9789750847165
534424
https://www.turkishbooks.com/books/turuncu-p534424.html
Turuncu
34.8
Turuncu:
Orhan Pamuk'tan İstanbul gecelerinin sokaklarına ve insanlarına dair
bir fotoğraf albümü İlk fotoğraf albümü Balkon'da objektifini çalışma
evinin balkonundan görünen İstanbul manzarasına, göğe, denize, gemilere ve bu manzaranın
değişimlerine çeviren Pamuk, bu kez objektifini kendisi gibi kahramanlarının da dolaşmayı sevdiği İstanbul gecelerine çeviriyor. Turuncu, bu mahalleler, sokaklar ve insanların hayatıyla bu hayattan yavaş yavaş kaybolan bir renge ve ışığa
fotoğraf yoluyla yakılmış bir ağıt. "Bir korumam olması İstanbul ile ilişkimi tamamen
değiştirmişti. Artık her yere gidebiliyordum. (...) Kafama uzun siperlikli bir boyacı takkesi geçiriyor, İstanbul'un en ücra, en uzak sokaklarına, en
tehlikeli mahallelere gidiyor ve hiç kimse beni tanımıyor ve durduramıyordu. Kısa süre sonra bu
ücra mahallelerde dijital Leica makinemle fotoğraf çekmeye başladım. Bütün şehri görüntüleyebileceğim, çünkü korumam varken kimsenin bana karışmayacağı -bu yeni durum- bana çok çekici geliyordu. 2008 ile 2014 arasında yoksul mahallelerde, sokak satıcıları arasında geçen bir roman yazdığım için, Tarlabaşı,Kasımpaşa, Feriköy gibi yerlerde geceleri fotoğraf çekerek çok yürümüştüm."
Orhan Pamuk'tan İstanbul gecelerinin sokaklarına ve insanlarına dair
bir fotoğraf albümü İlk fotoğraf albümü Balkon'da objektifini çalışma
evinin balkonundan görünen İstanbul manzarasına, göğe, denize, gemilere ve bu manzaranın
değişimlerine çeviren Pamuk, bu kez objektifini kendisi gibi kahramanlarının da dolaşmayı sevdiği İstanbul gecelerine çeviriyor. Turuncu, bu mahalleler, sokaklar ve insanların hayatıyla bu hayattan yavaş yavaş kaybolan bir renge ve ışığa
fotoğraf yoluyla yakılmış bir ağıt. "Bir korumam olması İstanbul ile ilişkimi tamamen
değiştirmişti. Artık her yere gidebiliyordum. (...) Kafama uzun siperlikli bir boyacı takkesi geçiriyor, İstanbul'un en ücra, en uzak sokaklarına, en
tehlikeli mahallelere gidiyor ve hiç kimse beni tanımıyor ve durduramıyordu. Kısa süre sonra bu
ücra mahallelerde dijital Leica makinemle fotoğraf çekmeye başladım. Bütün şehri görüntüleyebileceğim, çünkü korumam varken kimsenin bana karışmayacağı -bu yeni durum- bana çok çekici geliyordu. 2008 ile 2014 arasında yoksul mahallelerde, sokak satıcıları arasında geçen bir roman yazdığım için, Tarlabaşı,Kasımpaşa, Feriköy gibi yerlerde geceleri fotoğraf çekerek çok yürümüştüm."
Turuncu:
Orhan Pamuk'tan İstanbul gecelerinin sokaklarına ve insanlarına dair
bir fotoğraf albümü İlk fotoğraf albümü Balkon'da objektifini çalışma
evinin balkonundan görünen İstanbul manzarasına, göğe, denize, gemilere ve bu manzaranın
değişimlerine çeviren Pamuk, bu kez objektifini kendisi gibi kahramanlarının da dolaşmayı sevdiği İstanbul gecelerine çeviriyor. Turuncu, bu mahalleler, sokaklar ve insanların hayatıyla bu hayattan yavaş yavaş kaybolan bir renge ve ışığa
fotoğraf yoluyla yakılmış bir ağıt. "Bir korumam olması İstanbul ile ilişkimi tamamen
değiştirmişti. Artık her yere gidebiliyordum. (...) Kafama uzun siperlikli bir boyacı takkesi geçiriyor, İstanbul'un en ücra, en uzak sokaklarına, en
tehlikeli mahallelere gidiyor ve hiç kimse beni tanımıyor ve durduramıyordu. Kısa süre sonra bu
ücra mahallelerde dijital Leica makinemle fotoğraf çekmeye başladım. Bütün şehri görüntüleyebileceğim, çünkü korumam varken kimsenin bana karışmayacağı -bu yeni durum- bana çok çekici geliyordu. 2008 ile 2014 arasında yoksul mahallelerde, sokak satıcıları arasında geçen bir roman yazdığım için, Tarlabaşı,Kasımpaşa, Feriköy gibi yerlerde geceleri fotoğraf çekerek çok yürümüştüm."
Orhan Pamuk'tan İstanbul gecelerinin sokaklarına ve insanlarına dair
bir fotoğraf albümü İlk fotoğraf albümü Balkon'da objektifini çalışma
evinin balkonundan görünen İstanbul manzarasına, göğe, denize, gemilere ve bu manzaranın
değişimlerine çeviren Pamuk, bu kez objektifini kendisi gibi kahramanlarının da dolaşmayı sevdiği İstanbul gecelerine çeviriyor. Turuncu, bu mahalleler, sokaklar ve insanların hayatıyla bu hayattan yavaş yavaş kaybolan bir renge ve ışığa
fotoğraf yoluyla yakılmış bir ağıt. "Bir korumam olması İstanbul ile ilişkimi tamamen
değiştirmişti. Artık her yere gidebiliyordum. (...) Kafama uzun siperlikli bir boyacı takkesi geçiriyor, İstanbul'un en ücra, en uzak sokaklarına, en
tehlikeli mahallelere gidiyor ve hiç kimse beni tanımıyor ve durduramıyordu. Kısa süre sonra bu
ücra mahallelerde dijital Leica makinemle fotoğraf çekmeye başladım. Bütün şehri görüntüleyebileceğim, çünkü korumam varken kimsenin bana karışmayacağı -bu yeni durum- bana çok çekici geliyordu. 2008 ile 2014 arasında yoksul mahallelerde, sokak satıcıları arasında geçen bir roman yazdığım için, Tarlabaşı,Kasımpaşa, Feriköy gibi yerlerde geceleri fotoğraf çekerek çok yürümüştüm."
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.