9789759875626
80166
https://www.turkishbooks.com/books/aksamdan-kalma-vangelis-p80166.html
Akşamdan Kalma Vangelis
3.20
Akşamdan Kalma Vangelis, Atmosferi kuşatan / Salt rüzgârın söz yelleri dizesinin neredeyse izdüşümü bir kitabın adıdır. Şair Kevni işaretinden söz eder, kelamın sır katmanını bir ikinci çıkışla tekrar örtüyor. Sarkacın bir ucunda Einstein'nin gök kubbeye edebi sürgün gömleği giydirdiği ses zerreciklerinin izi var, öteki ucunda ise yanılsamalı , doğruyu söyleyen yalancı ayna kavramı duruyor, fakat Focoult safiyeti ile değil Anadolu değerlerinin ruhundan vuran ışık huzmeleriyle karşılıyor bizi.
Şafak Çubukçu şiri, dili her ne kadar yalın olsa da içten içe hermenötik alanın çoğu şifresini barındırıyor. Anlamların, sözcüklerin, tarihsel, sezgisel, öznel ve nesnel olarak adeta yeniden yapılandırılması gibi...
Şair yüreği sesizdir, Şair bir güzelliği göstermeye kalkışırsa onu bölmez, parçalamaz, kısmı, berduş hücresini değil, vardığı tüm durakları, konakladığı tüm dalları olanca gücüyle gösterir... Şair'in rüzgarı sert eser bazen, yeryüzünün en sert fırtınalarına dönüşür. Sonra ansızın o yangın yeri göl olur, göl ise beyaz bir kuğunun düşüne dönüşür...
Göle yansıyan bir kuğu-düşü
Beyazla geceye çağrılı güzel bir kadına
Benziyor,
Zamanı yaprakların rengiyle tanımladığın eski bir
takvim gibi
göl
kanatları sayfalardan
Bir kuğuya dönüşürken
-Cavit Mukaddes
(Tanıtım bülteninden)
Akşamdan Kalma Vangelis, Atmosferi kuşatan / Salt rüzgârın söz yelleri dizesinin neredeyse izdüşümü bir kitabın adıdır. Şair Kevni işaretinden söz eder, kelamın sır katmanını bir ikinci çıkışla tekrar örtüyor. Sarkacın bir ucunda Einstein'nin gök kubbeye edebi sürgün gömleği giydirdiği ses zerreciklerinin izi var, öteki ucunda ise yanılsamalı , doğruyu söyleyen yalancı ayna kavramı duruyor, fakat Focoult safiyeti ile değil Anadolu değerlerinin ruhundan vuran ışık huzmeleriyle karşılıyor bizi.
Şafak Çubukçu şiri, dili her ne kadar yalın olsa da içten içe hermenötik alanın çoğu şifresini barındırıyor. Anlamların, sözcüklerin, tarihsel, sezgisel, öznel ve nesnel olarak adeta yeniden yapılandırılması gibi...
Şair yüreği sesizdir, Şair bir güzelliği göstermeye kalkışırsa onu bölmez, parçalamaz, kısmı, berduş hücresini değil, vardığı tüm durakları, konakladığı tüm dalları olanca gücüyle gösterir... Şair'in rüzgarı sert eser bazen, yeryüzünün en sert fırtınalarına dönüşür. Sonra ansızın o yangın yeri göl olur, göl ise beyaz bir kuğunun düşüne dönüşür...
Göle yansıyan bir kuğu-düşü
Beyazla geceye çağrılı güzel bir kadına
Benziyor,
Zamanı yaprakların rengiyle tanımladığın eski bir
takvim gibi
göl
kanatları sayfalardan
Bir kuğuya dönüşürken
-Cavit Mukaddes
(Tanıtım bülteninden)
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.