9789752469846
551073
https://www.turkishbooks.com/books/abar-p551073.html
Abar
3.6
" 'Değiştirmek yolculuğundayım yazmaya başladığım günden beri. Ön yargıları yıkmak amacı ile
çıktım yola ve başladım yazmaya. Başarıyor gibiyim de. Yüz insanla sohbet etsem ve bir tanesinin
bile birkaç ön yargısını kırsam, büyük bir kardır bu insanlık için. Ve yine büyük bir motive
kaynağıdır bu benim yoluma devam edebilmem için. Aslında durum aynı Albert Einstein'ın
söylediği gibi; 'ön yargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur.' Biliyorum yani,
işim zor. Ama başarıyorum ve başarmaya da devam edeceğim. Bir gün! Bir gün gelecek, tüm ön
yargıları parçalayıp, kuru yapraklar gibi atacağım havaya. Ve biz hep beraber, özgürce,
kahkahalar atarak, kimseyi küçümsemeden, dışlamadan, birbirimizin tercihlerini sorgulamadan,
dans edeceğiz o yaprakların altında. Ön yargıları yıktığımız gün! İşte o gün bayramımız olacak
bizim.'
Abar bunu başaracağına inanıyordu gerçekten de. O gidip birilerinin ön yargılarını yıkacaktı, o
ön yargılarını yıktığı kişiler gidip başkalarının ön yargılarını yıkacaktı, böylece yeni anne
babalar ön yargısız olacaktı ve çocuklarını da ön yargısız bireyler olarak yetiştireceklerdi. Bu
böyle yayılacaktı işte. Dünyayı saran, insanları boğan ön yargı ismi verilmiş zehirli sarmaşıktan
ancak böyle kurtulacaktı insanlık. Herkes sarmaşığın bir dalını tutup kesince!"
(Sayfa 150)
Geçmişi ile kavgalı genç bir yazar olan Abar'ın hayatı, yarım kalan hikayelerinin getirdiği
huzursuzluk ile kaplıdır. Bugüne kadar hayatındaki bu huzursuzluktan yazarak,
okurlarının hayatına dokunarak, ön yargılar ile savaşarak kaçmayı başaran Abar, artık
daha fazla kaçmaması gerektiğini kabullenir.
Başlamak istediği yeni hikayesine adım adım yaklaşırken, geçmişindeki yarım kalmış
hikayelerin, yeni hikayesinin güzelliğine gölge düşüreceğini anlar ve geçmişi ile yüzleşip
yarım kalmış tüm hikayelerini noktalamaya karar verir. Ama geçmişine yapacağı bu
yolculukla ilgili Abar'ın aklında dönüp duran bir düşünce vardır;
"Ya geçmişin kirli sayfalarını karıştırmak, geleceğin temiz sayfalarını da kirletirse?"
çıktım yola ve başladım yazmaya. Başarıyor gibiyim de. Yüz insanla sohbet etsem ve bir tanesinin
bile birkaç ön yargısını kırsam, büyük bir kardır bu insanlık için. Ve yine büyük bir motive
kaynağıdır bu benim yoluma devam edebilmem için. Aslında durum aynı Albert Einstein'ın
söylediği gibi; 'ön yargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur.' Biliyorum yani,
işim zor. Ama başarıyorum ve başarmaya da devam edeceğim. Bir gün! Bir gün gelecek, tüm ön
yargıları parçalayıp, kuru yapraklar gibi atacağım havaya. Ve biz hep beraber, özgürce,
kahkahalar atarak, kimseyi küçümsemeden, dışlamadan, birbirimizin tercihlerini sorgulamadan,
dans edeceğiz o yaprakların altında. Ön yargıları yıktığımız gün! İşte o gün bayramımız olacak
bizim.'
Abar bunu başaracağına inanıyordu gerçekten de. O gidip birilerinin ön yargılarını yıkacaktı, o
ön yargılarını yıktığı kişiler gidip başkalarının ön yargılarını yıkacaktı, böylece yeni anne
babalar ön yargısız olacaktı ve çocuklarını da ön yargısız bireyler olarak yetiştireceklerdi. Bu
böyle yayılacaktı işte. Dünyayı saran, insanları boğan ön yargı ismi verilmiş zehirli sarmaşıktan
ancak böyle kurtulacaktı insanlık. Herkes sarmaşığın bir dalını tutup kesince!"
(Sayfa 150)
Geçmişi ile kavgalı genç bir yazar olan Abar'ın hayatı, yarım kalan hikayelerinin getirdiği
huzursuzluk ile kaplıdır. Bugüne kadar hayatındaki bu huzursuzluktan yazarak,
okurlarının hayatına dokunarak, ön yargılar ile savaşarak kaçmayı başaran Abar, artık
daha fazla kaçmaması gerektiğini kabullenir.
Başlamak istediği yeni hikayesine adım adım yaklaşırken, geçmişindeki yarım kalmış
hikayelerin, yeni hikayesinin güzelliğine gölge düşüreceğini anlar ve geçmişi ile yüzleşip
yarım kalmış tüm hikayelerini noktalamaya karar verir. Ama geçmişine yapacağı bu
yolculukla ilgili Abar'ın aklında dönüp duran bir düşünce vardır;
"Ya geçmişin kirli sayfalarını karıştırmak, geleceğin temiz sayfalarını da kirletirse?"
