Aile İçi Muhabbet

Stok Kodu:
9789750842269
Boyut:
135-210
Sayfa Sayısı:
208
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%20 indirimli
5.00
4.00
9789750842269
534361
Aile İçi Muhabbet
Aile İçi Muhabbet
4.002
Şiir Erkök Yılmaz'ın yeni romanı Aile İçi Muhabbet
"Bazı acı olaylar vardır; ardından aileye gün doğar. Demiryolları memuru Hamdullah Güven'in ölümü de ailesi için yeni bir günün başlangıcı oldu."
Anneleri Meyyuse'nin yarattığı karamsarlık ve üzüntü çemberinden kurtulmaya çalışan, birbirine benzemez beş kardeş: Naciye, Sacide, Zafer, Gülsüm, Yurdaer... Eğitim, meslek edinme ve özellikle gönül ilişkilerinde geleneksel aile yapısının dayatmaları... Toplumsal beklentiler karşısında bireyin sevgi ve özgürlük arayışları... Örselenen yürekler, ödenen bedeller... Kısacası Muhabbet'le Şiddet'in aile içinde sürekli yer değiştirdiği bir Türkiye resmi.
27 Mayıs 1960 sonrasında Erzurum'dan Ankara'ya göç eden Güven ailesinin Yenimahalle'de başlayan hayat mücadelesi Şiir Erkök Yılmaz'ın akıp giden Türkçesiyle hayat buluyor.
"Boş yere sevgiyi beklemiş durmuştu. Oysa sevgi, belki de, bir tanımsız sıkıntı denizini kulaçlamaktan başka bir şey değildi. Sacide bunu, ne yazık ki, çok geç anlamıştı. Bir daha evlenebilir miydi?"
Şiir Erkök Yılmaz'ın yeni romanı Aile İçi Muhabbet
"Bazı acı olaylar vardır; ardından aileye gün doğar. Demiryolları memuru Hamdullah Güven'in ölümü de ailesi için yeni bir günün başlangıcı oldu."
Anneleri Meyyuse'nin yarattığı karamsarlık ve üzüntü çemberinden kurtulmaya çalışan, birbirine benzemez beş kardeş: Naciye, Sacide, Zafer, Gülsüm, Yurdaer... Eğitim, meslek edinme ve özellikle gönül ilişkilerinde geleneksel aile yapısının dayatmaları... Toplumsal beklentiler karşısında bireyin sevgi ve özgürlük arayışları... Örselenen yürekler, ödenen bedeller... Kısacası Muhabbet'le Şiddet'in aile içinde sürekli yer değiştirdiği bir Türkiye resmi.
27 Mayıs 1960 sonrasında Erzurum'dan Ankara'ya göç eden Güven ailesinin Yenimahalle'de başlayan hayat mücadelesi Şiir Erkök Yılmaz'ın akıp giden Türkçesiyle hayat buluyor.
"Boş yere sevgiyi beklemiş durmuştu. Oysa sevgi, belki de, bir tanımsız sıkıntı denizini kulaçlamaktan başka bir şey değildi. Sacide bunu, ne yazık ki, çok geç anlamıştı. Bir daha evlenebilir miydi?"
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat