9786051771779
414786
https://www.turkishbooks.com/books/parfum-korkusu-p414786.html
Parfüm Korkusu
3.6
Kitap Tanıtım Yazısı: Saniye, yüzü çiller içinde zayıf mı zayıf, saçları kısacık
kesilmiş bir kız çocuğuydu. Ona baktığınızda adeta içiniz burkulurdu.
Yüzünün küçüklüğü değil ama gözlerinde korkuya dönüşmüş zavallılık
duygusu, bütün ruhunuzu altüst ederken size gülümsemesi düşüncelerinizi
farklı bir yere sürüklerdi. İçinizden sesler gelmeye başlardı. O seslerden biri,
«Şanslı bu kız, şu gamzelere bak,» derdi. Öyle güzeldi ki o çukurlar, sizi o
yüzde hayaller kurmaya zorlar, adeta bir masal prensesine bakar gibi
olurdunuz. Burnu küçücüktü, masalın bir parçası olan burnunun ucunu sanki
minik bir kedi yemişti...
kesilmiş bir kız çocuğuydu. Ona baktığınızda adeta içiniz burkulurdu.
Yüzünün küçüklüğü değil ama gözlerinde korkuya dönüşmüş zavallılık
duygusu, bütün ruhunuzu altüst ederken size gülümsemesi düşüncelerinizi
farklı bir yere sürüklerdi. İçinizden sesler gelmeye başlardı. O seslerden biri,
«Şanslı bu kız, şu gamzelere bak,» derdi. Öyle güzeldi ki o çukurlar, sizi o
yüzde hayaller kurmaya zorlar, adeta bir masal prensesine bakar gibi
olurdunuz. Burnu küçücüktü, masalın bir parçası olan burnunun ucunu sanki
minik bir kedi yemişti...
Kitap Tanıtım Yazısı: Saniye, yüzü çiller içinde zayıf mı zayıf, saçları kısacık
kesilmiş bir kız çocuğuydu. Ona baktığınızda adeta içiniz burkulurdu.
Yüzünün küçüklüğü değil ama gözlerinde korkuya dönüşmüş zavallılık
duygusu, bütün ruhunuzu altüst ederken size gülümsemesi düşüncelerinizi
farklı bir yere sürüklerdi. İçinizden sesler gelmeye başlardı. O seslerden biri,
«Şanslı bu kız, şu gamzelere bak,» derdi. Öyle güzeldi ki o çukurlar, sizi o
yüzde hayaller kurmaya zorlar, adeta bir masal prensesine bakar gibi
olurdunuz. Burnu küçücüktü, masalın bir parçası olan burnunun ucunu sanki
minik bir kedi yemişti...
kesilmiş bir kız çocuğuydu. Ona baktığınızda adeta içiniz burkulurdu.
Yüzünün küçüklüğü değil ama gözlerinde korkuya dönüşmüş zavallılık
duygusu, bütün ruhunuzu altüst ederken size gülümsemesi düşüncelerinizi
farklı bir yere sürüklerdi. İçinizden sesler gelmeye başlardı. O seslerden biri,
«Şanslı bu kız, şu gamzelere bak,» derdi. Öyle güzeldi ki o çukurlar, sizi o
yüzde hayaller kurmaya zorlar, adeta bir masal prensesine bakar gibi
olurdunuz. Burnu küçücüktü, masalın bir parçası olan burnunun ucunu sanki
minik bir kedi yemişti...
Yorumlar (0)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.