9786052888940
483770
https://www.turkishbooks.com/books/su-goturmez-p483770.html
Su Götürmez
4.032
"Baktıkça içime kaybolan ve battıkça yüzeye belirginleşen şehrin yüzen kanyonlarında
bulutların kazası... Seslerin gitar tellerinde çırpınışına benzerken ölümle defalarca
çarpışmamız, seni duyumsuyorum, duy! Umursuyorum seni ve umur bir dehlizde su
yosunu, zamanı anımsıyorum. Ruhumla derinleşen bir avizede ışık şu varlığın. Vardığımda
karartıların haytalıkla dolu sessizlikleri... Sen, sen olalı böyle sen olamamışsın belli ki...
Ya da tutunduğum ya da'larımdan kırılacak bordomsu bir boşluğa düşeceğim. İşte "Zaman
zaman!" diye haykırdığın o ot dudaklarından çocukluğumu dinleyeceğim..."
bulutların kazası... Seslerin gitar tellerinde çırpınışına benzerken ölümle defalarca
çarpışmamız, seni duyumsuyorum, duy! Umursuyorum seni ve umur bir dehlizde su
yosunu, zamanı anımsıyorum. Ruhumla derinleşen bir avizede ışık şu varlığın. Vardığımda
karartıların haytalıkla dolu sessizlikleri... Sen, sen olalı böyle sen olamamışsın belli ki...
Ya da tutunduğum ya da'larımdan kırılacak bordomsu bir boşluğa düşeceğim. İşte "Zaman
zaman!" diye haykırdığın o ot dudaklarından çocukluğumu dinleyeceğim..."
"Baktıkça içime kaybolan ve battıkça yüzeye belirginleşen şehrin yüzen kanyonlarında
bulutların kazası... Seslerin gitar tellerinde çırpınışına benzerken ölümle defalarca
çarpışmamız, seni duyumsuyorum, duy! Umursuyorum seni ve umur bir dehlizde su
yosunu, zamanı anımsıyorum. Ruhumla derinleşen bir avizede ışık şu varlığın. Vardığımda
karartıların haytalıkla dolu sessizlikleri... Sen, sen olalı böyle sen olamamışsın belli ki...
Ya da tutunduğum ya da'larımdan kırılacak bordomsu bir boşluğa düşeceğim. İşte "Zaman
zaman!" diye haykırdığın o ot dudaklarından çocukluğumu dinleyeceğim..."
bulutların kazası... Seslerin gitar tellerinde çırpınışına benzerken ölümle defalarca
çarpışmamız, seni duyumsuyorum, duy! Umursuyorum seni ve umur bir dehlizde su
yosunu, zamanı anımsıyorum. Ruhumla derinleşen bir avizede ışık şu varlığın. Vardığımda
karartıların haytalıkla dolu sessizlikleri... Sen, sen olalı böyle sen olamamışsın belli ki...
Ya da tutunduğum ya da'larımdan kırılacak bordomsu bir boşluğa düşeceğim. İşte "Zaman
zaman!" diye haykırdığın o ot dudaklarından çocukluğumu dinleyeceğim..."
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.