" 'Değiştirmek yolculuğundayım yazmaya başladığım günden beri. Ön yargıları yıkmak amacı ile
çıktım yola ve başladım yazmaya. Başarıyor gibiyim de. Yüz insanla sohbet etsem ve bir tanesinin
bile birkaç ön yargısını kırsam, büyük bir kardır bu insanlık için. Ve yine büyük bir motive
kaynağıdır bu benim yoluma devam edebilmem için. Aslında durum aynı Albert Einstein'ın
söylediği gibi; 'ön yargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur.' Biliyorum yani,
işim zor. Ama başarıyorum ve başarmaya da devam edeceğim. Bir gün! Bir gün gelecek, tüm ön
yargıları parçalayıp, kuru yapraklar gibi atacağım havaya. Ve biz hep beraber, özgürce,
kahkahalar atarak, kimseyi küçümsemeden, dışlamadan, birbirimizin tercihlerini sorgulamadan,
dans edeceğiz o yaprakların altında. Ön yargıları yıktığımız gün! İşte o gün bayramımız olacak
bizim.'
Abar bunu başaracağına inanıyordu gerçekten de. O gidip birilerinin ön yargılarını yıkacaktı, o
ön yargılarını yıktığı kişiler gidip başkalarının ön yargılarını yıkacaktı, böylece yeni anne
babalar ön yargısız olacaktı ve çocuklarını da ön yargısız bireyler olarak yetiştireceklerdi. Bu
böyle yayılacaktı işte. Dünyayı saran, insanları boğan ön yargı ismi verilmiş zehirli sarmaşıktan
ancak böyle kurtulacaktı insanlık. Herkes sarmaşığın bir dalını tutup kesince!"
(Sayfa 150)
Geçmişi ile kavgalı genç bir yazar olan Abar'ın hayatı, yarım kalan hikayelerinin getirdiği
huzursuzluk ile kaplıdır. Bugüne kadar hayatındaki bu huzursuzluktan yazarak,
okurlarının hayatına dokunarak, ön yargılar ile savaşarak kaçmayı başaran Abar, artık
daha fazla kaçmaması gerektiğini kabullenir.
Başlamak istediği yeni hikayesine adım adım yaklaşırken, geçmişindeki yarım kalmış
hikayelerin, yeni hikayesinin güzelliğine gölge düşüreceğini anlar ve geçmişi ile yüzleşip
yarım kalmış tüm hikayelerini noktalamaya karar verir. Ama geçmişine yapacağı bu
yolculukla ilgili Abar'ın aklında dönüp duran bir düşünce vardır;
"Ya geçmişin kirli sayfalarını karıştırmak, geleceğin temiz sayfalarını da kirletirse?"
çıktım yola ve başladım yazmaya. Başarıyor gibiyim de. Yüz insanla sohbet etsem ve bir tanesinin
bile birkaç ön yargısını kırsam, büyük bir kardır bu insanlık için. Ve yine büyük bir motive
kaynağıdır bu benim yoluma devam edebilmem için. Aslında durum aynı Albert Einstein'ın
söylediği gibi; 'ön yargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur.' Biliyorum yani,
işim zor. Ama başarıyorum ve başarmaya da devam edeceğim. Bir gün! Bir gün gelecek, tüm ön
yargıları parçalayıp, kuru yapraklar gibi atacağım havaya. Ve biz hep beraber, özgürce,
kahkahalar atarak, kimseyi küçümsemeden, dışlamadan, birbirimizin tercihlerini sorgulamadan,
dans edeceğiz o yaprakların altında. Ön yargıları yıktığımız gün! İşte o gün bayramımız olacak
bizim.'
Abar bunu başaracağına inanıyordu gerçekten de. O gidip birilerinin ön yargılarını yıkacaktı, o
ön yargılarını yıktığı kişiler gidip başkalarının ön yargılarını yıkacaktı, böylece yeni anne
babalar ön yargısız olacaktı ve çocuklarını da ön yargısız bireyler olarak yetiştireceklerdi. Bu
böyle yayılacaktı işte. Dünyayı saran, insanları boğan ön yargı ismi verilmiş zehirli sarmaşıktan
ancak böyle kurtulacaktı insanlık. Herkes sarmaşığın bir dalını tutup kesince!"
(Sayfa 150)
Geçmişi ile kavgalı genç bir yazar olan Abar'ın hayatı, yarım kalan hikayelerinin getirdiği
huzursuzluk ile kaplıdır. Bugüne kadar hayatındaki bu huzursuzluktan yazarak,
okurlarının hayatına dokunarak, ön yargılar ile savaşarak kaçmayı başaran Abar, artık
daha fazla kaçmaması gerektiğini kabullenir.
Başlamak istediği yeni hikayesine adım adım yaklaşırken, geçmişindeki yarım kalmış
hikayelerin, yeni hikayesinin güzelliğine gölge düşüreceğini anlar ve geçmişi ile yüzleşip
yarım kalmış tüm hikayelerini noktalamaya karar verir. Ama geçmişine yapacağı bu
yolculukla ilgili Abar'ın aklında dönüp duran bir düşünce vardır;
"Ya geçmişin kirli sayfalarını karıştırmak, geleceğin temiz sayfalarını da kirletirse?"
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.