplerinde dolaşan karafatma, biz insanların dünyasındaki kirliliği; sürekli atık ve çöp üreten yaratıklar olduğumuzu gösteriyor. Bunun için dünyaya tersten bir böcek bakışı yeterli oluyor. Karanlıkların karafatması, insanların baskısıyla öldüğünde ters dönüyor ve amtafarak oluyor. Karafatma, toplumun itilmiş, karanlığa terk edilmiş ve ezilmiş bireylerini temsil eden bir metafor olarak da kullanılıyor yazar tarafından.
Bir İzmir rüzgârı, kitabın sayfalarından Konak Meydanına, özellikle Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesinde akan kalabalığa, kitapçı vitrinlerine, lokantalara, eğlence yerlerine, tarihi mekânlara doğru esiyor. Bu esinti, kitaptaki kara öykülere İzmir rengi kazandırıyor. Murat Şahin, ilk kitabı Amtafarakta gelecek için umut veren bir öykücü olduğunun müjdesini veriyor. Öyküler yoluyla bakış açısını değiştirmek isteyenler için Amtafarak uygun bir kitap.
Hülya Soyşekerci
-----------
Aşkın ve hayatın türlü halleri karşısında kadın ve erkeğin duygu ve davranışları gerçekçi olduğu kadar, insanın içine işleyecek denli içtenlik ve cesaretle betimlenmiş. Aşk, ihanet, terk edilme, arkadaşlık izlekleri son derece çarpıcı bir biçimde ele alınmış. Özellikle kitaba adını veren Amtafarak öyküsü değişik bakış açısıyla son derece ilgi çekici. Okurken, kendini dahilkahramanların yerine koymaktan alamıyor insan ve etkileniyor. Yazar bütün bu olayları yaşamış olmalı dedirtiyor ki, bu da kitaptaki öykülerin gerçekliği hakkında sağlam ipuçları veriyor. Kitabın duru ve samimi dilinin de bu izlenimi kuvvetlendirdiğini söyleyebilirim. Murat Şahin'e yazarlık serüveninde başarılar diliyorum.
MEHMET ANIL
-----------
Murat Şahin'in İzmir'de geçen aşk öyküleri ruhunu kaybetmeye başlayan bir şehirde, biraz buruk ama güçlü bir seslenişle, çağın modern ilişkilerinde unutulmaya yüz tutan; koşulsuz aşk, özlem, ayrılık acısı, kaybetme korkusu gibi duyguları hatırlatıp okuyanı düşünmeye zorluyor. Yazar bu ilk kitabıyla uzun zamandır firarda olan İzmir'in hikâyecileri' eksikliğini dolduracağının sinyallerini veriyor.
ILGIN OLUT
Amtafarak, karafatmanın tersten okunuşu.
Bu durum, yalnızca adlandırmayla sınırlı kalmıyor; yaşamın tersten algısı üzerinden gelişen görme ve yorumlama biçimi olarak kitaptaki öykülere damgasını vuruyor. Murat Şahinin öyküyü ve yaşamı nasıl gördüğüne dair birçok ipucu taşıyor bu sözcük.
Amtafarakta iki ana izlek yer alıyor; biri, çeşitli yönleriyle ölüm gerçeği; öteki kadın-erkek ilişkilerindeki sancılı durum ve kırılmalar. Öykülerin çoğunda ölümün nefes aldığını fark ediyor, karanlığın kol gezdiğini görüyoruz. Yazarın ölüme bakışı tersten bir bakış; öykülerinde ölümü dıştan, dış gerçek olarak değil, tam tersine içten, iç gerçek olarak tahayyül ederek gösteriyor bize. Durmadan genişleyen bir evren gibi, öykünün atardamarlarında ölüm dolaşıyor. Ölümün gizeminin ardına düşüyor, fantastik renkler taşıyan öykü kurgularının içinde kayboluyoruz. Kadın-erkek ilişkilerinin daha çok aldatma ve aldanışlar bağlamında ele alındığını, iç dünyalardaki yoğun çatışmaların dış ya da iç şiddet biçiminde yansıtıldığını görüyoruz.
Yazar, gizem ve merak boyutunun yanı sıra ayrıntılarda titiz yaklaşımlarla okurun ilgisini ayakta tutmayı başarıyor. Öykülerin birinci tekil kişi anlatımıyla yazılmış olması, gerçeklik ya da yaşanmışlık duygusu yarattığı için işlevsel değer taşıyor. Her öyküde etkileyici ve çarpıcı bir bitişin yer aldığı görülüyor.
Kitaba adını veren öyküde, yerin karanlıklarından yukarıya doğru çevrimlenen karafatmanın bakışından, sokakların ve karanlığın acımasız evrenini görebiliyoruz. Dış dünyanın boyutları büyürken, böceksiliğin dayanılmaz zorlukları başlıyor. Geceleri kentin çöplerinde dolaşan karafatma, biz insanların dünyasındaki kirliliği; sürekli atık ve çöp üreten yaratıklar olduğumuzu gösteriyor. Bunun için dünyaya tersten bir böcek bakışı yeterli oluyor. Karanlıkların karafatması, insanların baskısıyla öldüğünde ters dönüyor ve amtafarak oluyor. Karafatma, toplumun itilmiş, karanlığa terk edilmiş ve ezilmiş bireylerini temsil eden bir metafor olarak da kullanılıyor yazar tarafından.
Bir İzmir rüzgârı, kitabın sayfalarından Konak Meydanına, özellikle Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesinde akan kalabalığa, kitapçı vitrinlerine, lokantalara, eğlence yerlerine, tarihi mekânlara doğru esiyor. Bu esinti, kitaptaki kara öykülere İzmir rengi kazandırıyor. Murat Şahin, ilk kitabı Amtafarakta gelecek için umut veren bir öykücü olduğunun müjdesini veriyor. Öyküler yoluyla bakış açısını değiştirmek isteyenler için Amtafarak uygun bir kitap.
Hülya Soyşekerci
-----------
Aşkın ve hayatın türlü halleri karşısında kadın ve erkeğin duygu ve davranışları gerçekçi olduğu kadar, insanın içine işleyecek denli içtenlik ve cesaretle betimlenmiş. Aşk, ihanet, terk edilme, arkadaşlık izlekleri son derece çarpıcı bir biçimde ele alınmış. Özellikle kitaba adını veren Amtafarak öyküsü değişik bakış açısıyla son derece ilgi çekici. Okurken, kendini dahilkahramanların yerine koymaktan alamıyor insan ve etkileniyor. Yazar bütün bu olayları yaşamış olmalı dedirtiyor ki, bu da kitaptaki öykülerin gerçekliği hakkında sağlam ipuçları veriyor. Kitabın duru ve samimi dilinin de bu izlenimi kuvvetlendirdiğini söyleyebilirim. Murat Şahin'e yazarlık serüveninde başarılar diliyorum.
MEHMET ANIL
-----------
Murat Şahin'in İzmir'de geçen aşk öyküleri ruhunu kaybetmeye başlayan bir şehirde, biraz buruk ama güçlü bir seslenişle, çağın modern ilişkilerinde unutulmaya yüz tutan; koşulsuz aşk, özlem, ayrılık acısı, kaybetme korkusu gibi duyguları hatırlatıp okuyanı düşünmeye zorluyor. Yazar bu ilk kitabıyla uzun zamandır firarda olan İzmir'in hikâyecileri' eksikliğini dolduracağının sinyallerini veriyor.
ILGIN OLUT
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.