Peşaver Geceleri

İslam ümmetinin saadeti, büyüklüğü ve azameti Müslümanların birliğindendir. Bunun gerçekleşmesi ve Müslümanlar arasında dostluk ve kardeşliğin sağlanması için de Şii ve Sünni tarafların buna riayet etmeleri gerekir. Birlik ve beraberlik için gerçekler görmezden gelinemez ve yanlışlıklara sessiz kalınamaz.

Ben, kesin olarak Ehlisünnet kardeşlerimizle dostluk ve samimiyet içinde olunmasını, İslam fırkaları arasında güzel ilişkilerin kurulmasını ve anlayışın hakim olmasını istemekteyim. İslam ve Müslümanların ıslahı ve maslahatı da bundandır. Ama Ehlisünnet kardeşlerimiz ve alimleri de bu dostluğa inanmalı, birlik ve beraberlik içinde hareket etmelidirler. Aksi takdirde tek taraflı dostluklar ve görmezden gelmeler sürekli ve kalıcı olmayacaktır. Ne yazık ki bu tek taraflı dostluklar nedeniyle çoğu zaman, özellikle de günümüzde bazı küstah yazarlar, "Sünnilik" adı altında birtakım kitaplar ve makaleler kaleme almış, inançlarımıza saldırmış ve insanları bu konuda kandırmaya çalışmışlardır.

İlginç olan da şu ki bütün bu sövgü, ihanet ve iftiralara rağmen kendiklerini hak sahibi görmekte, buna karşı Şiilerden biri kendi haklarını korumak için cevap vermeye kalkıştığın da hemen saldırmakta, binlerce çirkin kelimeler ve iftiralarla onu karalamaya çalışmaktadır. Halbuki sövmek acizlerin işidir. Onlar buna riayet etseler şüphesiz biz de susar ve hatalarını görmezden geliriz.

Yazarın Sözlerinden...